Sırrı Süreyya'ya bir yanıt da Kütahyalı'dan
Murat Belge ile giriştiği polemikte dikkate alır mı bilinmez ama Sırrı Süreyya Önder'e bir yanıt da Sabah'taki ilk pazar yazısında Rasim Ozan'dan geldi.
İşte Rasim Ozan Kütahyalı'nın Belge ve Önder başlıklı bugünkü
köşe yazısından çarpıcı bir bölüm:
Murat Belge'nin o söyleşisinden ve kendisine oy
vermemesinden yeni mebus Sırrı Süreyya çok alınmış.
Yıldıray Oğur'un yazdığına göre Murat hocaya "Sarhoşsun,
safari şapkalı sömürge aydını" demiş... Tek Murat Belge
değil, İstanbul 2. bölgede yaşayan hemen hemen hiçbir
özgürlükçü ve demokrat aydın oyunu Sırrı'ya vermedi. Bu
durum sürpriz değil. Oysa bir buçuk yıl öncesine kadar Sırrı,
özgürlükçü entelektüel camiada sevilen birisiydi, benim de
arkadaşımdı, hep övdüğüm biriydi. Sırrı'ya sık sık "Türkiye
solu senin gibi yerli ve hakiki olsaydı, gerçek bir komünizm
tehlikesi mevzubahis olurdu bu memlekette" diye espri
yapardım. Fakat zamanla Sırrı'da sahici olmayan eğilimler görmeye
başladım, o 'yerli ve hakiki' oluşu da maske gibi sırıtmaya
başladı. Sanki bu durumun tuttuğunu görmüş ve dış cephesinde bu
tipolojiyi korurken içten içe popülist ve eyyamcı özellikler
göstermeye başlamıştı... Sırrı çok önceden Demirelvari anlamda
politikacı olmaya başlamıştı. Bu tehlikeyi gördüm ve uyarı yazıları
yazdım.
SIRRI'NIN KİMYASI BOZULDU
Yetmedi, dostça kendisini uyardım. "Bak Sırrı, Ertuğrul
Özkök seni övüyor, bu adamın övdüğü hiç kimse iflah olmadı, seni de
devşirmek ister, aman dikkat et, " dedim. O ise makara
yaptı; bu övgülere mazhar olmaktan memnun bir hali vardı. Ahmet
Çalık'a seslenerek "Bu Emre Aköz'ü gazeteden kov!"
diyen yazılar bile yazdı. Sonradan durum Özkök'ün "Benim
meclisteki temsilcim Sırrı'dır, " demesine kadar vardı...
Ben o yazıları yazdığımda özgürlükçü entelektüel camianın çoğunluğu
Sırrı'dan ümidini kesmemişti. Bugün bu yazıyı yazan ve
Sırrı'ya 'Adıyamanlı Fanon' diyen Yıldıray seçim öncesi bile tam
gaz Sırrı'cı idi... Şimdi ise Sırrı'nın yanında özgürlükçü
entelektüel camiadan kimse kalmadı... Bu durum beni üzüyor... Sırrı
maalesef şu an PKK'nın bütün günahlarını savunmak zorunda
hissediyor kendini. Daha geçen hafta JİTEM yöntemiyle sokak
ortasında infaz yapan bir zihniyetin avukatlığını yapmak zorunda
olmak Sırrı'nın kimyasını bozuyor... İnanmadığı bir davayı
savunmaya kalktığı için de olmadık laflar ediyor... Murat
Belge yerli bir adam değildir. Tam anlamıyla bir Anglosakson'dur
ama sonuna kadar hakiki ve sahici adamdır. Sırrı ise 'yerli ve bu
toprakların çocuğu' modundadır ama maalesef şu an itibariyle hakiki
ve sahici bir adam değil... Mesele de bu zaten...