Yahu Ercüment, gazetecilik bu mu?..
Yahu Ercüment, gazetecilik bu mu?.. Soruya muhatap olan kişinin suskunluğu mu haber?.. Yoksa verdiği cevap mı?..
Bir gazeteci Stuart Jones isimli bir
ABD Dışişleri Bakanlığı çalışanına soruyor:
“Siz Suudi Arabistan'dayken Dışişleri Bakanı (Rex Tillerson),
İran'daki seçimlerin düzenlenişini ve bu ülkenin
demokrasi geçmişini eleştirdi. Bu açıklamaları Suudi yetkililerle
yan yana iken yaptı. Peki Suudi Arabistan'ın demokrasiye
bağlılığını nasıl değerlendiriyorsunuz? Ve Trumph yönetimi,
demokrasinin radikalizm karşısında bir emniyet hattı görevi
gördüğünü düşünüyor musunuz?”
*
Hürriyet’te yayımlanan habere göre Jones bu soru karşısında tam 19
saniye süresince durakladı…
*
Evet…
Haber bu kadar…
*
Sevgili Ercüment İşleyen…
Hürriyet web’i sen yönettiğine göre sana soruyorum:
Haberin amacı ABD Dışişleri çalışanının duraklaması mı
sadece?..
Verdiği cevap yok mu?..
Cevap verdiyse ne dedi?..
Cevap vermediyse; soruyu soran gazeteci sorusunda ısrar etti mi,
etmedi mi?..
Israr etmediyse diğer gazeteciler ne yaptı?..
Sustular mı?..
İçlerinden birinin bile aklına cevap için ısrar etmek gelmedi
mi?..
*
Ah be ahhh…
Ah ki ah…
*
Yahu Ercüment, gazetecilik bu mu?..
Soruya muhatap olan kişinin suskunluğu mu haber?..
Yoksa verdiği cevap mı?..
GÜNÜN
HÜKÜM CÜMLESİ…
Abdülkadir Selvi:
“Darbe girişiminde o kadar çok gri nokta var ki, onları
tartışmalıyız ama bunu yaparken 15 Temmuz’u sanık sandalyesine
oturtmamalıyız…”
CHP İŞTE BU EN BASİT GERÇEĞİ YILLARDIR
ÖĞRENEMEDİ...
Bizim solcu gazeteciye göre halk için
tek önemli şey var:
“Konuşma özgürlüğü…”
Ya da solcu gazetecilerin istediklerini yazamama, dilediği gibi
küfredememe sorunu…
*
Ya arkadaş…
Özgürlüklerin, fukaraların umurunda bile olmadığını halen
öğrenemedin mi?..
*
Özgürlük, fukara için lükstür...
Hele
senin dilediğin gibi yazma ve konuşma özgürlüğün umurunda bile
değildir onun…
Karnı doymadıktan sonra sen konuşmuşsun konuşamamışsın çok da “tık”
yani…
*
Fukara şöyle düşünür.
“Sesimi
çıkarmazsam beni neden hapsetsinler?..”
Ve...
Susar...
Sen ve senin
yönlendirip yönettiğin CHP işte bu en basit gerçeği yıllardır
öğrenemedi...
FUKARA
İÇİN İHTİYAÇLAR HİYERARŞİSİ…
- Fukara karnını hangi partinin doyurduğuna bakar..
- Fukara başını sokacak bir ev bulmak için didinir...
- Fukara yaşlılığında ele güne muhtaç olmadan nöbeti tamamlayıp
gitmek ister...
- Fukara çocuklarını devletin okutmasını bekler...
- Fukara için sağlık sorunlarını dilediği zaman çözmek hayat memat
meselesidir…
- Fukara günlük gailelerini çözeceğinden emin olduğu siyasi partiye
verir oyunu…
- Fukara evinde konu komşuyu ağırlayabilecek koltuk falan almasını
hangi partinin kolaylaştıracağının hesabını yapar…
- Tabii ki buzdolabı, çamaşır ve bulaşık makinesi, fırın, falan,
filan...
- Bu arada biraz da tatil imkânı...
*
Bunları yerine getiren parti bütün
gazetecileri hapse tıksa fukara için ne yazar?..
YORUMUN SAYFANIN DIŞINA MI
TAŞARDI?..
Artık kesinlikle eminim…
Uğur Meleke maçların sonunu beklemeden çekip gidiyor...
Haliyle maçın sonucunu da bilmiyor…
*
Ve galiba…
Kimin kazanıp kimin kaybettiği falan da umurunda bile değil…
*
Kim bilir?.
Belki de “ben skor değil spor yazarıyım kardeşşş” havalarında…
*
Bugün de Hürriyet’teki köşesinde maç
yorumunu okudum…
Ama…
Başakşehir – Konyaspor maçının sonucunu halen bilmiyorum…
Uğur da yazmıyor.
*
İyi ama kardeşim...
Maçın sonucunu da
yazsaydın…
Yorumun sayfanın dışına mı taşardı?..