Taraf gazetesi kazandı çünkü...

Mustafa Özer haberiyle aldığı eleştiriler ve bu eleştirilerin kısmi haklılığına karşın kazanan ve konuşulan yine Taraf oldu...

GAZETECİLER.COM
Gün geçmiyor ki Taraf patentli yeni bir tartışma dalgası başlamasın. Straftfor ve Ahmet Altan tartışmalarının dumanı tüterken "ajan gazeteci" sürmanşeti geldi. MİT kriziyle ortaya çıkan hayli ilginç bir öyküyü sayfalarına taşıyan Taraf "hedef gösterme" eleştirilerine uğradı.

AFP muhabiri Mustafa Özer'in MİT adına yaptığı çalışmaları itiraf ettiği polis ifadesini yayınlayan Taraf kendi içinden de bazı eleştiriler aldı. Mehmet Baransu sürmanşeti sorunlu bulduğunu söylerken Özer'e gazeteci muamelesi yapılamaz diyen geniş bir kesim de var. "Hedef gösterme" eleştirilerinin haklı bir yanı olduğu ortada. Haberde adı geçen MİT'çinin hayatı tehlikededir ve bunda Taraf gazetesinin de kısmi bir sorumluluğu vardır.

Ancak Taraf'ın Balyoz, Gülen'i Bitirme Planı, Stratfor ve Wikileaks haberleri de aynı üretim bandından çıktı, aynı editoryal perspektifin bir ürünü olarak yayınlandı. Özden Örnek'in Darbe Günlükleri ya da Mustafa Balbay'ın günlükleri de Özer'in ifadesiyle aynı sonuçları doğurabilecek yayınlardı. Yani Taraf gazetesinin ilk günden bu yana kurduğu gelenek Mustafa Özer haberiyle çok güçlü bir uyum içinde. Taraf cephesinden bakıldığında ortada yeni bir durum yok aslında. Balyoz manşetini övüp Stratfor'u eleştirmek tuhaf olduğu gibi darbe günlüklerinin yayınlanmasını övüp bu ifadelerin yayınlanmasını eleştirmek de tuhaf kaçıyor. Bu manşetlerin hepsi aynı gazeteciliğin bir ürünü olarak yayınlandı. Bu ürünlerden beğendiğini alkışlayıp beğenmediğini eleştirmek çok tutarlı bir yol değil.

Taraf gazetesi sansasyonel, sarsıcı, teşhir ve işfaat içeren yayıncılık tercihiyle yola devam ediyor. Mustafa Özer haberiyle aldığı eleştiriler ve bu eleştirilerin kısmi haklılığına karşın kazanan ve konuşulan yine Taraf oldu...