Turgay Güler'den İsmail Küçükkaya'nın eski eşine: Unutma pes etmek yok

İsmail Küçükkaya'nın eski eşi Eda Demirci bir Youtube yayınına katıldı ve eski eşi ile ilgili olay iddialarda bulundu. Akşam yazarı Turgay Güler de mahkemenin gereğini yapacağını söyledi "Peki kadın dernekleri ne yapacak? Barolar, odalar…Ya öğretmenler?" diye sordu ve Eda Demirci'ye seslendi.

Youtube üzerinden yayın yapan bir programa konuk olan Eda Demirci, İsmail Küçükkaya ile evliliğini anlattı ve şiddet iddiasında bulundu. Akşam yazarı Turgay Güler de  Demirci'nin anlattıklarını hatırlattı ve "Dinlerken midem bulandı. Gerçekten bulandı." diye yazdı. İsmail Küçükkaya'ya da 'ahlak' hatırlatması yapan Güler şu ifadeleri kullandı:

Sevgili Eda, şu seninkiler var ya seninkiler!

İsmail’e asla laf etmeyecekler, koruyup kollamaya, uyguladığı şiddeti görmezden gelmeye devam edecekler.

Uzun lafın kısası, Allah yardımcın olsun. Unutma pes etmek yok.

Fakir kız zengin oğlan

İsmail Küçükkaya eşini dövmüş, tehdit etmiş, yüzüne yumruk atmış, hakaretler savurmuş…

“Sen basit(!) bir öğretmen parçasısın(!) ben ise İsmail Küçükkaya’yım” demiş.

“Sen beni bırakıp o hayatına geri mi döneceksin, ne yani Samsun’a gidip öğretmenlik mi yapacaksın?” diye aşağılamış.

Yani demek istemiş ki; dövsem de sövem de sesini çıkarmayacaksın, yoksa sana sunduğum şatafatlı hayattan olursun, köyüne dönüp limitli imkanlarla yaşamak zorunda kalırsın!

Hadi biraz daha açalım. İsmail, Eda Demirci’ye kendince çok cazip(!) bir teklifte bulunmuş.

Şiddete, hakarete, sadakatsizliğime razı ol zengin bir hayat sür yahut fakir ama gururlu olmayı tercih et!

Şu sınıfsal aşağılamaya bakar mısınız?

Tek kelimeyle yuh!

Eda Demirci anlattı tüm bunları. Dinlerken midem bulandı.

Gerçekten bulandı.

Dahası da var!

Dekolte giyiniyor diye Eda Demirci’ye çok çirkin ithamlarda bulunmuş.

Affınıza sığınarak, ‘o’ ile başlayan diyeyim siz gerisini anlayın.

‘Sen insanlara…. gösterdin…sen bilmem nesin...’ demiş.

Iyyy.

Bu arada pek fazla gündeme gelmiyor, İsmail Küçükkaya’nın şiddetine maruz kalan ikinci bir kadın daha var.

Kayınvalidesi.

Onu kimse konuşmuyor.

Kayınvalidesini de tehdit etmiş; kızına şöyle yaparım, böyle yaparım, 40 yıl yürüyemez hale getiririm, adını lekelerim…

İsmail efendi! Anlaşılıyor ki hayli iyi kazanıyorsun, şöhretin de var!

Ama yetmez! Ahlak da lazım. Öyle değil mi?

Neyse!

Biz şimdi gelelim asıl meseleye.

Konu yargıda, mahkeme gereğini yapacaktır sanırım.

Bekleyip göreceğiz.

Peki kadın dernekleri ne yapacak?

Barolar, odalar…

Ya öğretmenler?

‘Kemal Kılıçdaroğlu Sıla’yı aradı ama beni aramadı’ diye dertleniyor Eda Demirci.

Boşuna dertlenme aramaz.

‘İsmail Atatürkçülüğü maske yapıyor, ben de Atatürkçü bir öğretmenim’ diyor Eda Demirci.

Yahu kimin umurunda, farkında değil misin?

Kaldı ki bu İsmail, Atatürkçülük maskesiyle sözüm ona seni aşağılayabilecek zenginliğe ulaştı.

Aslında var ya! Seni şöyle en okkalı cümlelerle savunmak isterdim. Sandıkta beklettiğim, gün yüzüne çıkmamış ne cümlelerim var bilesin.

Lakin nafile.

Faydası değil zararı olur!

Diyecekler ki ‘Turgay Güler İsmail’e CHP yandaşı olduğu için yükleniyor’.

Haşa!

Yaz bir köşeye! Yarın öbür gün ‘Eda da hak etmiş’ diyecekler.

Demeye başladılar da.

İşin zor, yolun uzun. Sakın pes etme ama.

Ve son bir not.

Sevgili Eda, şu seninkiler var ya seninkiler!

İsmail’e asla laf etmeyecekler, koruyup kollamaya, uyguladığı şiddeti görmezden gelmeye devam edecekler.

Uzun lafın kısası, Allah yardımcın olsun.

Unutma pes etmek yok.