Süleyman Özışık: Bildiricilere bildirilecek haberim var!

Türkiye gazetesi yazarı Süleyman Özışık, 15 Temmuz’dan sonra aylar boyu meydanlardan seslenen vatan nöbetçilerinin, “hainlerin kellesini ayaklarımızın dibine atın, idamı getirin” diyerek attığı çığlıklara kulak verilseydi, bugün amiral eskisi 103 pırpırlının darbe imasında bulunmaya cesareti olmazdı dedi. Özışık, bildirinin darbe iması taşımadığı yönündeki yorumlara tepki göstererek, amirallerin açık açık “ülke bunalımlı bir sürece doğru gidiyor, beka sorunu oluşuyor. Biz sessiz kalmayız” dediklerini söyledi.

Süleyman Özışık, Devletin darbeci zihniyete ibretlik ceza vermediği eleştirisinde bulunarak, en azından bugün bildiriye imza atan amirallerin apoletlerinin sökülmesi, emekliliklerinin iptal edilmesi gerektiğini belirtti. Aksi halde bugün bunu yapanların yarın bir adım ileri gidebileceği uyarısında bulunan Özışık, bunu korkuyla söylemediğini, milyonlarca insanın, bu sefer darbecilere gereken cezayı bizzat kendisinin vereceğini de âlem-i cihana haykırdığını ifade etti.

İşte o yazı...

Türkiye Cumhuriyeti Devleti, 15 Temmuz'dan sonra büyük -ve kolay kolay denk düşmeyecek- bir şans yakaladı. O şansı dibine kadar kullanmak, devlet ve millet düşmanlarına tarihler boyu anılacak ibretlik bir ders vermek gerekiyordu.
Aylar boyu meydanlardan seslenen vatan nöbetçileri, "Hainlerin kellesini ayaklarımızın dibine atın, idamı getirin" çığlıkları attı.
Peki ne oldu?
Milletini bombalayan hainler, mahkeme önlerinde şehit yakınlarının gözü önünde şov yaptı. Mahkemelerle âdeta dalga geçti. Bir teki bile pişmanlık emaresi göstermedi. Aksine tamamı, "Elimize imkân geçse yine yaparız" dedi.
Şayet o gün milletin sesine kulak verilmiş olsaydı, bugün amiral eskisi 103 pırpırlı, darbe imasında bulunmaya cesaret eder miydi?
Şimdi birileri yayınlanan bildiriyi savunup, "Emekli olmuş, yaşlı başlı ve silahsız amiraller mi darbe yapacak?" sorusunu alaycı bir şekilde soruyor.

Yazının tamamı için tıklayın...