Sıktın ama be Kıvanç Koruuuu!...
Sen ise günlük 600 bir tirajı olan gazeteden (ZAMAN) 100 bin zor satan bir mevkuteye (Yenişafak) düşmüşsün…
GAZETECİLER.COM - Ne
müziği diyorlardı “Rap” mi?..
Sözlerini Fehmi Koru yazarsa
harika olur…
Kov onu kov kov…
Al beni, beni al…
Yok hayır
kollarına değil…
Al beni gazetene…
Vurayım tekmeyi
Özkök’e…
Kov onu kov kov…
Al beni, beni al…
Falan, falan, falan…
Yahu sıktın artık be Fehmi
Koru!..
Kimsenin kimseyi kovacağı
yok…
Hele Aydın Doğan’ın seni alacağı
hiç yok…
Ertuğrul Özkök,
Hürriyet gibi bir rodeo atının üstünde 18
yıldır düşmeden durabilmiş...
Sen ise günlük 600 bir tirajı olan
gazeteden (ZAMAN) 100 bin zor satan bir mevkuteye (Yenişafak)
düşmüşsün…
Buna rağmen nasıl olup da kendini
ertuğrul Özkök'le aynı teraziye koyuyorsun
anlamıyoruz...
Galiba en büyük kabahat; seni
Rodos’a götürüp, kendisi de senin düzenlediğin fasıla avdet eden
Aydın Doğan’da…
Çok uzattık ama daha kısa da
olamazdı…
Bakın ne diyor yine Fehmi Taha
Koru Kıvanç…
Nice 18 yıllara
dostum…
Aman neyse, içim müthiş rahatladı.
Ben burada gazetesi hakkında bir şeyler yazdıkça Hürriyet'in yayın
yönetmeninin görev ömrü uzuyormuş… Kanal-24 ekranlarında Akif
Beki'nin yanında oturup bunu kendisi söyledi. Bu durumda, “Onu al,
beni getir” veya “Kov onu” türü kıskançlık ürünü niyetlerin bana
yakıştırılmasının gerçeklerle zerre kadar ilişkisi olmadığı
herhalde anlaşılmıştır.
Gerçek de öyle zaten. İki gün önce
burada yazdıklarımda samimiyim: Doğan Grubu'nun, civanmertlik
göstererek, Hürriyet gazetesini, yönetmeni ve yazarlarına bırakması
en doğru davranış biçimidir. Son gelişmelerin iyice dışa vurduğu
gibi, gazete Aydın Doğan'ın arzu ettiği çizgide yönetilmiyor gibi;
oysa grubun ve Aydın Bey'in başı daha çok Hürriyet yüzünden
ağrıyor…
Elbette bu kadar
değil…