Sinema yazarları neden Mahsun’a karşı?
Ali Eyüboğlu, Mahsun Kırmızıgül ile sinema yazarları arasındaki ilginç polemiğin nedenlerini yazdı...
Milliyet Cadde yazarı Ali Eyüboğlu, Mahsun Kırmızıgül
ile sinema yazarları arasında yaşanan 'ön gösterim krizi'nin perde
arkasını yazdı.
İşte, ‘aslında ne oldu?’ sorusunun yanıtı…
Sinema yazarlarının Kırmızıgül’ü ‘sinemacı’ olarak kabul etmeme hakkı var, ama onun, “Beni tanımayanı ben de tanımam” deme hakkı yok. Adalet mi bu?
Mahsun Kırmızıgül, 5 Kasım’da vizyona girecek ‘New York’ta Beş Minare’ filminin ‘basın gösterimi’ni iptal etti mi, etmedi mi?
İşte, ‘aslında ne oldu?’ sorusunun yanıtı…
Sinema yazarlarının Kırmızıgül’ü ‘sinemacı’ olarak kabul etmeme hakkı var, ama onun, “Beni tanımayanı ben de tanımam” deme hakkı yok. Adalet mi bu?
Mahsun Kırmızıgül, 5 Kasım’da vizyona girecek ‘New York’ta Beş Minare’ filminin ‘basın gösterimi’ni iptal etti mi, etmedi mi?
Medyada yer alan haberlere ve yorumlara göre Kırmızıgül,
çektiği iki filmin de iyi iş yapmasına ve beğenilmesine karşın
kendisini bir türlü ‘sinemacı’ olarak kabul etmeyen sinema
yazarlarına tavır için böyle bir şey yaptı.
Bu nedenle de sinema yazarlarının çoğu Kırmızıgül’ü topa
tuttu.
Mahsun Kırmızıgül, sinema yazarlarına filminin ‘ön gösterimi’ için çağrı yapmış da sonra iptal etmişse, yaptığı yanlış.
Mahsun Kırmızıgül, sinema yazarlarına filminin ‘ön gösterimi’ için çağrı yapmış da sonra iptal etmişse, yaptığı yanlış.
‘New York’ta Beş Minare’nin senaristi, yönetmeni ve başrol
oyuncusu Mahsun Kırmızıgül ve yapımcısı Murat Tokat’ın bu konuda
söylediği şu:
“Böyle bir davet yapmadık ki, iptali söz konusu olsun.”
Kırmızıgül ve Tokat, altını çizerek, ne kendilerinin ne de filmin PR’ını yapan Filiz Öcal’ın basın gösterimi için hiç kimseye davet geçmediklerini söyledi.
Peki o zaman bunca ‘duman’ nereden çıktı?
Kırmızıgül ve Tokat, altını çizerek, ne kendilerinin ne de filmin PR’ını yapan Filiz Öcal’ın basın gösterimi için hiç kimseye davet geçmediklerini söyledi.
Peki o zaman bunca ‘duman’ nereden çıktı?
Bir dizi telefon görüşmesinden sonra anladım ki olay şu:
Yerli filmler vizyona girmeden önce, genelde sinema yazarları için bir ‘ön gösterim’ yapılır.
Film dağıtım şirketleri de planlarını bu ritüele göre yapar.
Film dağıtımcılarının aralarında sanal alemde iletişim kurdukları bir platform var.
İnternet kullanıcılarına kapalı, şifreyle girilen bir platform burası.
Dağıtımcılar, birinin yapacağı bir etkinliğin, diğer meslektaşınınkiyle çakışmaması için yapacaklarını günler öncesinden buradan duyurur.
Yerli filmler vizyona girmeden önce, genelde sinema yazarları için bir ‘ön gösterim’ yapılır.
Film dağıtım şirketleri de planlarını bu ritüele göre yapar.
Film dağıtımcılarının aralarında sanal alemde iletişim kurdukları bir platform var.
İnternet kullanıcılarına kapalı, şifreyle girilen bir platform burası.
Dağıtımcılar, birinin yapacağı bir etkinliğin, diğer meslektaşınınkiyle çakışmaması için yapacaklarını günler öncesinden buradan duyurur.
‘New York’ta Beş Minare’nin dağıtımcısı Pinema’nın sahibi
Pamir Demirtaş, bir süre önce, diğer dağıtımcıların aynı tarihe
etkinlik koymamaları için bu platforma 1 Kasım’da basın gösterimi
planladıkları notunu düştü.
Sadibey.com adlı internet sitesi de buradaki nottan yola
çıkarak Kırmızıgül’ün filminin ‘basın gösterimi’nin 1 Kasım
Pazartesi günü olacağını yazdı.
Bu haberi okuyan sinema yazarlarından biri durumu filmin PR
işini yapan Filiz Öcal’a iletti. Öcal da, hemen sitenin
yöneticilerini arayıp, ‘Yok böyle bir şey’ deyip, yazıyı
çıkarttı.
Olan biten bu.
Olan biten bu.
Hal böyleyken, onca sert demecin ve yorumun sebebi ne
peki?
Kırmızıgül’le sinema yazarlarının arasında bu olayla bağlantısız bir sorun var demek ki!
Bunun sebebi de şu:
Kırmızıgül’le sinema yazarlarının arasında bu olayla bağlantısız bir sorun var demek ki!
Bunun sebebi de şu:
Sinema yazarlarının Kırmızıgül’ü ‘sinemacı’ olarak kabul
etmeme hakkı var, ama onun, “Beni tanımayanı ben de tanımam” deme
hakkı yok.
Adalet mi bu?
Ayrıca kavganız Mahsun’la. Bu kavgaya magazincileri de dahil etmenin sebebi ne?
Adalet mi bu?
Ayrıca kavganız Mahsun’la. Bu kavgaya magazincileri de dahil etmenin sebebi ne?