Serdar Turgut'un tasfiye ettiği yazarlar!..
Tasfiye olacak isimler de gerekçeler Serdar’ın, kendi penceresinden gördüğü fotoğrafa göre seçilmiş…
GAZETECİLER.COM - Türk medya dünyası belli ki her gün bombaların patladığı, yüzlerce kişinin öldüğü, kanların oluk gibi aktığı Irak’a benziyor…
Öyle olmasa her “yitiş, tasfiye, kovulma” gibi eylemlerden “kan aktı, kan akacak, kan akıyor" diye söz edilir mi?..
Bu “kan” modasına Serdar Turgut da uymuş…
“Daha önce ben de 'medyada mutlaka kan olacak' demiştim” diyor bugünkü makalesinin bir yerinde…
“Kan” dediği “Tasfiye” elbette…
Serdar Turgut, Ekrem Dumanlı’ın kriterlerini de onaylıyor…
Tek itiraz, tasfiye olacak yazarların adını vermeyişi…
Serdar, işte o boşluğu dolduruyor ve isimleri gerekçeleriyle açıklıyor…
Bu arada GAZETECİLER.COM’dan da bir isim seçmiş Serdar…
İçimizde Medyayı en iyi bilip, en doğru analiz edenimizi seçmiş hem de…
Ragıp Duran’ı…
Demek istememiz şu: Tasfiye olacak isimler de gerekçeler Serdar’ın, kendi penceresinden gördüğü fotoğrafa göre seçilmiş…
Bakın nasıl:
1-EKREM DUMANLI: Bu durumda ilginç bir Freudyen sendrom söz konusu. Galiba Dumanlı'nın bilinçaltı kendisi hakkında hiç de olumlu düşüncelere sahip değil. Çünkü tasfiye için verdiği kriterlerden en fazlasına uyan kişi bizzat kendisi. Dolayısıyla onun böyle yazılar yazması intihar arzusu gibi bir şey olmalı. Kendinden nedense nefret eden Ekrem Dumanlı bir süredir kendisine Tanrı yazar muamelesi yapıyor. Gazete ve gazetecilik konularında öğretmen edasıyla yazılar yazıyor ve kimsenin talep etmediği nasihatlar filan veriyor. Kendisine Tanrı yazar ve yönetici muamelesi yapan gazeteciler eğer tasfiye olacaklarsa ilk sırada kendisinin gitmesi gerekecek.
Onu intihar arzusunu daha belirginleştiren diğer bir kriteri ise 'Bu saatten sonra grupçuluk, cemaatçilik yapmanın mümkün olmadığını' yazıp bunu yapanların da tasfiye olunmasını yazmasıdır. Bir insan cemaatin yayın organının yayın yönetmeniyken bu şekilde yazabilmesi bana enteresan geldi. Acaba kendisinin cemaatten kopmak gibi bir baskı altına alınmış bilinçaltı isyanı mı var ki?
2-TAHA KIVANÇ: O, bir diğer tasfiye kriteri olan fındık- fıstık- yastık mantığıyla köşe yazarlığı yapmak saptamasına uyuyor. 'Otur televizyonun başına (otur gazetelerin başına) incir çekirdeğini doldurmayan olayları izle (oku) oradaki izlenimlerinle bol bol cerzebe yap, sonra bunun adına da köşe yazısı de' diyor Dumanlı yazısında bunların tasfiye edilmesini istiyor. Biz de kabul ediyoruz bunu. Üstelik son zamanlarda yeni düşmanlık hedefi haline getirilen life style yazısı yazmaktan daha da kötü olan bir şey yapıyor Taha Kıvanç. Dedikodu yazıyor o nedenle mutlaka tasfiye edilmeli. Ekrem Dumanlı'nın onu aynen tarif eden bir kriter de koymuş olması bazılarınca cemaat içinde bir güç savaşı olarak görülebilir.
3-MEHMET ALTAN: Grupçuluk yapıp beyin yıkıyor ve de 'öteki' üzerinden düşmanlık aşılayarak kendisine değer biçip avantaj sağlıyor. Dumanlı'nın bu kriterine uyduğu için mutlaka bir an önce tasfiye edimeli.
4-AHMET ALTAN: Zaman Gazetesi Yayın Yönetmeni şöyle yazmış yazısında: 'Yalan yazıyorlar. Yazdıklarının yalan olduğu gün yüzüne çıkıyor, yer yerinden oynuyor ama onlar tınmıyor. Daha da kötüsü araştırmadan kaleme aldıkları yazılardaki (manşetlerdeki haberlerdeki) hatalardan dolayı özür de dilemiyorlar. Bu alışkanlığın sonsuza kadar sürmesi mümkün mü?' Değil tabii ki Ekremciğim o nedenle Ahmet Altan hemen tasfiye edilirse durumun biraz düzelmesi yolunda bir adım atabiliriz bence.
5-YASEMİN ÇONGAR: Dördüncü maddedeki son cümleyi 'Ekremciğim o nedenle Yasemin Çongar hemen tasfiye edilirse durumun biraz düzelmesi yolunda bir adım atabiliriz bence' şeklinde değiştirirsek yeterli olur. Kendimi tekrarlamaktan kurtulmuş olurum.
6-RAGIP DURAN: Türkiye'de kıymetleri kendilerinden menkul bazı isimler vardır. Onlar kendilerini yıllardır çok kıymetli ve bilge kişiler şeklinde lanse ederler. Kendilerini tanımlayış biçimlerinin dibi hiç dolmaz ama bu önemli de değildir çünkü önemli olan kendi kendilerini PR'ı iyi yapılacak konu olarak ele almaktaki becerileridir. Bunlar genellikle solcu ve liberallerden çıkar. Ragıp Duran 'güneşi arkasına alıp uzayan gölgesine secde eden hiçbir kişi manasına da vakıf olamaz, temiz kalplerde de iz bırakamaz' kriterine yüzde 100 uymaktadır. Bu nedenle hemen tasfiye edilmelidir.
Sonra ne yapmış Serdar?..
Sonra ne yapmış Serdar?..
Sonra hiddetlenmiş...
Öfkelenmiş...
Kendisini tasfiye etmeye kimsenin gücünün yetmeyeceğini falan söylemiş…
Ne diyelim?..