Serdar Turgut günün köşe yazarı...

Bütün dünya ülkelerinde “vasatın iktidarı” hüküm sürerken Türkiye bu gerçek yokmuş gibi tavır alamaz.
Almamalı.
*
Meselâ…
Trumph…
Amerika Birleşik Devletleri’nin değil de sanki Amerika Birleşik Şirketlerinin başkanıymış gibi davranıyor…
*
Örnek mi?..
Serdar Turgut’un dünkü HaberTürk’te “Katar krizini golf sahası mı çıkardı?” başlığı altında yayımlanan yazısında anlattıkları…
*
Serdar, Trumph’ın Arap ülkeleriyle kurduğu kişisel çıkar ilişkilerini okurlarıyla paylaştıktan sonra şöyle diyor:
“Acaba biz de Antalya’da Trump şirketlerinin bir golf sahası açmasına izin mi versek? Belki o zaman ilişkilerimizin iyiye gitmesinin yolu açılabilir.”
*
Düşünmeye değmez mi?..



KATAR KRİZİNİ GOLF SAHASI MI ÇIKARDI?

Donald Trump’ın hem Suudi Arabistan’da hem de Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) önemli yatırımları var. BAE’de adını verdiği golf sahasından milyonlarca dolar kazanıyor. Yakında ikincisinin açılması için de anlaşma yapılmış.

1995 yılında Suudi Arabistan’daki plaza otelinin satışından kazandığı 325 milyon dolar Trump’ın o yıl iflastan kurtulmasına yardımcı olmuş. Bu anlaşmada yer alan Suudi prens, bundan önce Trump’a 18 milyon dolarlık bir yat da hediye etmiş.

Trump şu aralar Amerika’da altyapı yatırımlarına çok önem verdiği için, Suudi Arabistan bu altyapı yatırımlarında kullanılması için para ve sermaye yöneticisi Blackstone firmasına 20 milyar dolar kaynak aktarmış.

Dubai’de iş bağlantılarını Dubai’nin Donald’ı olarak bilinen Hussain Sajwani ile kuran Trump bu şehirdeki işletmelerinin tanıtımında eşi Melania’nın fotoğraflarını kullanmış.

Başkan Trump, Florida’daki malikânesinde verdiği yılbaşı partisine Hussain Sajwani’yi de davet etmiş ve o gece Arap işadamını ve ailesini davetlilere “Güzel insanlar” diye tanıtmış.

Bu geceden birkaç hafta sonra Trump’ın oğulları Donald Jr. ve Eric, Dubai’deki ilk golf sahasının açılışına katılıp Arap işadamıyla çektirdikleri fotoğrafları Instagram’da yayınlamışlar.

KRİZİN ASIL NEDENİ PARA MI?

Ancak Trump ve kızı Ivanka, yıllardır uğraşmalarına rağmen Katar’da bir yatırım yapamamışlar.

2010 yılında Doha’ya kocasıyla yaptığı iş gezisinden sonra Melania Trump verdiği demeçte, Katar’da büyük iş imkânları olduğunu söylemiş. Ama Trump yine de Katar’da birkaç küçük bağlantı şirketi kurmaktan başka iş yapamamış.

Şimdi Katar’da, “Acaba Trump’a birkaç golf sahası açtırsak bütün bu kriz hiç olmaz mıydı?” sorusu soruluyormuş.

Bu yazıdaki bilgiler pazar günkü New York Times’ta yer aldı ve o haberde de aynı soru tekrarlanıyor.

Ben bir gazetecinin, çalıştığı ülkedeki gazetelerden alarak haber yazmasını “retro gazetecilik” olarak görürüm. Yani bu internet öncesindeki döneme ait bir çalışma biçimidir ve günümüzde yapılmaması gereken gazeteciliktir.

Ancak bu haber gözden kaçırılacak ve peşi bırakılacak türde değildi, çok önemliydi.

Bu seferlik retro gazetecilik yaptım ve haberi aktardım sizlere.

Diyorum ki, acaba biz de Antalya’da Trump şirketlerinin bir golf sahası açmasına izin mi versek? Belki o zaman ilişkilerimizin iyiye gitmesinin yolu açılabilir.

EGOİZMİ TAVAN YAPTI

Tüm Beyaz Saray şüphe altında, adamlarının nerdeyse tümü soruşturuluyor, ama Başkan Trump sadece kendisini kurtarma peşinde. Olan bitene hiç aldırmadan sadece kendisinin soruşturma altında olup olmadığıyla ilgileniyor.

Özel savcı tarafından soruşturulduğunu söyleyen ve bunu bir cadı avı olarak nitelendiren tweet de atmış olmasına rağmen avukatı, Trump hakkında bir soruşturma bulunmadığını açıklayıp yine kafa karışıklığı yarattı.

Bu açıklama sadece kendini düşünen Başkan’ı mutlu etmiş olabilir, ama Beyaz Saray’da avukat masraflarıyla boğuşan adamları bu konuda ne düşünüyor, bu da merak ediliyor.