Siyasette mizah dergileri savaşı başlıyor

Siayset ve mizah Türkiye'de her zaman iç içe olmuştur. Turgut Özal döneminde mizahın siyaset içindeki izinin zirveye çıktığını hala hatırlarız. Bizzat Turgut Özal'ın mizahi yorumlarıyla siyasi rakiplerine takılmayı çok sevdiğini de iyi biliyoruz.

Bugün ise mizaha yeni bir bakış açısı var. Hatta siyasetin artık mizaha ve mizahçılara görev biçtiğini görmeye başlıyoruz.

Muhalefet siyasetçilerinin mizahın etkisini özellikle Gezi olayları sırasında keşfettiğine şahit olduk. 

Sokaktaki gençlerin, onlardan bahseden, onları öven mizah dergilerini okudukça daha da motive olduklarını gördük.

Sokağa dökülen gençleri ateşleyen ve hatta organize olmalarına katkı sağlayan en önemli kaynağın mizah siteleri olduğunu anladık.

Hatta bu başarıları nedeniyle CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Ekşi Sözlük yöneticilerini bir otelin kahvaltı salonunda toplayıp plaket ve gaz maskesi verdiğine şahit olduk. Bu plaket töreninin fotoğrafları, CHP'nin web sitesinde hala yayında.


Siyasetçilerimiz özellikle Charlie Hebdo'ya düzenlenen suikast saldırısı sonrasında dünyadaki tepkiyi ve milyonların nasıl sokağa döküldüğünü görünce, mizah dergilerinin büyük bir güce sahip olduğuna iyice ikna oldular.

İşte bu ortam içinde, mizah dergileri Türkiye siyaseti için de büyük önem kazandı. Siyasetçilerimiz gençleri kendi taraflarına çekmek için en etkili silahın mizah dergileri ve mizah siteleri olduğunu fark etti. 

Piyasadaki mevcut mizah dergilerine ek olarak önce cemaat saflarından bir girişim geldi ve Püff dergisi ortaya çıktı. Şimdi de hükumete yakın duran Yeni Şafak'tan Hacamat isimli bir mizah dergisinin çıkacağı duyuruldu.

Seçime hazırlanan Türkiye'de, mizah dergilerinin artık siyasi mesajları halka ve gençlere ulaştırmak için etkili birer enstrüman olarak kullanılacağını göreceğiz.

Mizah dergilerinin karşılıklı salvoları arasında geçecek bir seçim süreci yaşayacağımızı, hatta bahar ve yaz aylarında yeni Gezi denemeleri için mizah dergilerinin kullanılacağını tahmin edebilirsiniz. 

Bir zamanlar Türkiye'de "çoluk çocuk işi" diyerek küçümsenen mizahın ve mizah dergilerinin önümüzdeki dönemde manşetlere taşınacak tartışmalarda önemli roller üstlenmesini bekliyoruz.

Oktay İhsan /