Sen kimsin, arkanda kaç oy var ki Hıncal Bey!..
Benim ülkemin iktidar partisi genel başkanı demokrasim için ne kadar değerliyse, muhalefet partisi liderlerim de en az o kadar değerli…
ADNAN BERK OKAN
Bugün Hıncal Uluç'u eleştireceğim, eleştirmeliyim...
Çünkü sadece atıyor...
Attığında da mangalda kül bırakmıyor maşallah!..
Futbolda atıyor, basketbolda atıyor, atletizmde, voleybolda ve hatta güreşte atıyor...
Ama...
Siyasette attığı kadar hiçbir konuda atmıyor...
Örnek mi?..
Günlerdir CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na ettiği hakaretler...
Siyasetten hiç anlamadığı, parlamenter demokrasinin nasıl bir sistem olduğunu bilmediğinin göstergesi gibi adeta ..
Ayıp Usta yaa!..
Çok ayıp...
Neymiş, "Kılıçdaroğlu halkçı lidermiş ama Birand'ın cenazesinde önüne geleni ittire kaktıra protokole geçerek ayıp etmişmiş"...
Yahu öyle bir şey olmadığını orada bulunan ve gelen kişi ana muhalefet partisi lideri olduğu için dikkat eden herkes görmüş...
Kılıçdaroğlu da keza "ben ve iki korumam hiç kimseyi itmedik" diyor...
Peki;
Kılıçdaroğlu ön sıralara, ya da bir başka deyişle protokolün olduğu bölüme geçmiş mi?..
Geçmiş ve geçmeli de...
Neden mi?..
Çünkü Kılıçdaroğlu arkasında milyonlarca seçmenin oyu olan Ana Muhalafet Partisinin Lideri yahu!..
O öne geçmeyecek de sıradan bir köşe yazarı veya gazeteci mi geçecek?..
Kaldı ki Kemal Bey "öyle bir şey yapmadık" dediğine göre söylediğine inanırım...
Ama...
Deyin ki Kılıçdaroğlu farkında olmadan korumaları halkı ittirdi kaktırdı...
Bu durumda bile korumaları değil bu ülkenin ana muhalefet partisi liderine yol vermeyen halkı ayıplarım...
Hatta "yuh!" derim...
Hıncal Uluç, ana muhalefet partisi liderine o saygısızlığı yapan halkı eleştireceğine Kılıçdaroğlu'nu eleştiriyor…
Neden?...
Kılıçdaroğlu, "ben halkımı itmem, sıramı beklerim" dememişmiş ya işte ondan...
İnsafın kurusun be Hıncal ağabey, insafın (varsa tabii) iyice kurusun, yok olsun...
Yahu Kılıçdaroğlu değil de Obama gelseydi O da sıra mı bekleyecekti?..
Başbakan Erdoğan gelseydi, onu da sıraya girmediği için (ki asla girmezdi, koruma sistemi izin vermezdi) O’na da Kılıçdaroğlu'na ettiğin hakaretleri edecek miydin?..
Ben cevap vereyim:
Hayır etmeyecektin…
Neden?..
Birisi ABD Başkanı diğeri de ülkemizin “Başbakanı” olduğu için…
Ayıp yahu!..
Ayıp be!..
Bilmiyor olabilirsin o halde ben hatırlatayım sevgili Hıncal ağabey;
Benim ülkemin iktidar partisi genel başkanı demokrasim için ne kadar değerliyse, muhalefet partisi liderlerim de en az o kadar değerli…
Haaa…
Kılıçdaroğlu’nu ya da bir başka muhalefet partisi liderinin siyasi görüşlerini tabii ki eleştiririm…
Ama…
Bir cenaze töreninde protokole alındığı için ve bu protokole davet edilişi kabul etiği için hakaretlere uğramasını asla kabullenemem…
Hıncal ağabey; “pardon” ama sen kimsin yahu Allah aşkına?.
Arkanda kaç oy var?..
Seçime girsen kaç kişinin oyunu alabilirsin?..
Ve…
Sabah’ta değil de sıradan ve az satan bir gazetede yazsan kim arar seni de kim bulup yazılarını okur!..
Varlığını yazdığın gazetenin büyüklüğüne borçlu olan biri nasıl olur da varlığını milyonlarca seçmenin oylarıyla elde etmiş bir genel başkanı böylesine fütursuzca aşağılama hakkını kendinde bulur anlayamıyorum?..
Bu ne şiddet, bu ne öfke, bu ne kin böyle yahu!..
Dön o yazılarını bir daha oku Hıncal ağabey, eğer aklın kaçtığı yerden geri dönmüşse kendinden utanacaksın!..
adnanberkokan@gmail.com