Yağmur Atsız

Ben ve benim gibi "Liberaller" ile solun her renginden olanlar onun üzerinden fikir yürütürken soyadının içinde yer alan harfin "d" mi yoksa "t" mi olduğunu tartışır ve "t" değil, "d" olduğunu savunarak asıl soyadının "Atsız" değil de "Adsız" olduğunu iddia ederdik...
Kimden söz ettiğimi anladınız...
"Nihal Adsız" (benim için halen "Adsız"dır)...
Oğlu Yağmur Atsız (yazılarında "t" yerine her daim ve hatta yerli yersiz "d" harfi kullanıyor ve fakat buna mukabil sadece soyadında "d" yerine "t" yazıyor olduğu için onun kullandığı şekli yeğleyeceğim) bugünkü Star'da "Atsız'a dair" başlığı altında yayımlanan makalesinde babası Nihal Adsız hakkında bilinen "yanlış"ları düzeltiyor...
En güzeli de benim ve benzeri düşünce yapısında olanların da yanlış bildiğimiz bazı şeyler hakkında açıklayıcı, yaklaşık 50 yıllık hatamızı telâfi edici şeyler yazıyor...
Bakın meselâ şunlar:

“Irkçılık, birtakım şarlatan maskaraların ileri sürdüğü gibi kan tahlîl etmek, kafatası ölçmek veyâ yedi ced saymakla alâkalı değildir.

Irkçılık, yabancı hiçbir şuuru benimsememek, ona sâhip çıkmamak dâvâsıdır!”

Tamam mı?

Yetmediyse bir de şu satırlara göz atalım:

“Türk soyundan gelenlerle kendini bir Türk kadar Türk hissedenlere Türk denilir.”

Yâni Adam daha nasıl söylesin?

Yani…

Ben ve benim gibi dönemin gençlerinin "kafatası Türkçüsü" diye tanımladığımız merhum Adsız meğer "Ulus devlet Türkçüsüymüş"...
"Çok mu önemli?" derseniz elbette önemli...
Bugün birileri sağlam belgelere dayalı olarak "Hitler için Almanya vatandaşı olmak, yürekten 'Ben Alman'ım' demek 'Alman' olmak için yeterlidir" açıklamasını yapsa önemsiz mi?..
Tabii ki böyle bir yeni bilgi Hitler'in yaktığı, kurşuna dizdiği 7.5 milyon Yahudi ve 600 bin Çingene’yi geri getirmez  ama ırkçılığını da "kan ırkçılığı" olmadığını öğrenmemize yarar...
Neyse...
Babasına ait bilmediğimiz bazı konuları aydınlatan, kafatası ölçümünü de "şaka olsun" diye yaptığı bilgisini veren Yağmur Adsız "Günün Köşe yazarı" ilân edilmeyi hak ediyor...