Ya, Fatih Altaylı olmasaydı!..

Büyük âlim, bilgin, kâhin, ekonomist, sosyolog, psikolog, ille de TARİHÇİ, sporcu, sanatçı, tıp adamı, din adamı (yok yok… bir tek bu kısım olmadı galiba, silin burasını)….

 
GAZETECİLER.COM – Milletçe hepimizi Allah korumuş…
Ya Fatih Altaylı gibi bir büyük gazeteci, televizyoncu, radyocumuz olmasaydı?..
Ya Ertuğrul Özkök bir sabah şaşırıp da Best FM’i dinlemeseydi?..
Ya Fatih Altaylı’yı hafta arası her gün saat 7-9 kendisine küfretmeseydi…
Ya Özkök, “Yahu şu adama gazetemde köşe vereyim de kargalar henüz bokunu bile yememişken benim Kırcali’deki atalarım dahil bil cümle yaşayan akrabalarımın ve gelecekte muhtemel eş, dost, hısım, akrabamın kulaklarını çınlatmasa” diye düşünmeseydi?..
Hafazanallah ne olurdu?..
Biz size sadece bir tanesini söyleyelim, gerisini siz hesaplayın…
Boğaz Köprüsü (Medyaya yakın olduğu için Atatürk Köprüsü) intihar girişiminde bulunmak ve böylece medyada yer alabilmek için günler öncesinden “intihar girişimi rezervasyonu” yaptıran potansiyel müntehirlerle dolup taşardı…
Allah tarafından Fatih Altaylı bir gün SABAH’ın başına geçti de bu büyük tehlikeden kurtulduk…
 
Büyük âlim, bilgin, kâhin, ekonomist, sosyolog, psikolog, ille de TARİHÇİ, sporcu, sanatçı, tıp adamı, din adamı (yok yok… bir tek bu kısım olmadı galiba, silin burasını)….
Başka neydi ya?...
“Gazeteci, yazar, televizyoncu, radyocu mu?”
Yahuuuu…
Onları saymaya ne hacet…
Fatih Altaylı’nın o mesleklerini saymak; İsa, Musa, Muhammed’den söz ederken bir de “Peygamberdiler” demek gibi bir şey…
Onlar zaten bilinenin ilâmı…
Ne diyorduk?..
Altaylı’nın ululuğundan söz ediyorduk…
Bakın ne yapmış Altaylı?..
Bir gün bakmış ki medyada yer aldıkça günde en az yirmi kişi Boğaziçi köprüsüne koşup, kameralara poz vererek aşağı atlıyor:
“Kesin burada!” diye talimat vermiş yazı işlerine, “Bir daha bu adamların intihar ederek reklâmlarını yapmalarına izin vermeyin!”…
Ve paydos…
Bir daha intihar edenlerin hiçbirine yer vermemiş…
“Eeee?….” demeyin…
Her zaman olduğu gibi seveni sevmeyeni bütün medya yöneticileri arkasından onu takip edip Boğaziçi intihar programlarını yayından kaldırmışlar…
Ve o gün bu gündür Boğaziçi Köprüsünden hiç kimse intihar etmiyormuş…
Edenler de zaten gecenin kör karanlığını seçiyorlarmış “reklâm olmasın” diye…
Gerçi “intihar yöntemiyle ölümü seçen” bir faninin nasıl olup da reklâmını yaptığını açıklamadı ama olsun…
Koskoca Fatih Altaylı’ya bunu soracak değiliz ya…
En azından “Amel defterinin” son kare görüntülerini aldığını, öbür tarafta sorgu meleklerine karşı kullanabileceklerini düşünmüş olabilir…