Ve Bekir Coşkun ilk yazısını yazdı!

Cumhuriyet gazetesine transferini ilk olarak gazeteciler.com'un duyurduğu Bekir Coşkun bugün ilk yazısını yazdı. İşte o yazı ve Cumhuriyet'in Bekir Coşkun açıklaması.

GAZETECİLER.COM - Bekir Coşkun'un Cumhuriyet'e transferini ilk olarak gazeteciler.com duyurmuştu. Gazetenin genel yayın yönetmeni İbrahim Yıldız'ın gazetede personeli ile konuşurken sık sık "Anlaşmaya vardık. Bekir Coşkun bize geliyor..." dediğini 28 Eylül'de yazmıştık.

Cumhuriyet okurlarına

Cumhuriyet okurları biliyorlar; gazetemiz okurlarıyla bir bütündür. Ne okurları ne yazar ve çizerleri sevgili İlhan Selçuk'u unutabilir. Onu unutmak cumhuriyeti ve değerlerini unutmak olur. Uzun süre ve onun izniyle, eski ama değerini ve güncelliğini hiçbir zaman yitirmeyen yazılarını yayımlamayı sürdürdük. Aramızdan ayrıldıktan sonra da yazılarıyla bize hep yön verdi. Bundan sonra da okurlarımız İlhan Selçuk'un tüm yazılarına internet sitemizden ulaşabilecekler. İlhan Selçuk'un Pencere'si hiçbir zaman kapanmayacak. Işığı ışığımız, yolu yolumuz olacak.

Hiç kuşkusuz İlhan Selçuk'un köşesini doldurmak çok zor bir görevdir. Gazetemiz bu zor görevi sevgili Bekir Coşkun'a verdi. Şimdi onun köşesinde çok sevdiği yazarlardan biri, Bekir Coşkun, Onuncu Köy'den bize seslenecek. Coşkun, bugünden itibaren ikinci sayfada haftada altı gün okurlarıyla buluşacak.

Kayıplarımız büyük ama kazançlarımız da var.

Bekir Coşkun'a Cumhuriyet ailesine hoş geldin diyoruz.

Cumhuriyet

Sonunda Bekir Coşkun Cumhuriyet gazetesindeki yazmaya başladı. Üstelik gazetenin efsanevi ismi İlhan Selçuk'un ikinci sayfadaki köşesinde.

Gazete bugün birinci sayfasından Coşkun'un ilk yazısına anons verirken, aynı zamanda Cumhuriyet imzalı bir yazı ile Selçuk'un köşesini doldurmanın zorluğundan söz eden bir yazı yayınladı.

İşte Bekir Çoşkun'un ilk yazısı:

Kapının Eşiğinden...

Bir engele takılıp da düşeceğimiz zaman, ayaklarımız koşmaya başlar... Ayaklar koşar, çünkü vücudun altı, düşmekte olan üst tarafın altına geçmeye çalışır...

Üst taraf düşmektedir...

Alt hızlanır.....

Ki yere varmadan yakalayıp, altına geçsin üstün...

Ayaklar bir anda popo hizasına kadar daireler çizerek teker kesilir... Var gücüyle döner havada ve bu yüzden bu pozisyona tekerlenme deriz...

Kafa, gövdenin üst tarafındadır.

Hızla yere yaklaşırken kafa, kendisini kurtaracak olan ayaklara acele komut verir:

Koş...”

* * *

Bir gece önce referandum sonuçları belli olmuş, başına örülen çorabın farkına varamamış aziz milletimiz
evet demişti. Cumhuriyet sevdalılarının ise yüreklerine bir sıkıntı, bir hüzün, bir yalnızlık, bir umutsuzluk çökmüştü o gün

Birbirlerinin yüzüne bakmadan yürüyorlardı sokaklarda.

Ve aynı gün çalıştığım gazete yazılarıma son vermişti.

Ayağım takılmıştı...

Nasıl oldu bilmiyorum; tam yere kapaklanırken, o gün Cumhuriyetin Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Yıldız telefonda, Biraz önce karar aldık, yayın kurulu olarak seni Cumhuriyete davet ediyoruz diyordu.

Tam tökezlenirken yaralı zihnim komut veriyordu ayaklarıma:

Koş...”

* * *

Cumhuriyet; tarihi misyonunu sürdürüyor, bu ülkenin çağdışına sürüklenmesini istemeyen, laik cumhuriyetin dinci faşizme dönüşmesine direnen çocuklarına sahip çıkıyordu.

Bana İlhan Selçukun yerini verdiler.

Hani devlet adamının koltuğuna oturmuş bayram çocukları gibi gururluyum...

Ama tedirgin, şaşkın, eğreti, ürkek

O büyük ustanın ne yerini, ne de köşesini dolduramayacağımı tabii ki biliyorum. Ben onun derya bilgeliği yanında, noktayla virgülün yerini bile bilemem.

Hele bir de noktalı virgül olduğunda başımı gökyüzüne çevirip sorarım artık ustama:

Nokta mı üstte olacaktı, virgül mü usta?..

* * *

Beni buradan kovamazlar da

Çünkü şükür burada patron yok

Bu büyük istilada, Türkiyede özgür basın denilen şeyin olduğunu söylemek yalandır. Zannetmek ise büyük ahmaklık... Ama bu gazeteyi cumhuriyete gönül verenler özgürce-bağımsız yapıyorlar ve yönetiyorlar

Sahibi ise siz Cumhuriyet okurlarısınız

Sadece siz istemediğiniz anda bunu anlarım ve giderim

Şimdiiii...

Kapının eşiğindeyim...

Korkarak tıkırdatıyorum camı...

İzin verirseniz; ben geldim..