Tarafsız yazar sınava nasıl girdi?
Trene bakar gibi bakar, öküz gibi yazarsa, fikir kabızıysa, toplumsal bozuklukları teğet geçip, suya sabuna dokunmadan, çarpık kişiliklere ilişmez ve ahaliyi bilgilendirmezse “tarafsız yazar olur”muş.
GAZETECİLER.COM
- Pazar günü yapılan Akademik Personel ve
Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı'nda adaylara
"Tarafsız yazar nasıl olunmaz" sorusu soruldu.
Hürriyet yazarı Yılmaz Özdil,
bugün, skandallar yaşanan ALES'in ardından ilginç 'tarafsız
yazar' sorusunu köşesine taşıdı.
Gazetesinin manşet haberi haline getirdiği yazı, hem ALES Sözel Bölüm'ün 25. sorusunu okurlarıyla paylaşıyor hem Özdil'in köşe yazarlarına yönelik sert eleştirilerini:
ÖNCE METNİ OKUYUN
"Gücünü gözlem ve mizahtan alan öyküleriyle tanınmaktadır. Konuşur gibi yazmanın doğurduğu rahatlık ve akıcılık görülür. Toplumsal bozuklukları, çarpık kişilikleri ele alır. Bilgilendirmeye yönelik bir yol seçer."
TARAFSIZ BAKIŞ AÇISI
"Sonra da, aşağıdakilerden hangisi bu yazarın özelliklerinden biri 'olamaz' diye sorulmuş. Cevap? Baktım cevap anahtarına. E şıkkı. Yani?
Bu yazarın özelliği, toplumsal olayları 'tarafsız' bakış açısıyla anlatmak 'olamaz'mış!"
TARİF ÇOK YAKIŞTI
"Demek ki neymiş? Gözlem yapan, mizahla süsleyen, konuşur gibi, rahat ve akıcı yazan, toplumsal bozuklukları, çarpık kişilikleri ele alan, ahaliyi bilgilendiren yazar "tarafsız olamaz'mış.
TRENE BAKAN ÖKÜZ GİBİ YAZARSA...
Trene bakar gibi bakar, öküz gibi yazarsa, fikir kabızıysa, toplumsal bozuklukları teğet geçip, suya sabuna dokunmadan, çarpık kişiliklere ilişmez ve ahaliyi bilgilendirmezse “tarafsız yazar olur”muş.
İnanmayıp “tatmin” olmayan, sağlamasını yapmak için açsın, gazetelere baksın... Boşuna mı, ÖSYM’deki rezaletleri görmeyip, yazmayıp, üstüne alkışlıyor “tarafsız yazar”lar kardeşim?
Yılmaz Özdil'in yazısının tamamını okuyabilirsiniz.
Gazetesinin manşet haberi haline getirdiği yazı, hem ALES Sözel Bölüm'ün 25. sorusunu okurlarıyla paylaşıyor hem Özdil'in köşe yazarlarına yönelik sert eleştirilerini:
ÖNCE METNİ OKUYUN
"Gücünü gözlem ve mizahtan alan öyküleriyle tanınmaktadır. Konuşur gibi yazmanın doğurduğu rahatlık ve akıcılık görülür. Toplumsal bozuklukları, çarpık kişilikleri ele alır. Bilgilendirmeye yönelik bir yol seçer."
TARAFSIZ BAKIŞ AÇISI
"Sonra da, aşağıdakilerden hangisi bu yazarın özelliklerinden biri 'olamaz' diye sorulmuş. Cevap? Baktım cevap anahtarına. E şıkkı. Yani?
Bu yazarın özelliği, toplumsal olayları 'tarafsız' bakış açısıyla anlatmak 'olamaz'mış!"
TARİF ÇOK YAKIŞTI
"Demek ki neymiş? Gözlem yapan, mizahla süsleyen, konuşur gibi, rahat ve akıcı yazan, toplumsal bozuklukları, çarpık kişilikleri ele alan, ahaliyi bilgilendiren yazar "tarafsız olamaz'mış.
TRENE BAKAN ÖKÜZ GİBİ YAZARSA...
Trene bakar gibi bakar, öküz gibi yazarsa, fikir kabızıysa, toplumsal bozuklukları teğet geçip, suya sabuna dokunmadan, çarpık kişiliklere ilişmez ve ahaliyi bilgilendirmezse “tarafsız yazar olur”muş.
İnanmayıp “tatmin” olmayan, sağlamasını yapmak için açsın, gazetelere baksın... Boşuna mı, ÖSYM’deki rezaletleri görmeyip, yazmayıp, üstüne alkışlıyor “tarafsız yazar”lar kardeşim?
Yılmaz Özdil'in yazısının tamamını okuyabilirsiniz.