'Yoksulların uçurtması en uzağa uçar!'
BirGün yazarı Ümit Alan, "başta bu gazeteyi görmeyen gazeteci ve yazarlara olmak üzere tüm Türkiye’ye bir soru sormak istiyorum." yazdı.
İlk sayısı 39 tutuklu ve hükümlü gazetecinin yazılarından oluşan Tutuklu Gazete, alfabetik sırayla; Aydınlık, Azadiya Welat, BirGün, Cumhuriyet, Evrensel ve Özgür Gündem gazeteleriyle birlikte dağıtıldı.
Tutuklu Gazete'de yazanlar, belki normalde aynı gazetenin çatısı altında bile yazamayacak kadar birbirlerine uzak olsalar da, tek bir ortak paydada buluştular: Gazetecilik yaptıkları için tutuklu olmak.
Bugün köşesinde Tutuklu Gazete'nin yaygın medyada kendisine yer bulamamasının gerekçelerini inceleyen BirGün yazarı Ümit Alan, "başta bu gazeteyi görmeyen gazeteci ve yazarlara olmak üzere tüm Türkiye’ye bir soru sormak istiyorum." dedi ve şöyle sürdürdü yazısını:
GÖRENLERİN GAZETECİLİK TUTKULARI DEPREŞTİ
"Nihayetinde 70 gazetecinin tutuklu ve hükümlü olduğu 2011
Türkiye’sinde geçen pazar gökyüzüne bir uçurtma süzüldü. İsmi
Tutuklu Gazete’ydi. Eminim ki, görenlerin pek çoğunun gazetecilik
tutkuları daha bir depreşti. Kimisi alışkın olduğumuz üzere
görmezden geldi.
EN SONUNDA KORKAKLARI ALMAYA GELECEKLER
Elbette ki, kimisinin hava atmaktan havaya bakmaya ve tutuklu
gazetecilerin uçurtmasını görme fırsatı olmadı. Korkuyla başını
önüne eğenler de vardı. Silivri 2 No’lu Cezaevi’nden Ahmet Şık’ın
Tutuklu Gazete’ye yazdığı yazıyı kapatırken, Arjantin’de
diktatörlük döneminde Buenos Aires valisi olan General Iberico
Manuel Saint Jean’den yaptığı alıntı da onlaraydı: “Önce
bozguncuları öldüreceğiz. Sonra işbirlikçilerini, ardından da
sempatizanlarını, daha sonra da tarafsızları. En sonunda da
korkakları.”
NEDEN BAŞINIZI EĞİYORSUNUZ?
Şimdi geçen pazar gökyüzüne süzülen o uçurtmayı görmeyen, görmezden
gelen, korkup başını eğen herkese sormak isterim; neden başınızı
eğiyorsunuz?
En harcı âlem konuları gündeme taşırken bunu neden görmüyorsunuz?
Çocukken hiç mi uçurtma uçurmadınız? En sert rüzgârlara karşı
koyarak yükselen o uçurtmaların ardından hiç mi bakmadınız?
Hem sonra, en yoksul çocukların uçurtmaları gazete kâğıdından
yapılsa da, en uzağa onlar uçardı hatırlamıyor
musunuz?