Senin de kolayın bulunmaz yani Ardıç Kuşu!
Adamlar kapanır, “vay efendim neden kapandınız?” diye kızarsın?.. “Açılır” bu sefer de “yutturmaca” demeye getirirsin….
GAZETECİLER.COM - Bu
dünyada, “doğru”yu, Engin Ardıç kadar “yanlış” söyleyen biri daha
olduğunu zannetmiyoruz…
Ne demek istediğimizi az sonra,
bugünkü makalesinden vereceğimiz örneklerle anlatmaya
çalışacağız…
Önce yazısının başlığına
bakınız:
“Baykal o raporu nereye
sokacak?”
Nasılmış?..
Baykal, raporu nereye
sokacakmış?..
Yani Ardıç!...
Şimdiiii...
CHP’li fanatiğin biri, elektronik
posta kutuna, Deniz Baykal’ın o raporu nereye sokacağını anlatan
bir mail atarsa, “vay efendim işin içine validemi de
karıştırıyorlar!” diye ayaklara fırlamaz mısın?..
Fırlarsın,
fırlarsıınnn...
Ve bakın başka neler var,
“doğruların yanlış bir dille söylendiği” makalede:
Hani dedik ya, Kürt sorununun
çözümüne karşı çıkmakta MHP daha "erkekçe" davranıyor, CHP daha bir
kıvırtıyor diye...
Görünürde bizi yalanlayacak bir
adım atmış.
Niçin görünürde, onu da
göreceksiniz...
Deniz Baykal "talimat" vermiş,
birtakım "akademisyenler" raporlar hazırlamışlar.
(CHP milletvekili ve danışmanı Bülent Tanla da
kalkıp Çin'e gitmiş, bu gezinin bir gerekçe kazanması için oturup
bir "Çin raporu" hazırlamıştı hani, raporda Türkiye için utanmadan
"Çin modeli" öneriliyordu! Baykal raporu aldı, çekmecesine mi koydu
çöpe mi attı, bilinmez.)
Bu raporcu akademisyenlerden
Profesör Ahmet Özer (CHP'ye yıllardır böyle
raporlar hazırlarmış), maşallah Başbakan Erdoğan'ı aratmayacak
şekilde konuşuyor!
Profesör, anayasa değişikliği,
Kürtçe eğitim serbestliği, genel ya da kısmi af
öneriyor!
Anayasada "etnik vurgudan"
kaçınılacak, "Türkiye Cumhuriyeti'ne vatandaşlık bağıyla bağlı olan
herkese Türk denir" maddesi yer alacak. (Sonuçta Kürt gene Türk olacak yani.)
Resmi dil elbette Türkçe kalacak,
fakat Kürtçe okullarda "seçmeli ders" olarak okutulacak. Kürtçe
yayınlar yapılacak (yapılıyor zaten,
profesör yeni farketmiş)... Üniversitelerde "Kürdoloji Enstitüleri"
açılacak...
Yerel yönetimler daha da
güçlendirilecek, çünkü bugünkü sistem "1930'ların devletçi yapısını
yansıtıyor"... (CHP yönetimine küfür etsen
daha iyi!)
PKK'ya af çıkarılacak, belki
Apo'ya bile!
Değiştirilmiş olan Kürtçe köy ve
mezra isimleri geri verilecek...
DTP, Kürt vatandaşları
parlamentoda temsil eden legal parti olarak kabul edilecek
(yani kapatılması için
uğraşılmayacak)...
Profesör Özer, akıntıya kürek
çektiğinin kendisi de farkında, boşa emek ve zaman harcadığının
bilincinde, yirmi sayfa kâğıt ziyan etmenin sıkıntısıyla "Sayın
Baykal istedi, ben de yazdım" demiş, "görüşlerim CHP'yi
bağlamaz!"
Bu rapor, "CHP medyası" tarafından
kamuoyuna "açılım dediniz, işte adamlar açılıyorlar ya kardeşim"
havasında yutturulmak isteniyor.
Yemezler.
Sayın Baykal "tatbik mevkiinde"
olmadığına göre, bu raporu ne yapacaktır?
Üstüne bir bardak soğuk su mu
içecektir? Rafa mı kaldıracaktır, parti arşivine mi
devredecektir?
Engin Ardıç’ın makalesi için
Sevgili Ardıç;
Yahu adamlar kapanır, “vay efendim
neden kapandınız?” diye kızarsın?..
“Açılır” bu sefer de “yutturmaca” demeye getirirsin…
İyi de kardeşim…
Bu durumda, Ak Parti Hükümeti’ne
kapansa da, açılsa da öfkelenen darbeci-laik cumhuriyetçilerden ne
farkın kalıyor senin?...