Sorun 'tutuklu gazeteciler sorunu' değil!

"Sorunu 'Tutuklu gazeteciler sorunu' diye isimlendirmek, bütün enerjiyi hapisteki gazetecilerin kurtarılmasına ayırmak bana doğru gelmiyor."

GAZETECİLER.COM - "Bu ülkede ifade özgürlüğüne sadece gazetecilerin ihtiyacı yok. Ayrıca, ifade özgürlüğü kısıtlanan yegane insan grubu da gazeteciler değil. O yüzden, ortadaki sorunu 'Tutuklu gazeteciler sorunu' diye isimlendirmek, bütün enerjiyi hapisteki gazetecilerin kurtarılmasına ayırmak bana doğru gelmiyor."

Bu cümle Hürriyet yazarı İsmet Berkan'ın kaleminden çıktı.  Berkan, bütün enerjinin hapisteki gazetecilerin kurtarılması için harcanması "doğru değil, ayrıca ahlaki de değil" diyor ve şöyle devam ediyoru:

SORUN TUTUKLU GAZETECİLER DEĞİL

"Çünkü sorun, gazetecilerin tutuklanması sorunu değil. Sorun, Türkiye'de ifade özgürlüğünün kısıtlanması, hâlâ konuşuyor, yazıyor-çiziyor, protesto eylemine katılıyor diye insanların suçlanması ve bu suçlamaların sonunda da hapsedilmesi sorunu.

Yani daha genel bir sorun.

(...) Yarın sabah Türkiye'nin dört bir yanındaki nöbetçi mahkemeler önlerindeki tahliye taleplerini değerlendirirken hapiste olduğu söylenen 70 gazeteciyi serbest bıraksalar sorun bitecek mi?

Hayır bitmeyecek.
Çünkü sorun bu insanların hapiste olması değil, onları hapse atan yasal bir düzenin varlığında.

NEŞE DÜZEL BERAAT ETTİ SORUN ÇÖZÜLDÜ MÜ?

O yasalar ifade özgürlüğünü sağlayacak biçimde değişmedikçe ülkemizde sorunlar yaşanmaya devam edecek, demokrasimiz eksikli kalacak.
Bakın, Taraf gazetesinde her hafta söyleşiler yapan meslektaşımız Neşe Düzel, geçenlerde yargılandığı davada beraat etti.

Neşe Düzel, PKK'nın yurt dışındaki yöneticilerinden Zübeyir Aydar'la söyleşi yaptığı, onun sözlerini yayınladığı için 'Terör örgütünün propagandasını yapmak'tan yargılanıyordu.

Düzel'in beraat etmesiyle sorun çözülmedi. Sadece biz sorunu halının altına süpürdük bir kez daha. Çünkü sorun, bir söyleşinin örgüt propagandası sayılmasını sağlayan yasada.

AHMET ŞIK HAPİSTEN ÇIKSA SORUN ÇÖZÜLECEK Mİ?

Aynı durum Ahmet Şık için de geçerli. Ahmet Şık bir kitap yazmış. Kitap kitapçı raflarında, satılıyor halen. Ama savcı kitabın 'Örgüt propagandası' olduğunu öne sürüyor, bu sebeple meslektaşımız hapiste.

Yarın öbürgün Ahmet Şık tahliye olsa mesele bitecek mi? Hayır, bitmeyecek. Çünkü mesele ifade özgürlüğünün sağlanmamasında.

Meseleye yanlış isim takmayalım. Sorun, 'Tutuklu gazeteciler' sorunu değildir; çünkü ifade özgürlüğündeki engeller nedeniyle tutuklanan, hatta mahkum olan insanlar sadece gazeteciler değil."