Taraflı olmak için pamuk eller cebe

Bence medyada en doğru yöntem ve sermaya yapısı "Halka açık olma"dır... Ama...

ADNAN BERK OKAN

Gazete HT'de okudum...
Ve inanın, TARAF gazetesi benimmiş gibi heyecanlandım...
Çünkü birkaç kere işadamlarımıza gazeteciler.com'dan çağrı yapmış, TARAF'a maddi "destek" olmalarını (en azından reklâm vererek, ortak olarak) tavsiye etmiştim.
Aksi halde giderek bütün medyanın sadece birkaç işadamına bağlı olacağına, siyasal iktidarlara karşı bağımsızlığını koruyamayacağına dikkati çekmiştim...


Oysa medya dünyamızda adı "TARAF" olan ve adıyla müsemma, çok başarılı, kimseyle göbek bağı olmayan, "demokrasi ve hukukun üstünlüğü, AB ülkeleri standardında bir ülke" talep eden bir gazete vardı...
12 Eylül 2010 referandum oylamasından önce nasıl da destek veriyordu o büyük değişime...
Siyasal iklimin değişip "Akdeniz olacağına" öyle inanmıştı ki gazete yönetimi...

TARAFlı olun...


Bu arada bir çift sözüm de siyasal iktidarın ekonomi politikalarına her zaman şapka çıkaran, onaylayan ama (nedense) Hükümet'ten korkan ve kendilerini "Beyaz Türk" olarak tanımlayan gurup ve kişilere...

Gördünüz...
İslâm'ın en katı kurallarıyla yaşandığı, "Laiklik" denilince tüyleri diken diken olanların ülkelerinde bile "Laiklik olmazsa demokasi de olmaz" diyen bir Başbakanımız var...
Yani...
Birçoğunuzu korkutan rejim değişimi, statükonun yarattığı "sanal öcü"den başka bir şey değil...
Haydi bakalım...
İşte fırsat...
Siyasal iktidarla da barışın bu arada...
Korkunuzun yersiz olduğunu gösterin...
Onlara güvenin...
Moral verin...

Daha demokrat, daha gelişmiş, daha sivil, daha özgür ve gerçek Avrupalı bir Türkiye için TARAFLI olun...


Kabul efendim...
İklim değişip Akdeniz olmadı...
Ama...
Hiç kimse güneşin parlak yüzünü bulutların arkasından çıkarıp gösterdiğini de inkâr edemez...
Bundan sonrası hep birlikte rüzgâr olup, fırtına olup coşmak ve güneşi örten bulutları oradan kovmak...
Tam bir aydınlığa kavuşabilmek...

Aslında medyada en doğru yöntem ve sermaya yapısı "Halka açık olma"dır...
Ama...
Öyle "sıradan bir halka açık olma" değil...
Yani, % 8'lik 10'luk hisse satışlarıyla kısa süreli finansman ihtiyacını karşılayıp, yönetimi yine tek elden yürütmek değil...
Gerçekten halka açık olmak...
Yönetirken de üyelerden bazılarını hisse sahiplerine seçtirmek...

TARAF böyle yapar mı bilmem...

Ama yapmalı...
İleri demokrasi, hukukun üstünlüğü, doğru haber, yolsuzlukla ve hırsızlıkla mücadele, çağdaş ve yerinden yönetimli devlet isteklerinde samimi olan işadamları veya en az on bin lirasını TARAF hissesi almaya ayırabilecek ekonomik güç sahipleri, gazetenin halka arzında mutlaka hisse satın almalı...

Düşünebiliyor musunuz?..

10 bin liralık 40 bin talep gelse; 400 milyon eder...
40 bin kişi ikişer bin liralık hisse satın alsa bile 80 milyon lira eder...
Buyurun size "Tam Bağımsız Gazete"...

O halde fazla uzatmanın anlamı yok...
Pamuk eller cebe...
Korkmayın...
Yatırımınız boşa gitmez...
Birkaç yıl içinde hisse senetleriniz en az iki-üç kat artar...

Hâsılı...

Türkiye'de son yıllarda giderek hız kazanan büyük değişiminin, gelişimin önünü açan...
"Despot, benmerkezci, antidemokrat, hukukun üstünlüğüne değil, üstünlerin hukukuna bel bağlamış" statükocu anayasal kurumlara karşı Siyasal iktidarın elini güçlendiren TARAF'a destek olun...
İsimlerinizi Yeni ve Büyük Türkiye'nin mimarı olarak yazdırın tarihe...

adnanberkokan@gmail.com