Sırrı Süreyya yine polis engeline takıldı!
Sırrı Süreyya Önder, polisin seçim çalışmalarına getirdiği engellere canlı yayında isyan etti. 'Yeter artık bıktırdınız' dedi...
Yaşananları NTV canlı yayınında değerlendiren Önder, kimsenin zarar görmemesi için etkinlikten vazgeçtiklerini ancak bunan sonra da engellemeler olursa etkinliklerini yapacaklarını söyledi.
Dün Hopa’da yaşananlara da değinen Sırrı Süreyya Önder şunları söyledi:
“Bu bir şölendi. Yaya ve araç trafiğini en gelemeyecek şekilde müzisyen arkadaşlarımızla Gezi Parkı’nda bir dayanışma etkinliği düzenleyecektik. Ayrıca bu etkinlik, dün Hopa’daki ölen Metin Öğretmen de adanmıştı. Ancak izin verilmedi.”“Ben artık buna alıştım. Bizim günlük programımız kamuya açık. Sabah emniyetten arkadaşlar arıyorlar ve “şunu şunu yaptırtmayacağız diyorlar. İzin müracaatımız var, ret cevabı verdik diyorlar ama bizim elimize gelen bir şey yok.”
“Yaşanan gerginliklerde polisin artık sabitleşmiş refleksi gaz bombası atmak. Bu akşamki etkinliğe pek çok yaşlı insan ya da çocuk da gelmişti. Dün Hopa’da yaşananları görünce, orada Metin Hoca’nın akıbetinin yaşanmaması için dağılma kararı aldık.”
BİN KİŞEYE KARŞI 7 BİN
POLİS
“Normalde bizim orada böyle bir
etkinlik yapmak için izin almamıza da gerek yok aslında. İki gece
önce orada Mavi Marmara’yı anma gecesi düzenlendi. Onbinlerce kişi
vardı. Biz de gittik. Ama ben ne zaman İstanbul merkezine gelsem
böyle oluyor. Ben Şişli’ye geliyorum bir-iki bin kişiyle, polis
geliyor 7 bin kişiyle… “
“Bir insanın burnu kanayacak diye elim yüreğimde. Böyle seçim kampanyası mı olur? Bu mu demokrasi? Kitle sakince dağılsın diye elimden geleni yaptım. Normalde o şenliği yapsaydık yasa dışı hiçbir şey yapmış olmazdık. Ancak bunu bekliyorlar, ondan sonra gaz bombaları atılıyor ve sonra da adınız şiddetle yan yana anılıyor.”
‘YİNE ENGELLERLERSE O
TOPLANTIYI YAPARIM’
“Provokasyona yer
vermeyeyim dedim ama şimdi ilanen söylüyorum bundan sonra benim bu
şekilde yasal programlarımı de facto iptal ederlerse, oraya gider o
toplantıyı yaparım. Bugün sadece biri zarar görmesin diye bunu
yaptım.”
“Bu kadar olmaz. Bu mu sizin demokrasiden anladığınız? Bu şekilde mi ben diğer adaylarla eşit yarışacağım?”
TAHAMMÜL REPERTUARLARINDA
YOK
“Tahammül bu iktidarın repertuarında yok.
Hopa’da yaşanan olaya bakalım. Demokrasi, tahammül etmektir. Hopalı
çıkmış ve “ben deremi sattırmam” diyor, protesto ediyor. Protesto
bir haktır. Bu nasıl sizin kibrinize dokunuyor? Buna gaz bombası
atılır mı? “Hopa’ya eşkıya inmiş” dendi. Ben hep şunu söylüyorum,
dünya ikiye ayrılsa Hopalı’yı da ikiye ayırsalar, bir Hopalı
diğerinin saçının teline dokunmaz. Hopa’da o kadar panzerin,
bombanın ne işi var. İnsan kendi halkına bomba kullanır mı?”
LAZ UŞAĞI DA KENDİNİ
KURTARAMADI
“Hadi Kürt coğrafyasında
diyorsunuz ki “bunlar bölücü, eşkıya” ama Laz uşağı da kurtaramadı
kendini. Bir dakika demokratik hakkını kullanan eşkıyalığa terfi
ediyor. Gerginlik üzerinden siyaset yapılması akıllara sığar gibi
değil.”
NEDİR BU
KİBİR?
“Metin öğretmene insan kıyar mı? Düşen o polise de yazık. Tüm
bunlara ne gerek var? Bu halk diyor ki senin şu yönlerin bize
zararlı. Velev ki ölçüyü kaçırıyorlar, buna gaz mı sıkma lazım? Bu
dünyanın neresinde görülmüş? Nedir bu kibir? Nedir bu kendini
dokunulmaz sanmak? Bunların zülfünün teline biri bir şey söylese
kıyameti koparıyorlar. Bu kadar tahammülsüzlükle barış mı
gelir.”
“Başbakan açıkça “medyaya söyledim,
bunları muhatap almayın” diyor. Biz neyiz ki? Dağdan inmiş eşkıya
mıyız? Barış için ortay çıkmışız. Niye medya patronlarını
sıkıştırıyorsunuz?”
UYARI: (Haber çalma arsızı
arkadaşlar, çalmadan önce zahmete girip bu notu okuduğunuz için
sağolun... Almayın demiyoruz haberimizi alın ama kaynak gösterin...
Küçülmezsiniz merak etmeyin. Zira "ARSIZ"lığın da bir adabı olmalı
değil mi?)