'Yayın yönetmenleri gazetecilik değil, işadamlığı yapıyor'
"İdare etmeye çalışıyorlar. Bana kalırsa gazeteci değiller. Kaygılarının gazeteciliğe yönelik olduğuna inanmıyorum. Hakemlik, işadamlığı yapıyorlar"
Türker süreci şöyle anlattı:
DAHA ÖNCE DE BENZER GİRİŞİMLER OLMUŞTU
"Daha önceki yayın yönetmenleri döneminde de birkaç defa benzer girişimler olmuştu. Karşılıklı restleşmeler yaşandı. Ben direndim ve yazılarım olduğu gibi yayımlandı. Pazar günü önce editör aradı, yazının bir bölümünü çıkarmamı istedi. Sonra Eyüp Can arayıp yazımı sorunlu bulduğunu, bu haliyle yayımlamak istemediğini söyledi."
BENİM GÖREVİM YAZI İÇİN DİRENMEK
"Benim görevim direnmek, yazının yayımlanmasını sağlamak, başka da yapabileceğim bir şey yok" diyen Türker, meselenin tek yazı olmadığını vurgulayarak, şöyle devam etti:
HERKES SEÇTİĞİ HAYATIN
AHLAKINA GÖRE YAŞAR
"Zannediyorum Eyüp Can'ı çok sıkıştırıyorlardı. O da çekindi. Yeterince direnmiş olduğuna karar vermişti. Kendisinin bana yakınmışlığı yok ama benim yazılarımla ilgili zorlandığını biliyorum. En ufak bir şekilde hakkını yemek istemem, bana herhangi bir saygısızlığı olmadı. Ama insanlar kendi seçtikleri hayatın ahlakına göre yaşarlar."
GAZETECİLİK DEĞİL
İŞADAMLIĞI YAPIYORLAR
Başbakan Erdoğan'ın medyaya baskısını eleştiren Türker, buna karşılık anaakım medyada yayın yönetmenlerinin tutumuyla ilgili, "İdare etmeye çalışıyorlar. Bana kalırsa gazeteci değiller. Kaygılarının gazeteciliğe yönelik olduğuna inanmıyorum. Hakemlik, işadamlığı yapıyorlar" dedi.
İSTİFA ETTİM DİYE ÜZÜLMEDİM
Türker, Radikal'den ayrılmasına üzülmediğini belirterek, "Aslında böyle bir şeyi daha önce bekliyordum. Ben 16 yıldır yazıyorum. Artık yeter. Radikal 'de genç, parlak, gurur duyduğum yazarlar var" dedi ve ekledi: "Onlar da direndikleri kadar direnecekler."