Sabah yazarlarını çıldırtacak 'açık mektup'
Ahmet Çalık'a "Gazetenizde beyni ile bağırsaklarını, kalbi ile üreme organını birbirine karıştıran iki yazar var" dedi ve...
GAZETECİLER.COM
- Kendine has üslubu ile Radikal'deki ilk
yazısından itibaren okurların gönlünde haklı bir yer edinen
sinemacı, senarist Sırrı Süreyya Önder, bugün köşesinde Sabah
gazetesinin sahibi Ahmet Çalık'a seslendi.
"Sayın Ahmet Çalık" diye başlayan yazısında Önder, "Gazetenizde beyni ile bağırsaklarını, kalbi ile üreme organını birbirine karıştıran iki yazar var.
Yazdıklarını okumuş olmalısınız. Cevap verme aşamasını geçmiş durumdalar." dedi ve Engin Ardıç ile Emre Aköz'ün yazıları hakkında şöyle devam etti:
NEFRET SUÇUNA İMZA ATAN İKİ DENSİZ
"Sadece, bir zamanlar ailenizin de sempati duyduğu, sol düşünceye kin kusmuyorlar.
Merve Kavakçı'yı mastürbasyon nesnesi yapan, Kürtleri aşağılayan, yoksullardan tiksinen ve daha sayılamayacak kadar nefret suçuna imza atan iki densizden bahsediyoruz.
Kadın gazeteciler, meselenin sizinle ilgili yanını eksik bıraktılar...
Nedir sizinle ilgili yanı? Sayın Çalık, ben size bunu anlatacağım:
"İTE BAK YATTIĞI YERE BAK"
Bu iki müptezel, sizin servetinizin, kendilerine düşen kısmı için fazlaca telaş ediyor.
(...) "Düşmanın ineğine tecavüz et ki sütü pis olsun!" derdindeler. Sizin bunu seveceğinizi düşünüyorlar. Ancak böyle yaparak yanınızda kalabileceklerini vehmediyorlar. O yüzden sizinle çok ilgisi var.
Siz de kovarsanız gidecekleri yer yok. Evrensel insanlık ailesinde bunlara yer yok çünkü.
TASASI SANA MI DÜŞTÜ DİYEBİLİRSİNİZ
(...) Zengin olmak gönül biriktirmektir, yıkmakla sadece fakirleşirsiniz.
Sayın Çalık,
"Tasası sana mı düştü" diyebilirsiniz.
Her mesleğin olduğu gibi bu mesleğin de bir haysiyeti var.
Yayın grubunuzda sevdiğim, saydığım dostlarım var.
Benim derdim, onları bu utançtan beri tutmak.
Gerisi, zenginin malı ile züğürdün çenesi arasındaki diyalektik ilişkiden ibaret.
Seçim elbet sizin, ebed sizindir. Yapın sarayınızda oturun, yıkın viranenizde oturun."
Sırrı Süreyya Önder'in yazısının tamamını okuyabilirsiniz.
"Sayın Ahmet Çalık" diye başlayan yazısında Önder, "Gazetenizde beyni ile bağırsaklarını, kalbi ile üreme organını birbirine karıştıran iki yazar var.
Yazdıklarını okumuş olmalısınız. Cevap verme aşamasını geçmiş durumdalar." dedi ve Engin Ardıç ile Emre Aköz'ün yazıları hakkında şöyle devam etti:
NEFRET SUÇUNA İMZA ATAN İKİ DENSİZ
"Sadece, bir zamanlar ailenizin de sempati duyduğu, sol düşünceye kin kusmuyorlar.
Merve Kavakçı'yı mastürbasyon nesnesi yapan, Kürtleri aşağılayan, yoksullardan tiksinen ve daha sayılamayacak kadar nefret suçuna imza atan iki densizden bahsediyoruz.
Kadın gazeteciler, meselenin sizinle ilgili yanını eksik bıraktılar...
Nedir sizinle ilgili yanı? Sayın Çalık, ben size bunu anlatacağım:
"İTE BAK YATTIĞI YERE BAK"
Bu iki müptezel, sizin servetinizin, kendilerine düşen kısmı için fazlaca telaş ediyor.
(...) "Düşmanın ineğine tecavüz et ki sütü pis olsun!" derdindeler. Sizin bunu seveceğinizi düşünüyorlar. Ancak böyle yaparak yanınızda kalabileceklerini vehmediyorlar. O yüzden sizinle çok ilgisi var.
Siz de kovarsanız gidecekleri yer yok. Evrensel insanlık ailesinde bunlara yer yok çünkü.
TASASI SANA MI DÜŞTÜ DİYEBİLİRSİNİZ
(...) Zengin olmak gönül biriktirmektir, yıkmakla sadece fakirleşirsiniz.
Sayın Çalık,
"Tasası sana mı düştü" diyebilirsiniz.
Her mesleğin olduğu gibi bu mesleğin de bir haysiyeti var.
Yayın grubunuzda sevdiğim, saydığım dostlarım var.
Benim derdim, onları bu utançtan beri tutmak.
Gerisi, zenginin malı ile züğürdün çenesi arasındaki diyalektik ilişkiden ibaret.
Seçim elbet sizin, ebed sizindir. Yapın sarayınızda oturun, yıkın viranenizde oturun."
Sırrı Süreyya Önder'in yazısının tamamını okuyabilirsiniz.