Zaman yazarları davası başlıyor...
Ali Bulaç, Şahin Alpay, Ahmet Turan Alkan, Mümtazer Türköne, İhsan Dağı, Lale Sarıibrahimoğlu, Nuriye Akman, Ali Bulaç'ın da sanık olduğu dava 14 ay sonra bugün başlıyor...
Zaman gazetesinin eski yazarları 14 ay sonra bugün ilk kez hakim karşısına çıkıyor...
Her biri hakkında 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis istenen isimler Ali Bulaç, Şahin Alpay, Ahmet Turan Alkan, Mümtazer Türköne, İhsan Dağı, Lale Sarıibrahimoğlu, Nuriye Akman, Ali Bulaç da bulunuyor...
Bugünkü davaya dikkat çeken Karar gazetesi yazarı Yıldıray Oğur, iddianamede, 2016 Mart ayına kadar Zaman gazetesinde yazmış bu yazarlar için iddianamede bylock kullanmak, Asya Finans’a para yatırmak, sendika üyeliği, toplantı, görüşme, temas gibi örgütsel ya da hiyerarşik ilişkiyi gösteren herhangi bir delil ve suçlama bulunmadığını yazdı...
"GÖRÜNÜRDE SUÇ UNSURUNA RASTLANILMAYAN YAZILARINDA DAHİ..."
"Üç müebbet için gösterilen tek delil, bir FETÖ medyası olduğuna şüphe olmayan ama 2016 Mart’ına kadar yasal olarak yayınlarını sürdüren Zaman Gazetesi’nde yazdıkları bazı köşe yazıları" diyen Yıldıray Oğur, iddianamedeki bazı suçlamaları şöyle eleştirdi:
"Üçer kez ağırlaştırılmış müebbet cezası açıklanmaya çalışılırken kullanılan 'konjonktürel ve tarihi perspektifle bakıldığında', 'şüpheli yazarların genel itibariyle de süreç içerisinde böyle bir duruş sergiledikleri', 'görünürde suç unsuruna rastlanılmayan yazılarında dahi' ve 'gerek tek başına suç unsuru olduğu belirlenememekle' gibi belirsiz, hiçbir somut suça tekabül etmeyen ifadeler bu yazılardan müebbetlik delil çıkamadığını gösteriyor.
"YANLIŞ TERCİHLERİNİN CEZASI 65 YAŞ ÜSTÜ YAZARLARA HAPİS OLMASIN"
"İddianamede müebbetlik suç olarak görülen yazıların çoğunluğu bundan üç yıl önce yazılmış" diyen ve "O zaman niye dava açılmadı" diye soran Yıldıray Oğur, yazısını şöyle bitirdi:
"Eğer bu yazarlara yönelik müebbet talebi için tek delil iddianamede yer alan bu yazılarıysa, bu hatalarının cezası olarak 14 ay hapis epey ağır bir ceza olarak kabul edilsin ve 65 yaş üstündeki bu yazarlara yaptıkları yanlış tercihlerin cezası artık hapiste yatarak ödetilmesin."
Yıldıray Oğur'un yazısının tamamını okumak için TIKLAYIN...