Yeni Şafak'ta Eyüp Can ve Nazlı Ilıcak için şok iddia!

Yeni Şafak'ın dikkat çeken kalemlerinden Cem Küçük, AKP ve Cemaat savaşının perde arkasına dönük iddialarıyla günün en çok konuşulan isimlerinden oldu...

GAZETECİLER.COM
AKP ile Cemaat arasındaki savaşının medyada parlattığı isimlerden olan Yeni Şafak gazetesi yazarı Cem Küçük bugünkü yazısında ortalığı karıştıracak iddialara yer verdi.

"CEMAAT CUNTASININ" MEDYA OPERASYONLARI

Küçük "emniyet ve yargıda yer etmiş bir cunta medyayı da kullanarak seçilmiş, meşru hükümeti devirmek istiyor" dediği yazısında cemaati hedef alırken medyaya dönük çarpıcı iddialarda bulundu. Radikal'in yayın yönetmeni Eyüp Can, Hürriyet yazarı Ahmet Hakan ve Sabah yazarı Nazlı Ilıcak'ın bu cuntanın kontrolünde olduğunu yazan Cem Küçük üç ismin de farklı şekillerde yönlendirildiğini söyledi. Eyüp Can'ın cemaat geçmişine vurgu yapan Yeni Şafak yazarı, Can için "Belki gönüllü değil ama zorunlu bir emir subaylığı" derken Ahmet Hakan'ın ise tutuklanma tehtidi nedeniyle cemaatin suyuna gittiğini ve cemaat alehyine tek satır yazmadığını iddia etti. Küçük, Nazlı Ilıcak içinse "resmen kandırılıyor" diyerek emniyetteki cemaat çevrelerinin Sabah yazarını manüple ettiğini yazdı.

"CUNTANIN SANTRALİ KUZGUNCUK" NE DEMEK?

Küçük yazısında emniyet ve yargı içindeki cemaat cuntasının santrali olarak "Kuzguncuk"u gösterdi. Peki Küçük 'Kuzguncuk' derken neye işaret ediyor. Yeni Şafak yazarı, "Kuzguncuk santrali" derken Gülen Harketi'nin resmi sözcülüğünü yapan Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nın Kuzguncuk'ta yalıda kurulmuş ofisini kastediyor.

İşte Küçük'ün yazısındaki ilgili bölüm:

AĞABEYLER İSTERSE EYÜP CAN'I BİTİRİR

Belki gönüllü değil ama zorunlu bir emir subaylığı Eyüp Can'ınki. Zaten o yüzden Radikal'in başında. Hiyerarşi çok katı ve ağabeyler isterse bir günde Can'ı bitirir. Sözde solcu gözüken Radikal öyle kritik zamanlarda öyle manşetler atıyor ki, cuntadan alkış alıyor Eyüp Can. Öte yandan Can, Başbakan'a eskiden yakın olmuş birini de dönüştürmeyi başardı. Bunu artık hangi yöntemlerle yaptı bilmem ama başardı. Bu zor dönemde hakikatleri yazamayan biri haline getirdi o kişiyi. Sözde Erdoğan'ı savunan o yazar epey iyi bilir bu cunta gerçeğini ama herhalde korkudan susuyor.

AHMET HAKAN'IN BOYUNUNA YULAR TAKILDI

Buna benzer şekilde gönüllü değil zorunlu kontrol altına alınanlardan biri de Ahmet Hakan. Ahmet Hakan için iddianame bile hazırdı. Emniyet ve Yargı cuntasının elinde Ahmet Hakan'la ilgili olmasını istedikleri hemen her şey vardı. Sonra tutuklanmadı. Bu şekilde boynuna yular takıldı. Kendisini tutuklamak isteyen o yapının aleyhine tek satır yazmıyor Ahmet Hakan.

CUNTANIN KARA PROPAGANDA SANTRALİ: KUZGUNCUK

Ve tabii değişmez ismimiz Nazlı Ilıcak. Daha önce Nazlı Hanım'ın Emniyet-Yargı cuntasının başlarından biri tarafından nasıl yasadışı şekilde kullanıldığını, ona kitaplar yazdırıldığını deşifre etmiştim. Sonra her hafta bir araya geldiği o polis şefiyle görüşmeyi çok azalttı Ilıcak. Ama Emniyet-Yargı cuntasının kara propaganda santrali Kuzguncuk, Ilıcak'la görüşmeye devam etti. Polis şefleri Kuzguncuk'a talimatları veriyor. Kuzguncuk'tan iki görevli de Ilıcak'a kibarca (!) rica da bulunuyor. Yine aynı hukuk dışı ilişki sözkonusu. Zaten Kuzguncuk'un hoşgörü, diyalog, insan hakları kamuflajları altında nasıl bir cuntacı kara propaganda merkezi haline geldiği yakında ortaya çıkacak. Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun Kuzguncuk raporu en nihayet açıklanacak ve herkesi şaşırtacak...

NAZLI ILICAK RESMEN KANDIRILIYOR

Nazlı Hanım Kuzguncuk merkezli kara propagandaları Sabah'ta yazamadığı için CNN Türk'teki Dört Bir Taraf programında söylüyor. Nazlı Ilıcak resmen kandırılıyor. Kendisi Tayyip Beye olan öfkesini bu şekilde gideriyor ama tam da Emniyet-Yargı cuntasının isteklerini yerine getirdiğinin farkında değil. Ne yazık ki Emniyet-Yargı cuntası Nazlı Hanım'ın da itibarını sıfırın altına indirdi.


İmamoğlu'nun diploması tartışması! Kemal Alemdaroğlu detayı Selvi yazdı Mansur Yavaş'ın arkasında kimler var Fatih Portakal 'kulağıma geleni aynen söylüyorum' deyip açıkladı Melih Altınok: Affı kaldırın Ali Karahasanoğlu: Erdoğan yerine Kılıçdaroğlu olsa, o konuşmayı yapabilir miydi? Hilal Kaplan: Erdoğan, BM'de İsrail'i mahkum etti Salih Tuna: Ne yapmalı