Tayyip Bey yanlış yapmaz!

CHP yöneticileri ve klâsik CHP seçmenleri şöyle zannediyor:
- Halkın çoğunluğu “insan hakları” konusunda çok hassas…
- Özgürlük halkın olmazsa olmazı…
- Ak Parti hükümetleri “şeffaf” olmadığı için seçmenler ilk seçimlerde Ak Partili adaylara oy vermeyecek…
- Halk politikaya bizzat ve hem de CHP’de katılmak istiyor…

*

Yok kardeşim yok…
Halkın en az %70’i sadece “huzur, umut, karnını doyurmak, çocuklarını okutmak” falan gibi günlük hayatın gereklerinin karşılanmasını istiyor…
Ne insan hakları umurunda halkın…
Ne özgürlük…
Ne şeffaflık…
Ne de politika yapmak…

*

Sayın Cumhurbaşkanı biliyor ki…
Ak Parti’ye oy veren seçmen kitlelerinin:
- Huzuru kaçar (Pek çoğu için huzur; inançlarına, giyimlerine ve yaşam tarzlarına karışılma korkusudur.),
- Gelecekten umutları kesilir,
- Karnını doyuracak devlet yardımı kesilir,
- Bir de üstüne üstlük, imam hatip liselerinin başına bir şey gelirse…
Ak Parti’nin alacağı oy yüzde yirmiyi bile zor bulur…

*

Ama…
Sayın Cumhurbaşkanı yine biliyor ki…
CHP, kendi seçmenleri dışındaki seçmenlere kendisinin verdiği umudun zerresini veremez.

*

O nedenle de kendi partisi içinde dilediği tasarrufu yapabiliyor…
Çünkü Ak Partili seçmen şuna inanıyor:
“Tayyip Bey yanlış yapmaz”…

CANI YANAR, PERFORMANSI DÜŞER...

Gelecekte dünya üzerinde on binlerce devlet olacak.
Geleceğin o küçücük devletleri, birbirlerine tahammül edebilecek kişilerden oluşacak.

*

Görüyorsunuz işte…
Zengin (Eğitim ve yaşam seviyeleri yüksek) Katalanlar, refah seviyelerini aşağı çeken nispeten fakir İspanyollarla aynı devlet çatısı altında yaşamak istemiyor…
Aynı durum Belçika’da ve başka ülkelerde de var…

*

Yani…
Aralarında “eşitlik” olmak bir yana uçurum olan insanları bir arada yaşatmaya çalışmak; yarış atı ile sütçü beygirini aynı arabaya koşmak gibi bir şeydir.
Hem yarış atının hızından yeterince yararlanılamaz…
Hem de…
Yarış atına uymak için sürekli kırbaç yiyen sütçü beygirinin canı yanar, performansı düşer.

*

Bugün için çok zor biliyorum…
Hatta imkânsız…
Ama…
Çok uzak olmayan bir gelecekte dünya, on binlerce federasyondan oluşan bir dünya devleti haline gelecek…
O zaman da zaten dünyanın hiçbir yerinde savaş olmayacak…

BİZ DE ONU TANİMAYRUZ DA!..

İdris’in Temel’e borcu var ama durumlar bozuk, ödeyemiyor.
Temel en yakın arkadaşını verdi mahkemeye…
Yargıç İdris’e sordu:
“Senin Temel’e borcun var mı?”
İdris dedi “Temel kim?.. Oyle birini ben tanimayrum…”
Yargıç döndü Temel’e:
“Bu adam seni tanımadığını söylüyor... Seni tanımayan bir adam, senden nasıl olmuş da borç almış?”…
Yıllardır tanıdığı ve hatta yakın arkadaşı olan İdris’in “ben onu tanimayrum” demesi gururuna dokundu Temel’in…
Sağ elini Bahçeli gibi salladı:
“Haçan Haçim Bey; O beni tanımaysa, ben de onu tanımayrum da!..”

*

Biliyorsunuz.
ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu görevlisi Metin Topuz FETÖ soruşturması kapsamında tutuklandı.
ABD bu tutuklamaya acayip bozuldu…
Bu tutuklamayı gerekçe göstererek vize işlemlerini askıya aldı…

*

Var ya…
Tam zamanı…
“Amerika bizi tanımaysa, biz de onu tanimayruz da!..”