Saba Tümer canlı yayında mosmor etti

Son söyleyecekleri sözü en baştan söyleyip; birer dişi tecavüzcü Coşkun gibi; “çırpınma senin de hoşuna gidecek”

GAZETECİLER.COM (ÖZEL)
“Yok artık!” demeyin, porçini mantarsız makarna yemeyin…
Gelin bir de Saba Tümer ile Doğa Rutkay’ı dinleyin…
Evet efendim…
İki hanımefendi günlük geyik boynuzlarını eziyor, gırgır konulardan konuşuyor, susuz sepken kahkahalarla işi idare ediyorlardı…
Meğer ikisi de ne kadar da “yırtıcı birer kuş” muşlar…
Nasıl da severlermiş kavga etmeyi…
Son söyleyecekleri sözü en baştan söyleyip; birer dişi tecavüzcü Coşkun gibi; “çırpınma senin de hoşuna gidecek” derlermiş hasımlarına…
Ve tecavüz edip çekip giderlermiş arkalarına bakmadan...
Efendim elbette ruhsal tecavüzmüş onların ki…
Doğa hanımefendinin en çok sevdiği şey “özür dilemesini”
Haber kanalı ciddiyeti...
Ne Saba Tümer'in yaptığı televizyonculuğa karşıyız, ne Hülya Avşar'ın ne de Müjde Ar'ın yaptığına..
Ama...
Bu tür programlar, CNN-TÜRK, HABERTÜRK ve NTV gibi “ciddi” haber kanallarına yakışmıyor…
Bunlara Okan Bayülgen’in programlarını da ekleyiniz elbette…
Haber kanalı izleyicisi “haber” istiyor “sululuk” değil…
Hele “seviyesizlik” hiç değil…
Popüler televizyonlarda, kendilerine eş arayan yaşlı amcalarla birlikte yayınlanacak programlar bunlar...
“Hatırlatalım” dedik…
bilmesiymiş… “En büyük erdemi özür dilemesiymiş”…
“Yaaaaa” diyesiymiş Saba Hanımefendi de…
“Gerçekten de büyük erdem özür dilemek”…
İşte efendim; sohbet, gırgır şamata, ınghahh hahh hahh hahh hahh! öylesine giderken, Saba Tümer’in kulağına bir dedikodu fısıldandı…
“Dur bi dakkaa!... Efendiiimmm” dedi Saba…
“N’oldu?.. Lale mi hatta?” diye sordu Doğa…
“Dur hayır hayır şey… Doğa sen bir röportajında… Thhıhhhsss şey… Doğa, thısss khhhhah hah hah… Doğa sen bir röportajında benim ismimi sordular da sen de ‘tiksiniyorum' mu dedin bir röportajında?”
Doğa, doğasını şaşırdı bir anda...
“Ne zamannn?” diye sual etti şaşkın şaşkın bakıp da...
Saba yapıştırdı cevabı...
“Ne bileyim ben; şimdi Yasemin söylüyo bana kulaklıktaaaa..."
Doğa saçlarını iki yana sallıyor başı ile beraber (evet saçlarını başıyla sallıyor)…
Saba düzeltiyor…
“Haaa 'tüylerim diken diken oluyor’du”.
Doğa’nın az önceki neşeli hali yerini gözlerin kısıldığı, yüzün asıldığı, ses tonunun daha erkeksileştiği alışıldık sürece bırakıyor…
“Ha onu işte o gün sormuşlardııı… “
Saba pişkin pozlarda: “Iıhah hah hah hah hah ha hah!” latıyor ortalığı… “Ay şimdi duydum ben!”…
Sonra da konuğunu teskin ediyor:
“Aman canım n’olcak!”…
Ve efendim, sohbet eski tadını yitirerek biraz daha devam edip bitiyor…

 [photos]