Sevilay Yükselir, mahkemede hesaplaşacak…

Ben bunların bu kadar çamur olduklarını bilmiyordum. Bilsem bunlara cevap bile vermezdim.

Sevilay Yükselir aradı ve Tuğçe Tatari’den özür dilediğimiz için sitem etti.
Özrümüzün, “Tuğçe Tatari haklı” demek olduğunu düşünmüş besbelli…
Oysa bizim özrümüz attığımız başlık içindi…
Haddimizi aşmıştık…
Bir medya sitesi olarak kendimizi “Mahkeme” yerine koymuş, Tuğçe Tatari’yi “infaz” etmiştik…
Sevilay Yükselir diyor ki:
 
Ben bunların bu kadar çamur olduklarını bilmiyordum. Bilsem bunlara cevap bile vermezdim.
Tuğçe Tatari doktora hiç para ödemediğimi iddia etmişti. Ödediğimi belgeleyince bu defa da ‘o paraya o ameliyat olur mu?’ diye saptırıyor.
Neresi az?. Kalp ameliyatı mı oldum yani ben?. Hem neye göre az?..
Deviasyonun fiyatını da tespit edip hastanelere göndersinler bari… Tövbe tövbe abi ya…
Beş yıl önceyi konuşuyoruz Adnan Bey. “Lokal anestezi” diyorum. “Estetik olmadım” diyorum. Bir burun ameliyatı bir milyar lira olacak değil ya…
Nazım Durak’ı da dava ediyorum…
Tabipler Odası’na da şikâyet edeceğim… Tespit isteyeceğim...
Bakalım o gün lokal anestezi ile bir deviasyon operasyonu kaça yapılıyormuş?..
Ama ben buna rağmen başından beri bana indirim yaptıklarını da söylüyorum.
Hayır yani… Ben Tuğçe ile ilgili bir haber yapsam, hakkında yalan yanlış bir şey söylesem; öyle bir şey de yok yani…
Nazım hoca ile de hesaplaşacağız mahkemede.
Bana Tuğçe için söylediklerini hâkimlere de dinleteceğim.
Ama bıktım artık...
Bunlarla başa çıkmak mümkün değil...
Bir insan yalan söylemekte usta ise ben ne yapabilirim...
Baştan “hiç ödemedi” dediler ödediğimi belgeledim. Bu defa “az ödedi” diyorlar. Adnan Bey bunlarla nasıl başa çıkabilirim ben?
“Yani ödeme yaptığında, estetik değil deviasyon operasyonu geçirdiğinde ısrarcısın öyle mi?”
“Evet...”
“Eğer deviasyonsa ve lokal anestezi ise beş yıl önce çok bile ödemişsin ama Nazım Hoca aksini söylüyorsa….”
“Adnan Bey, Nazım Hoca eğer onlara öyle demişse ki bana yemin billah ediyor. Yalan söylüyorlar diyor. Ben onlara ödeme yapmadı demedim diyor. Estetik yaptım da dememiş. Bende bunların kayıtları var Adnan abi. Mahkemede hesaplaşacağız”
“Desene Nazım Hoca ikinizi kafa kafaya vurdu.”
“……….”
“Peki bitti mi bu tartışma artık?..”.
“Benim açımdan bitti. Mahkemede hesaplaşacağım bunlarla. Bundan sonra da bunlarla polemiğe girmem. Ne yazarlarsa yazsınlar köşemde cevap vermeyeceğim. Doğrudan mahkemeye, hatta savcılığa gideceğim. Çamur bunlar…"
“Pes mi ediyorsun?..”
"Pes falan değil de yani bırakıyorum bunlarla tartışmayı...”
“Bu kadar mı?”
“Adnan Bey bir şey rica etsem onu da yazar mısınız?”
“Yazılacak bir şeyse tabii yazarım”.
“İsmail’e (Küçükkaya) sizin aracılığınızla da teşekkür etmek istiyorum, gerçekten çok nazik bir yazı yazmış. Benim gazeteciliğim ile ilgili övgülerine layık olmaya çalışacağım. Size de teşekkürler…”
 
Evet böyle…
Tuğçe Tatari’nin de söyleyecek bir şeyleri varsa sütunlarımız kendisine de açık…
 
Adnan Berk Okan