Yüzleri kızarmayan marka yalamaları...

Ekranlara çıkmadan önce kameramanlardan gömleğinizin ya da tişörtünüzün sol göğsündeki o yabancı marka net görünsün diye "yakın plan" çekim isteyen....

ADNAN BERK OKAN

Dayanamadım geçtim klavyenin başına...
Ve oturur oturmaz da:
"Hay sizin yapacağınız gazeteciliğin içine...." dedim...
Ve dediğimi de yaptım...
Yuh ulan!..
Yuh kere yuh...
Kırşehir
Belediye Başkanı'na bu kadar mı gıcıktınız?..
Madem gıcıktınız Büyük Usta'nın bu dünyadan göçüp gitmesini mi beklediniz?..
Neymiş?..
Tabutun üstünde "Kırşehir" yazıyormuş..
Ulan teresler!..
Ekranlara çıkmadan önce kameramanlardan gömleğinizin ya da tişörtünüzün sol göğsündeki o yabancı marka net görünsün diye "yakın plan" çekim isteyen siz değil misiniz?..
Ne yani?..
Kırşehir Belediye Başkanı tabutun üzerine kendi adını yazıp, "ilk seçimde oylarınızı bana verin" mi demiş?..
Yooo...
Bütün kentlerde olduğu gibi tabutun üzerinde yönettiği şehrin adı yazıyormuş...
Tutun ki Kırşehir'in reklâmı olmuş...
Yahu bunun neresi ayıp?..
İçanadolu'nun orta göbeğinde, başkent'e iki yüz km mesafede; yanmış, kavrulmuş bu taşra şehrinin reklâmı olsa kıyamet mi kopar?..
İstanbul'unuzla, İzmir'inizle haksız rekabet yapmış mı olur?..
Utanmaz arlanmazlar...
Gömlek ya da tişört üzerinden reklâm yaparken yüzleri kızarmayan marka yalamaları...
Yuh ulan size!..

adnanberkokan@gmail.com