Star yazarından <font color='#FF0000'>'İdris Naim Şahin gitmeli!'</font> yazısı

"O bildiğimiz ve sevdiğimiz AK Parti’yi geri istiyoruz" yazan Mustafa Akyol'dan İdris Naim Şahin gitmeli yazısı...

GAZETECİLER.COM - İç İşleri Bakanı İdris Naim Şahin’in Uludere'de 5 ay önce yaşanan ve 34 Kürt vatandaşımızın ölümüyle sonuçlanan olaylarla ilgili  “özür dilemeye gerek yok” açıklaması tepki çekmeye devam ediyor. Star yazarı Mustafa Akyol bugün köşesinde tepkisini İdris Naim Şahin gitmeli diyerek gösterdi.

İşte o yazıdan çarpıcı bir bölüm:

ULUDERE KURBANLARI TERÖRİSTTİ DEMEYE GETİRİYOR

Ne söylüyor bakan bey? Önce devlet tarafından bombalarla yakılarak öldürülen 34 çocuk ve gencin “kaçakçılık” yaptıklarını söylüyor. Sonra da “kaçakçılığın rantını elde eden KCK terör örgütüdür” diyerek, Uludere kurbanlarını “terörist” saymaya getiriyor.

Peki neyi söylemiyor?

Birincisi, kaçakçılığın, PKK-devlet çatışması yüzünden tüm ekonomisi darbe yemiş, devletin yaktığı binlerce köy yüzünden fakr-u zarurete düşmüş bölgedeki nadir geçim kaynaklarından olduğunu söylemiyor. Tam da bu nedenle devletin Uludere’deki gibi küçük boyutlu kaçakçılığa göz yumduğunu, fakir köylülerin üç-beş kuruş kazanmasına ses çıkarmadığını belirtmiyor.

KÖY KORUCU KÖYÜYÜDÜ AMA...

Dahası İdris Naim Şahin bey, Uludere’nin PKK yanlısı olmadığını, aksine bir “korucu köyü” olduğunu, sakinlerinin çoğunun AK Parti’ye oy verdiğini de söylemiyor. (Ama ben size başka bir şey söyleyeyim; Uludere’yi bilenlerden duyduğuma göre köy son beş ayda giderek “BDP köyü” olmuş, çünkü İdris Naim Şahin gibi zevattan görmedikleri destek ve alakayı BDP’den görmüş.)

Kaldı ki Uludere kurbanları evrensel anlamda “kaçakçı” ve KCK yanlısı olsa ne fark eder? Bombalarla yakılmaları meşruiyet kazanır mı?

Vergi kaçıran bir iş adamı bazukayla havaya uçurulsa, “ne yapalım, o da vergisini ödeseydi” mi diyeceğiz?

HANGİ AK PARTİ?

İşin “operasyonel” kısmına gelirsek, burada hükümet kanadından gelen açıklamaların çoğuna katılıyorum aslında. (...) Bütün bunlara eyvallah. Ama bunların hiç biri, “terörist sandığımız için öldürdük, o yüzden de özür filan dilemeyiz” hoyratlığını meşru kılamaz. Çünkü hata yaparak masum insanları öldürdüyseniz, vebal sizin üzerinizdedir, kurbanların değil.

Bir başka deyişle, İdris Naim Şahin’in “özre gerek yok” çıkışı, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’in çok haklı tepkisiyle ifade ettiği gibi, başka her şeyden önce “insanî” değildir. 

GÖREVİNDEN İSTİFA ETMELİ YA DA ALINMALIDIR

Bu ise, şimdiye dek daha nice gaf ve çiğliğe imza atmış alan İdris Naim Şahin’i iyice taşınamaz hale getirmiştir. Görevinden bir an önce istifa etmeli veya alınmalıdır.

Eğer bu adım atılırsa, bu, sadece Uludere’ye değil, bizzat AK Parti hükümetine de merhem olacaktır.

Benim gibi nice insanın görmek istediği AK Parti, İdris Naim Şahin kibirinin değil, Hüseyin Çelik vicdanının temsil ettiği AK Parti’dir çünkü.

Devletin hata ve suçlarını kabul eden, bunlar adına özür dileyen, “insanı yaşat ki devlet yaşasın” diyen bir parti...

O bildiğimiz ve sevdiğimiz AK Parti’yi geri istiyoruz.