Umur Talu

“Koskoca bir parti, hükümet, devlet ile medyası; ‘darbe’ deyip kasalara göğsünü siper ediyor, sarılıyor! ?”

Umur Talu Gazete HT’de “Düşmanımın düşmanının düşmanı...” başlığı altında yayımlanan makalesinde her zaman olduğu gibi, ülkemizde yaşananların “siyasi” boyutundan önce “insani” boyutuna dikkat çekiyor.

İnsanlığı unutan siyasetçi ve siyaset yazarlarına ders veriyor adeta…

En etkileyici ders ise şu hüküm cümlesinde yatıyor:

“Koskoca bir parti, hükümet, devlet ile medyası; ‘darbe’ deyip kasalara göğsünü siper ediyor, sarılıyor! ?”

Talu’nun şu tespiti medyanın geneline yayıldığı gün; aşırılar, amigolar hariç medya bütün siyasi taraflılığıyla aslında merkeze gelmiş olacak…

Son günlerde bilhassa Hürriyet, Zaman ve HaberTürk Gazetesi’nin giderek tam da medyanın merkezine oturuyor oluşları medyamızın geleceğiyle ilgili umutlarımı arttırıyor.

Umur Talu zaten hiçbir zaman “merkezden” ayrılmayan az sayıda yazardan biri…

Ama bugünkü yazısı bir başka doğru ve gerçekçi…

Hele; henüz kırk günlükken pencere camları olmadığı için soğuktan zatürree olan ve ölen Ayaz Bebeği hatırlatması ve hiçbir zaman akıldan çıkmaması için gösterdiği çaba mükemmel…

O Ayaz Bebek ki…

Babası Onur Ulak Çanakkale’de “Yeni Büyük Türkiye’nin topraklarını birileri gelip de çalmasın” diye vatani görevini yapıyor…

Ayaz Bebeğin; “Yeni Büyük Türkiye’nin topraklarını birileri gelip de çalmasın” diye vatani görevini yapan bir askerin karısı olan annesi Maviş Eşme’nin evin kırık pencerelerini takamadığı için soğuktan zatürree olup ölüşünün temel sebeplerinden biri olan başka birileri ise; “devletin malı deniz yemeyen keriz” ilkesizliğiyle malı götürüyorlar bu memlekette…

Yani…

Umur’un yazısından anlıyoruz ki:

Kalpler yumuşamadan, kalpler ağlamadan gözlerden akan yaşlar hiçbir yaraya merhem değil…

Ve…

Bu lanet olasıca “Yöneten Parti Modeli” sürdükçe;

(Umur’dan ödünç alıp aktarıyorum)

-          Tersanede bayrağa sarılı 10 tabut…

-          Servis araçlarından toprağa taşınan 4 öğretmen, 8 işçi toplam 12 tabut…

-          Uludere’den 34 tabut…

-          Helikopterden 4 tabut…

-          Cephanelik patlayınca 25 tabut ve daha medyada yer almayan yüzlerce tabut gelmeye devam edecek…

Ve bu arada…

Yine Umur’un dediği gibi:

“Devletimiz, adaletimiz, hakikatimiz; kanun karşısında herkesi aşırı eşit sayıyor, aşırı demokrasi, aşırı cumhuriyet, aşırı büyük…”

Ama…

“Size (en azından Ayaz bebeklere, annesine, babasına ve “Yüce” olduğunu iddia eden “cüce” devletin aymazlığı, acımasızlığı, partizanlığı, ahlâk fukaralığı sonucu ölen pek çoklarına) yer yok! ?”

 

Ve daha neler…

Lütfen

Eminim ki “Umur Talu kazandı” dediğim için bana hak vereceksiniz…

“Hakkaniyetli, adil bir seçim” diyeceksiniz…