Yavuz Donat kazandı
Bu eksikliği Sabah gazetesinden Yavuz Donat köşesinden çok güzel anlatmış. Bize bu hatırlatmayı yaptığı için günün kazananı seçiyoruz kendisini.
15 Temmuz'un yıldönümünü geride bırakalı günler...
Bu hain darbe girişiminin davaları hala sürüyor fakat
davaların görüldüğü mahkeme salonları maalesef ilk günkü kadar
rağbet görmüyor.
Darbeye karşı duruşumuzu mahkeme salonlarında şehit ve gazilerin
ailelerinin yanında olarak göstermekte biraz eksik
kalıyoruz.
Bu eksikliği Sabah gazetesinden Yavuz Donat köşesinden çok
güzel anlatmış. Bize bu hatırlatmayı yaptığı için günün kazananı
seçiyoruz kendisini.
Ve sorduğu soruları herkes biraz kendine sormalı değil mi?
İŞTE YAVUZ DONAT'IN O YAZISI
Pazartesi...
Saat 10.30...
Sincan... l5 Temmuz darbecilerinin yargılandığı mahkeme binasının
önü bomboş.
"Metal yorgunluğu" mu demeliyiz?.. Yoksa
"15 Temmuz günü yapılan gösterilerin yorgunluğu"
mu?.. Bilemiyoruz.
Ersan Atar "Bir de içeriye bakalım" diyor.
"İçeride" 2 salonda, 2 dava görülüyor.
1 numaralı duruşma salonunda...
"Akıncı Üssü Davası." 2 numaralı salonda "Genelkurmay Çatı
Davası." Medyaya ayrılan sıralarda sadece bir kişi var... "Anadolu
Ajansı muhabiri." "Şehit yakınları ve gazilerin" oturduğu bölüme
bakıyoruz... "Dört kişi." Siyasetçi... Sivil toplum
lideri...
"Sıfır." Evet... Bir yorgunluk olduğu kesin...
Ne yorgunluğu?.. Siz karar verin.
***
GÖNÜL İSTERDİ Kİ...
Gönül bu... Neler istemiyor ki?
Pazar günü tüm illerde milyonlar meydanlara akarken...
Darbe girişimi kınanırken...
Milli birlik bayramı kutlanırken...
Gönül isterdi ki... 3-5 bin kişi de Sincan'a gelsin...
Darbecilerin yargılandığı mahkemenin önünde...
"Kahrolsun darbe, yaşasın demokrasi" sloganları
yükselsin.
Gönül... Çok şey mi istiyor?... Ne dersiniz?