'Türk internet camiası dünyaya açılmalı'
Uçkan bu yılki Bobs süreci, Türkçe içeriğin uluslararası alandaki yeri ve durumu ile ilgili Bobs Türkçe editörü Beklan Kulaksızoğlu'nun sorularını yanıtladı.
GAZETECİLER.COM - Dünyanın en büyük uluslararası
online aktivizm yarışmasına bu yıl ilk kez Türkçe de katıldı. Jüri
üyelerinden Özgür Uçkan, Bobs'dan izlenimlerini ve
Türkçe içeriklerin dünyadaki yerini
Türkiye'de internet ve sosyal medya kullanımı başdöndürücü bir hızla yayılıyor. Peki içerikler ne kadar etkin? Türkçe içerikler bu yıl ilk kez dünyanın en büyük uluslararası online aktivizm yarışması Bobs'da görücüye çıktı.
Deutsche Welle'nin bu yıl dokuzuncusunu düzenlediği Bobs'da Rusya'dan Brezilya'ya, Çin'den İran'a 14 dilden içerikler yarıştı. Bu yılki jüri ödüllerine Çin, Fas, Bangladeş ve Togo'dan içeriklerle İngilizce dilinde bir uluslararası girişim layık görüldü. İnternet kullanıcılarının oylarıyla belirlenen dil kategorilerinde ise Türkçe 'En İyi Blog Ödülü'nü Yüksekova Haber, mikrobloglarda 'İzlenecek En İyi Kişi Ödülü'nü de Kadir Has Üniversitesi'nden öğretim üyesi İsmail Hakkı Polat kazandı. Bobs'un 15 üyeli uluslararası jürisinde bu yıl Türkiye'den Bilgi Üniversitesi öğretim üyesi Özgür Uçkan yer aldı. Uçkan bu yılki Bobs süreci, Türkçe içeriğin uluslararası alandaki yeri ve durumu ile ilgili Bobs Türkçe editörü Beklan Kulaksızoğlu'nun sorularını yanıtladı.
-Bobs'u hiç bilmeyenlere nasıl anlatabilirsiniz?
Bobs önemli tabi, geçmişi var. Bilmeyenler için bu dünyanın en önemli blog ödülü. Dolayısıyla, önemli bir farkındalık, imaj. Burada daha odaklı şeyler konuşuldu, en iyi sosyal aktivizm, inavasyon, yaratılıcık, orjinallik… Türkçe içeriğin de böyle bir bakışa ihtiyacı var. Bizim ne kadar burada bulunma, kendimizi göstermeye ihtiyacımız varsa bir o kadar da dışarıdan gelecek bakışa ihtiyacımız var. Bu bakış da Avrupa merkezli bir bakış olmamalı. Türkçe içerik de böyle bir platformla kontakt kurduğu için önemli buluyorum. Bu kontakt ileride geliştirilmeli tabi.
- Evet Bobs'ta çok sık dile getirilen bir şeydi, kazanmaktan ziyade görüş alışverişi. Çünkü çok farklı bölgelerden ülkeler var. siz Türk jüri üyesi olarak uluslararası ortamda ne tür paylaşımlar yaşadınız. Kendi izlenimleriniz ne oldu?
Aslında, güzel bir soru bir çok alışverişte bulundum çünkü. Pek tanımadığım kanallar da var. Onlar bana çok şey kattı. Bunu mevcut tartışma ile kazanmak insana çok şey kazandırıyor. İlginç interaktif bir ortamdı.
- Sosyal aktivizm konusunda hangi ülkeler öne çıkıyor, ne tür bir tablo görüyorsunuz?
Çok açık bir şekilde 2010'dan beri öne çıkan içerik, son üç yılın isyan dalgası ile aynı coğrafyayı paylaşıyor. İsyan dalgası ne kadar aktif, enerjik, o kadar özgün, etkili içerik. Böyle baktığımızda ne Tunus ne de Mısır Blogerleri ile Türkleri karşılaştırmam. Onlar bizden çok daha ileride. Çok daha hayati bir şey onlar için. Bizim için adil bir süreçti.
-Türkiye'de sosyal aktivizmin artıları eksilerini nasıl değerlendirebiilirisniz?
İnternet içeriğinin çok küçük bir bölümünü oluşturuyor bloglar Türkiye'de. Ama içerisindeki insanlar nitelikli, ağ üzerindeki etki çerçeveleri geniş. Ama genel olarak büyük bir kısmı, geyik, muhabbet… Böyle baktığımızda zor bir şey Türkiye'yi tanımlamak. Kullanım dinamikleri çok ileride, ama özgün ve etkili kullanma açısından o kadar ileride değil. Uluslararası yarışmalar, bobs bu nedenle bizim için, gelişmemiz için önemli.
Türkiye'de internet ve sosyal medya kullanımı başdöndürücü bir hızla yayılıyor. Peki içerikler ne kadar etkin? Türkçe içerikler bu yıl ilk kez dünyanın en büyük uluslararası online aktivizm yarışması Bobs'da görücüye çıktı.
Deutsche Welle'nin bu yıl dokuzuncusunu düzenlediği Bobs'da Rusya'dan Brezilya'ya, Çin'den İran'a 14 dilden içerikler yarıştı. Bu yılki jüri ödüllerine Çin, Fas, Bangladeş ve Togo'dan içeriklerle İngilizce dilinde bir uluslararası girişim layık görüldü. İnternet kullanıcılarının oylarıyla belirlenen dil kategorilerinde ise Türkçe 'En İyi Blog Ödülü'nü Yüksekova Haber, mikrobloglarda 'İzlenecek En İyi Kişi Ödülü'nü de Kadir Has Üniversitesi'nden öğretim üyesi İsmail Hakkı Polat kazandı. Bobs'un 15 üyeli uluslararası jürisinde bu yıl Türkiye'den Bilgi Üniversitesi öğretim üyesi Özgür Uçkan yer aldı. Uçkan bu yılki Bobs süreci, Türkçe içeriğin uluslararası alandaki yeri ve durumu ile ilgili Bobs Türkçe editörü Beklan Kulaksızoğlu'nun sorularını yanıtladı.
-Bobs'u hiç bilmeyenlere nasıl anlatabilirsiniz?
Bobs önemli tabi, geçmişi var. Bilmeyenler için bu dünyanın en önemli blog ödülü. Dolayısıyla, önemli bir farkındalık, imaj. Burada daha odaklı şeyler konuşuldu, en iyi sosyal aktivizm, inavasyon, yaratılıcık, orjinallik… Türkçe içeriğin de böyle bir bakışa ihtiyacı var. Bizim ne kadar burada bulunma, kendimizi göstermeye ihtiyacımız varsa bir o kadar da dışarıdan gelecek bakışa ihtiyacımız var. Bu bakış da Avrupa merkezli bir bakış olmamalı. Türkçe içerik de böyle bir platformla kontakt kurduğu için önemli buluyorum. Bu kontakt ileride geliştirilmeli tabi.
- Evet Bobs'ta çok sık dile getirilen bir şeydi, kazanmaktan ziyade görüş alışverişi. Çünkü çok farklı bölgelerden ülkeler var. siz Türk jüri üyesi olarak uluslararası ortamda ne tür paylaşımlar yaşadınız. Kendi izlenimleriniz ne oldu?
Aslında, güzel bir soru bir çok alışverişte bulundum çünkü. Pek tanımadığım kanallar da var. Onlar bana çok şey kattı. Bunu mevcut tartışma ile kazanmak insana çok şey kazandırıyor. İlginç interaktif bir ortamdı.
- Sosyal aktivizm konusunda hangi ülkeler öne çıkıyor, ne tür bir tablo görüyorsunuz?
Çok açık bir şekilde 2010'dan beri öne çıkan içerik, son üç yılın isyan dalgası ile aynı coğrafyayı paylaşıyor. İsyan dalgası ne kadar aktif, enerjik, o kadar özgün, etkili içerik. Böyle baktığımızda ne Tunus ne de Mısır Blogerleri ile Türkleri karşılaştırmam. Onlar bizden çok daha ileride. Çok daha hayati bir şey onlar için. Bizim için adil bir süreçti.
-Türkiye'de sosyal aktivizmin artıları eksilerini nasıl değerlendirebiilirisniz?
İnternet içeriğinin çok küçük bir bölümünü oluşturuyor bloglar Türkiye'de. Ama içerisindeki insanlar nitelikli, ağ üzerindeki etki çerçeveleri geniş. Ama genel olarak büyük bir kısmı, geyik, muhabbet… Böyle baktığımızda zor bir şey Türkiye'yi tanımlamak. Kullanım dinamikleri çok ileride, ama özgün ve etkili kullanma açısından o kadar ileride değil. Uluslararası yarışmalar, bobs bu nedenle bizim için, gelişmemiz için önemli.