'TRT artık pavyon müziği yapıyor!..'

Yıllarca TRT Yüksek Kurul üyeliği de yapan musikimizin "Efsane Şef"i Nevzad Atlığ, Savaş Ay'la yaptığı söyleşide TRT için ağır konuştu...

Yıllarca TRT Yüksek Kurul üyeliği de yapan musikimizin "Efsane Şef"i Nevzad Atlığ, Savaş Ay'la yaptığı söyleşide TRT için ağır konuştu...

 

Savaş Ay/Sabah

'TRT artık pavyon müziği yapıyor!..'

Ömrünün 70 yılını Türk musikisine adamış olan efsane koro şefi Nevzad Atlığ, aynı zamanda radyoloji uzmanı bir tıp doktoru. Değerli hocamız bu hafta verdiğimiz Mola'da hem Türk Sanat Musikisi'nin röntgenini çekip yorumladı, hem de içine Mesut Cemil'ler, Selahattin Pınar'lar, Fahire Fersan'lar, Yorgo Bacanos, Refik Fersan, Hakkı Derman, Sadi Işılay, Münir Nurettin, Baki Süha ve daha nicelerinin iliştiği o 70 yılın en önemli anılarından bir buket yaptı.

Merakımı mazur görün hocam, ol rivayet ederler ki "Nevzad Hoca Klasik Türk Musikisi'nden 10 bin'e yakın eseri ezbere bilir, doğru mu?" -Sayılacak şey değil elbette. Yine de tek bir bestecinin dahi yüzlerce eserini bildiğimi düşünürsek bu rakam doğru olabilir.
Musiki deryasında geçen 60 yıl. Elbette müzik insanlarının her devirde en iyi en değerli olanlarıyla da bir arada oldunuz değil mi? - Bu doğru işte.
O zaman lütfen son 50 yılın en iyi fasıl milli takımını kurun bana. - Zor bir seçim olacak desenize. Mesela kemanda Hakkı Derman derim. Kanun Ahmet Yatman, ut Şerif İçli, klarnet Şükrü Tunar, santur Zühtü Bardakoğlu, yaylı tambur Ercüment Batanay. Vokallerde ise Celal Tokses, Tahsin Karakuş ve Safiye Tokay derim.
Darbukayı unuttuk... - O konuda muaf tut beni.
(Gülerek) Özellikle sordum hocam. Siz koronuza asla ritm saz almamışsınız ömür boyu... - Almaz olur muyum? Aslında kanun da, ut da parkisyondur, ritm sazdır. Bunlar arasında güm güm darbuka, def sesini uygun bulmadım.
Yıllar yılı hem amatör hem de akademik müzik yapanların sahneye çıkmasına karşı durdunuz. Şimdi sap saman birbirine geçmiş hallerde. Nasıl yorumluyorsunuz? - Bakınız ben yıllarca TRT Yüksek Kurul üyesiydim. O zamanlar polis radyosu arabesk müzik yapıyor diye şikâyet ederdik. Şimdi bırakın yüzlerce özel radyoyu televizyonu, TRT dahi keşmekeş içinde.
Dile getiriyor musunuz bunu? - Elbette. Geçenlerde müzik daire başkanı TRT'yle ilgili bir sempozyuma davet etti beni. "Ben gelmeyeyim, Gelirsem bütün gün sizi eleştiririm çünkü artık pavyon müziği yapıyorsunuz" dedim. Tükettiğimiz elektrikten bile vergi alıp bizim paralarımızı nasıl soysuz müziklere harcıyor TRT, anlamak zor.

Halkevinden kovulma öyküsü

Bedii Faik Bey benim gazetecilikte ilk ustam, ilk patronum. Gencecik bir müzik heveslisiyken halkevinden kovulma hikâyenizi dinlemiştim onun bir sohbetinde... - Beni çok yaralayan bir olaydır. Babam süvari albayı olarak Antakya'da görevliyken oradaydım. Baktım pek çok bürokrat, işadamı cümbüş çalıyor, keman, tambur, kemençe çalıyor. Yaşıma başıma bakmadan onları topladım, halkevinde bir çalışma odası talep ettim, verdiler. 2-3 hafta çalıştık ki müdür gelip; "Halkevlerinde alaturka müzik yasaklandı" diyerek kovdu bizi.
Rövanşı ağır farkla almışsınız sonradan... - Tecelli diyelim. O yasak emrini veren İsmet İnönü, Türkiye'nin o zamanki tek radyosu olan Ankara Radyosu için vereceğimiz konseri maiyetiyle birlikte gelip izledi. Bitimde çağırtıp tebrik etti beni. Galiba bu onun dinlediği ilk ve son Türk musikisi konseriydi. 1975'te Başbakan Süleyman Demirel'in onayıyla Kültür Bakanlığı İstanbul Devlet Klasik Türk Müziği Korosu resmen kuruldu. İlk konserimizi de batı müziği çevrelerinin şiddetli muhalefetine rağmen Cumhurbaşkanlığı Konser Salonu'nda verdik.