Şefkat Tepe'deki olay sahnenin perde arkasını yazdı?
Şefkat Tepe'deki o sahne Azerbaycan'da yaşayan kimin rüyasıydı? Senaryo o rüyaya göre mi yazıldı?
Zaman gazetesi yazarı Abdulah Aymaz, Şefkat
Tepe dizisinde peygamberin kamyona bindirildiği çok tepki çeken o
sahnenin Azerbaycan'da yaşayan birinin rüyasından esinlerek
yazıldığını açıkladı. Aymaz'a göre bu sahnede incitilecek bir şey
yok çünkü bu sadece bir rüya.
İşte Aymaz'ın yazısındaki ilgili bölüm:
PEYGAMBERİ RÜYASINDA GÖRDÜ
Geçen sene işitmiştim: Azerbaycan’daki fedâkarlardan birisi kendi
kendine, “Çoluk çocuk, hicret edip, elhamdülillah güzel hizmetlerde
yerimizi aldık. Acaba Sahabe Efendilerimizin yanında bir yerimiz
bir değerimiz var mı?” diye içinden geçiriyor.
Sonra rüyasında Efendimiz’i (sas) görüyor. Onu (sas) arabayla
geziye çıkarıyor. Bir yerde araba çok tehlikeli bir durumda uçurum
kenarında asılıp kalıyor. Hemen bir taş veya kaya bulayım da
arabayı durdurayım diye bir şeyler aramaya başlıyor. Bakıyor ki,
Sahabe Efendilerimiz, tekerler kaymasın diye taş yerine oralara
kafalarını koymuşlar… Uyanınca o Sahabe Efendilerimizin
fedâkârlıklarını, derecesini idrak ediyor…
Bu bir rüya… Ama insana ders veren Sahabeler hakkındaki Ehl-i
Sünnet inancının haklılığını yani en büyük velilerin bile onların
derecesine yetişemediğini gösteren bir güzellik…
BU RÜYADAN ESİNLENİLDİ
Zannediyorum bundan veya başka bir şeyden esinlenerek yazılmış bir
senaryodan dolayı, Şefkat Tepe’de, koma halinde hastanede yatan bir
subayın gördüğü rüyada, ışıklar içinde bir araba kendi kendine
hareket ediyor… Tehlikeli bir durum var. İçinde Efendimiz (sas) var
diye tekerin önüne kafasını koyuyor.
Bunu bir teknikle ifade için yapımcı da zannediyorum; arabayı
ışıklandırarak yani Efendimiz’i (sas) hiç göstermeden sadece ışıkla
onun varlığını belirterek hissettirme yolunu denemiş. Burada asla
Efendimiz’i (sas) incitecek bir şey yok. Önce bu bir rüya… Çağrı
filminde deve üstünde kendisi gösterilmeden sadece asâsı
gösterilerek varlığı hissettirilmeye çalışılmıştı…
Şimdi bunu al, herkesin hizmeti arkadan hançerlediği bir zamanda,
en azından gıybetle paramparça edecek, dişleyecek fırsat
düşkünlerinin önüne at ve arkadan seyret… Bu hangi kardeşliğe
sığar?