Hürriyet gazetesi yazarı Taha Akyol, "tutuklu gazeteciler"
başlıklı yazısında bugünkü Zaman Yazarları davası başta olmak üzere
gazetecilerin yargılandığı davalara itiraz etti...
"Gazetecilerin tutuklanması toplumun haber alma hakkının
ihlali olduğu için, demokratik toplumlarda son derece önemli bir
sorundur. Bu açıdan ülkemiz uluslararası camiada çok sıkıntılı bir
görüntü veriyor" diyen Taha Akyol, AİHM'nin kabul ettiği gazeteci
davalarını hatırlatıp, Bugünkü Zaman yazarları davası, yarın
duruşması yapılacak olan Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak'ın
yargılandıkları dava ve Cumhuriyet davalarının hukuki durumunu
mercek altına aldı...
AYM, CAN DÜNDAR VE ERDEM
GÜL'Ü NE DİYE TAHLİYE ETTİ?
"İktidar açıklamalarında 'Bunlar
gazetecilik yapıkları için
tutuklanmadılar' diyor. Fakat dava
dosyalarında 'yazı, haber,
konuşma' dışında tek delil yok" diyen
Taha Akyol, Anayasa Mahkemesi'nin Can Dündar-Erdem Gül kararını
hatırlattı..
"Can Dündar ve Erdem Gül 'casusluk,
hükümeti ortadan kaldırma veya görevlerini yapmasını engellemeye
teşebbüs, silahlı terör örgütüne
yardım' suçlarından ve ikişer kez
müebbet talebiyle tutuklanmadı mı?" diye soran Taha Akyol, "Fakat
Anayasa Mahkemesi “dosyada bu suçlara
ilişkin delil yok, sadece gazete kupürleri
var” diyerek tutuklamanın ihsan hakları
ihlali olduğuna karar verdi. Profesyonel gazetecilerin
dosyasında da gazete kupürleri ve TV tapelerinden başka delil yok.
Bu yüzden, AYM’nin deyişiyle “tutuklama
ifada hürriyetinin ihlalidir”. dedi...Taha Akyol yazısını
da şöyle bitirdi:
BU DOSYALAR AİHM'DEN
DÖNECEKTİR...
"Bazı ve konuşmadan başka hiçbir geçerli delil yoksa, bu
dosyalar AİHM’den dönecektir. Dosyada tek farklı delil olmadan
sadece Yargıtay içtihadı değişti diyerek 25 yıla mahkûm edilen Enis
Berberoğlu’nun da dosyası AİHM’den dönecektir. Hakkaniyetin de
ülkemizin itibarının da gereği, şimdiden evrensel hukuka uymak,
gazetecileri tutuksuz yargılamaktır."