Yazarlar popolarının üzerinden kalkmalı

İster istemez 'gazeteciliğin ölümü' konusu üzerinde düşünmeye başlıyorum. Serdar Turgut'tan bir medya yazısı

GAZETECİLER.COM

 Serdar Turgut gazeteciliğin ölmek üzere olduğu görüşünde ısrarlı…
Bugün de yine aynı konuda yazıyor…
Klişeleşmiş haber metinlerinin yerini, romanlaştırılmış, öyküleştirilmiş haber metinlerinin almasını istiyor…
Bunun için ise gazetecilerin popolarının üstüne oturmaktan vazgeçip, gezmeleri, olayları yerinde görüp incelemeleri gerektiğini belirtiyor…
Bakın nasıl…

 Yazarların popolarının üzerinden kalkması gerek

 Türkiye'de ve dünyada olan bitene bakıp, bunların medyamızda nasıl ele alınıp işlendiğini görünce ister istemez 'gazeteciliğin ölümü' konusu üzerinde düşünmeye başlıyorum.

Yazar arkadaşlarla ne zaman bir araya gelsek bu konu mutlaka aramızda açılıyor.

Biliyorsunuz ben uzunca bir süredir gazeteciliğin geleceği üzerine bu köşede düşünmeye çalışan yazılar yazıyorum.

Aynı konuda kafa yoran Hıncal Uluç ve Oray Eğin ile sohbet ettiğimizde konu yine açıldı ve elimizden kaçıp giden konulara acıdık, üzüldük.

Ortak görüşümüz şu; birçok gazetede yazarlığı iyi olan yazarlar var, bunlar yerlerinde oturup yazılar yazıyorlar, gazeteler de bunlardan memnun çünkü onların hareketsiz olarak yazılar yazmalarının maliyeti, gazeteye sağladıkları renk olarak manevi getirilerinin yanı sıra fazla değil...

Ancak bir yazar ben sahaya ineyim ilginç konuları serbest bir şekilde yazayım dediği zaman bu pek hoş karşılanmıyor. Çünkü bir yazarın sahaya çıkması haberin olduğu yere gitmesi, ilave masraf demek.

Bu göze alınmadığında gazeteciliğin ölümüne katkıda bulunulmuş oluyor.

Hıncal ağabeyin, Oray'ın ve benim bir olayı alıp yazabileceğimiz konuyu, muhabirin kendisine verilen haber formatlar içinde aynı şıklıkta ilginçlikle yazabilmesi mümkün değil.

Arkadaşlar da aynı fikirdeler ama şimdi ben sadece kendim için konuşayım ben bir haberi kısa hikaye veya roman tadında yazabilirim, sahaya inmek arzum da var, gider çalışırım da, sadece benim yazıma bir takım format kısıtlamaları koyulmasın, illa da haber gibi yaz denilmesin, şunu atlamışın bunu atlamışın baskısı yapılmasın biraz serbest kalayım sonra da görün bakın neler yapacağımı. İddialıyım yani bunu test etmek de istiyorum.

 Truman Capote

Dünyada 'yeni gazetecilik' denilen yazı türü bu şekilde doğdu. Truman Capote, kendisine bir taşra kasabasında bir evde cinayetin işlendiği, yayın yönetmeni tarafından iletildiği zaman, New York'ta keyifli bir yaşamı olan çok meşhur ve zengin bir yazardı. Ama o üşenmedi poposunun üzerinde oturmayı bıraktı, gitti cinayetin olduğu kasabaya, aylar boyunca kaldı orada. Sonunda 'Soğukkanlılıkla' (In Cold Blood) adındaki kitap ortaya çıktı ve hem roman yazma tekniklerine hem de gazeteciliğe yeni bir soluk aldırıldı.

Bugünlerde gazeteler can çekişiyor ve geleceğin nasıl kurtarılacağını kimse tam bilemiyor.

Bir şeyler yapılması gerektiğinde herkes hemfikir ama neyin nasıl yapılacağını kimse tam bilmiyor. Konu tam tartışılmıyor.

Bana göre yapılması gereken net; gazete okumayı tekrardan ilginç ve heyecan verici hale getirmeliyiz. Sadece oluşan haberleri klasik haber formatında iyi vermekle yetinerek gazeteleri ilginç yapamayız.

İyi yazarların iyi konularda, alternatif gündemler hakkında yazdığı yazılar gazetelerin geleceği açısından tabii ki önemlidirler ama yazarı sahaya indirip ona oluşan bir haberi değişik yazdırırsanız gazete çok daha ilginç ve zevk verici olabilir. Türkiye'de ve dünyada ilginç olaylar oluyor.

 

Serdar Turgut’un yazısının tamamını