Ruşen Çakır
Yazımda Cemaat’e ilişkin herhangi bir suçlama, ima olmadığı halde Cemaat'in etkin kişilerinden biri olan yakın bir dostum...
Kamuoyunda "7 Şubat operasyonu" ya da
"MİT Krizi" diye bilinen olay yaşandığında sabahın
(7 Şubat 2011) ilk saatlerinde savcılığın çok büyük hata ettiğini
yazmıştım.
Yazımda Cemaat’e ilişkin herhangi bir suçlama, ima
olmadığı halde Cemaat'in etkin kişilerinden biri
olan yakın bir dostum telefonda MİT Müsteşarı'nı
soruşturmak (Ve tabii ki haliyle gözaltına alma) için harekete
geçen savcının Cemaat'le hiç ilgisinin olmadığını
söylemiş; yazımın okuyanlar üzerinde olumsuz etki yaratacağını
belirtip sitem etmişti.
Yazımı baştan sona bir kere daha ve dikkatlice okumasını tavsiye
etmiştim…
Çok dikkatle okuduğunu söylemiş; “anlayışım kıt değil” diyerek sitemini tekrarlamıştı…
Oysa gerçekten de amacım Cemaat'i suçlamak
değildi...
Çok geçmeden, ilerleyen saatlerde Cemaat'e yakın
olduğu bilinen kimi "hukukçu" yazarlar MİT
Müsteşarı ve hatta Başbakan için ağır
eleştirilerde bulunmaya başlamışlardı..
Bu benim makalemi haklı çıkarıyordu...
Benim söylemek istediğim tam da oydu...
Yani...
Hedefin MİT Müsteşarı olmadığını söylüyordum
ben…
Cemaat’in emekli hukukçu yazarları da zaten Müsteşar’dan daha ziyade, Oslo'da terör örgütüyle yapılan görüşmenin bizzat Başbakan Erdoğan'ın emriyle yapıldığı iddiasını yayıyorlardı kamuoyuna…
Açıkça söylemeseler de, TMK'dan yola çıkılarak, terörle yakın ilişki içinde olduğuna dair belge olduğu takdirde cumhurbaşkanı hariç herkesin gözaltına alınabileceğine izin veren yasanın kullanılacağı aşikârdı…
Yani, mevcut yasaya göre Erdoğan da gözaltına alınacaktı...Hükümet (Elbette benim yazım üzerine değil) çabuk uyandı ve hemen bir yasa maddesi düzenleyerek hem MİT Müsteşarı’nın soruşturulmasının Başbakan'ın iznine tabi olduğuna ve hem de başbakanların de her konuda dokunulmazlıkları olduğuna ilişkin yasa maddesini çıkarıverdi...
Bu kadar şeyi neden mi yazdım?..
Yaklaşık 32 ay önce yazdıklarımı bugünkü yazısında somut gerekçeler de göstererek doğrulayan Ruşen Çakır'ı alkışlayabilmek için...
Evet...
Tavsiye ederim...
Çakır'ın bugünkü Vatan'da "Gülen MİT krizindeki stratejik hatasını neden telafi edemedi" başlığı altında yayımlanan makalesi 7 Şubat 2011 günü Cemaat tarafından yapılan o feci strateji hatasını anlatan makalesini okuyun lütfen...