Serap Paköz canlı yayında çıldırdı!

Serap Paköz’ün sunumuyla hafta içi her gün Tv 8 ekranlarında yayınlanan “Gerçeğin Peşinde” programına 15 gün önce Gaziantep’te hayatını kaybeden 12 yaşında 7. Sınıf öğrencisi İsrafil’in, ölümünün arkasındaki ihmal damgasını vurdu.

Serap Paköz’ün; “12 yaşında 7. sınıf öğrencisi İsrafil sigortasız, çocuk işçi olarak bir şirketin depo bölümünde çalışıyordu. 15 gün öce 19 Eylül 2017 tarihinde Gaziantep’te hayatını kaybetti” sözlerinin ardından Gaziantep’te İsrafil’in, annesi ve babasının yanında bulunan muhabirine bağlandı.

Acılı Baba Hacı Bey: “Hain, olay olduğunda ambulans çağrılmamış”

İsrafil’in acılı annesi Dursun Hanım ve babası Hacı Bey olayın gerçekleştiği 14 Eylül 2017 tarihini şöyle anlattılar: “O gün saat 19:00 olmuştu İsrafil eve gelmemişti. İşyeri sahibi Ümit Bey’i aradık ‘10 dakikaya kadar gelir’ dedi. Baktık gelmiyor tekrar aradık  ‘15 dakikaya kadar gelir’ dedi. Hala gelmeyince tekrar aradık ‘Hastanede olduklarını’ söyledi. Hemen hastaneye gittik. Ümit Bey, hastanenin bahçesindeydi İsrafil de tekerlekli sandalyede yanında oturuyordu. İsrafil’i bahçede otururken görünce içimiz rahatladı. Ne oldu diye sorduk Ümit Bey ‘10 cm. yükseklikten düştü içim rahat etsin diye film çektirmeye getirdim. Film çektirip, gideceğiz’ dedi. Çocuğu da korkutmuş o da bir şey söylemedi. Sonra Ümit Bey ‘Üzerine tahta düştü’ dedi. Sonra ‘Üzerine demir düştü’ dedi. Filmlerin çıkmasını beklerken saatlerce dışarıda oturduk. Bu arada çocuktan idrar tahlili almak istediler. İdrarını yapamadı. Müşahede odasına aldılar. O arada hastanede olduğumuzu duyan komşular geldiler. Kamyon çarptığını ilk onlardan duyduk. İsrafil’e, sorduk. Çocuk titreye titreye başını salladı. Biz dışarıda otururken meğer çocuğun içi paramparçaymış, söylenilen yalanlardan dolayı haberimiz olmadı. Sonra öğrendik ki oğlu Mert, kamyonla çarpmış. Hain, olay olduğunda ambulans çağrılmamış çocuğu kendi aracıyla hastaneye getirmiş.”

Baba Hacı Bey; “Ben oğlum İsrafil’i, çalışması için o iş yerine vermedim. Arkadaşları gidiyordu ellerine haftada 20 TL.- 30 TL. harçlık geçiyormuş onların peşlerine takılıp, gidiyordu. Gitme diyorduk, gidiyordu” dedi.

Serap Paköz; “İş yeri sahibi Ümit Bey’i telefonla yayına bağlayalım” dedi.

 Çıldırdı!

Ümit Bey, canlı yayına katıldı. Serap Paköz, Ümit Bey’e; “Siz nasıl 12 yaşında bir çocuğu işçi olarak çalıştırıyorsunuz?” diye sordu. Ümit Bey’in; “O aile benim komşum. Komşumun işi vardı. Benim de aynı yaşlarda çocuğum var çocuğunu yanıma bıraktı, komşunun çocuğuna baktım” deyince Serap Paköz çıldırdı!

Paköz; “Yapmayın kardeşim, hep bu yalanların arkasına sığınıyorsunuz. Sen o çocuğun güvenliğini sağlayamıyorsan, orada tutmayacaksın. Madem araba çarptı neden ambulans çağırmıyorsun? Neden ailesi seni ilk aradığında hastanede olduğunuzu söylemiyorsun 10 dakika sonra gelir, 15 dakika sonra gelir diye oyalıyorsun?” dedi.

Yalanları bir bir ortaya çıktı

Kazayı 22 yaşında olan oğlu Mert’in yaptığını, olayın tamamen kaza olduğunu, oğlunun da hayatının mahvolduğunu ve tutuklandığını söyleyen Ümit Bey’in, yalanı ailenin avukatı Oğuzhan Bey’in canlı yayına katılmasıyla ortaya çıktı.

Avukat Oğuzhan Bey; “Ümit Bey’in oğlu Mert, Cuma günü kontrol ettiğimizde tutuklu değildi. Olay önce yaralama olduğu, İsrafil 5 gün sonra vefat ettiği için tutuklama henüz gerçekleşmemişti. Hatta bugün tutuklanması yönünde talebimizi savcılığa ilettik, dilekçemizi verdik” dedi.

Programa telefon ile katılan Vakkas isimli kişi ise; “Şu anda 19 yaşındayım. Ben 12, 13 yaşlarındayken İsrafil’in hayatını kaybettiği işyerinde çalıştım. Ben orada çalışırken 4 tane daha benim yaşlarımda çocuk çalışıyordu. O işyerinde çocuk işçi çalıştırılıyor” dedi.