Taha Akyol suçluyu buldu!
Akyol Suç Kimin? başlıklı yazısında Yeni anayasada neden uzlaşalamıyor? suç kimin? diye sordu cevabı da kendisi verdi.
Akyol Suç Kimin? başlıklı yazısında Yeni anayasada neden uzlaşalamıyor? suç kimin? diye sordu cevabı da kendisi verdi.
Hürriyet yazarına göre bunun sorumlusu hem iktida hem muhalafet. İşte Akyol'un yazısından çarpıcı bir bölüm:
SUÇ KİMİN?
Haziran sonuna kadar uzlaşmayla bir anayasa taslağı
hazırlanabilecek mi; Meclis'teki Uyum Komisyonu niye tıkandı?
Muhalefete göre, tıkanmanın sebebi, iktidarın başkanlık sistemi
diye ısrar etmesidir. Bu ısrarından vazgeçse uzlaşmayla bir anayasa
yapmak mümkün olacak.
Fakat iktidara göre, 'sistem'le ilgisi olmayan önemli konularda,
mesela temel hak ve hürriyetler, vatandaşlık, eğitim, seçme ve
seçilme hakkı, dokunulmazlık gibi konularda uzlaşma oldu mu ki,
tıkanmanın başkanlık sistemi yüzünden olduğu söylenebilsin.
Hatta iktidar, bu konularda uzlaşma olursa başkanlık sistemi
ısrarından vazgeçeceğini de söylüyor. Peki, iktidar mı haklı,
muhalefet mi? Kimden yanaysanız o haklı!
'UZMANLAR' UZLAŞIYOR
Bu tablo anayasa konusundaki tıkanmanın temel sebebinin siyasi
kavga olduğunu gösteriyor. Kavgada hangi taraftaysanız öbür taraf
suçlu gözükür.
Siyasi kültürümüzü analiz etmek bakımından Uzlaşma Komisyonu'nda
çok tipik bir gelişme oldu. Kavgalı politikacıların bir buçuk
yıldır uzlaşamadığı 14 tane madde, partilerin "uzman"larına
verildi; onlar oturdular, siyasetin kavga diliyle değil, hukukun ve
siyaset biliminin teknik diliyle konuşarak uzlaştılar!
Uzlaştıkları maddeler içinde, mesela "temel hak ve özgürlüklerin
kullanımının durdurulması" bile var; yani partilerin zıt görüşlere
sahip olduğu, hayli netameli
42. madde...
Partilerin uzmanları olağanüstü durumlarda hak ve özgürlüklerin
"sınırlandırılabilir" olduğunu kabul ettiler, ama böyle durumlarda
bile "insan onuru, yaşam hakkı" gibi asli değerlere
"dokunulamayacağını" yazdılar; ortaya uzlaşılmış bir madde metni
çıktı.
Demek ki, Uyum Komisyonu'ndaki tıkanmanın asli sebebi
politikacıların kavgacı tavırlarıymış.
Akyol'un yazısının tamamını