Temelkuran'ın Ahmet Altan'a itirazı var!

“Bu tutuklamalar Türkiye’yi, Altan’ın ima ettiği gibi 'demokrasinin 7 harikasından' biri haline getirmeyecek. Neden?"

GAZETECİLER.COM
Balyoz gözaltıları tarihi bir yargılamya doğru evrilirken medyada da konu tüm şiddetiyle tartışılıyor. Habertürk yazarı Ece Temelkuran, gözaltıların ğlkeyi güçlü bir demokrasiye taşıyacağına inanmıyor. Ahmet Altan'ın bazı tespitlerini de fazla iyimser bulan Temelkuran çözümün daha derinde yattığını düşünüyor.

“Bu tutuklamalar Türkiye’yi, Altan’ın ima ettiği gibi 'demokrasinin 7 harikasından' biri haline getirmeyecek. Neden?"


Daha önceleri neredeydiniz?

“PAŞALARIN” tutuklanması elbette bu ülkenin militer ruhunda bir yarılma yaratıyor. Bir şok terapi. Öte yandan Türkiye’de bu sürece tek hâkim şahıs gibi görünen Ahmet Altan kadar iyimser olmak mümkün değil. Yani bu tutuklamalar Türkiye’yi, Altan’ın ima ettiği gibi “demokrasinin 7 harikasından” biri haline getirmeyecek. Neden?

Birincisi, Türkiye’nin kalbine basılmış “Her Türk asker doğar”  damgasının böyle “Akşam yattık sabah kalktık, baktık acayip şeyler olmuş” tertibi tutuklama dalgalarıyla tedavi edilemeyeceği kesin. Üstelik Türkiye’de her siyasi hareket, kendini kendi aynasında en “sivil” görenler de dahil, jakobendir. Türkiye’de ötekini kendine benzetmeye çabalamayan, kendine benzemeyenlerin de yok olmasını dilemeyen bir siyasi kanat yok.

İkincisi, süreci yönettiği(!) düşünülen AKP’nin, “Onlar bizi fişledi, şimdi biz onları fişleyeceğiz” açıklamasıyla belirginleşen “intikam tugayı” tavrı da bu sürecin inandırıcılığını gövdesinden buduyor. Zygmunt Bauman’ın sevdiğim bir cümlesidir:

“Kurban olmak kimseye kendiliğinden bir ahlaki mertebe vermez.”

Aksini düşünen kurbanlar, kolayca zalime dönüşürler.

Ece Temelkuran/HABERTÜRK