Ruhat Mengi kazandı çünkü...
Ruhat Mengi de ifade yeteneği giderek daha da güçlenen meslektaşlarımızdan biri...
Biz Ruhat Mengi'ye "her gün toplumsal
sorunları yaz" demiyoruz ki...
Ama bugün olduğu gibi hiç olmazsa ara sıra yazmalı...
Zira ilk başlarda acemilik dolu yazı dili
giderek olgunlaşıyor...
Makalelerinin çoğuna karşı çıkmamızın sebebi de yazdıklarını
ciddiye alıyor oluşumuzdur...
Güçlü bir "ifade" yeteneği
"yanlış"ı "doğru" gibi
anlatabiliyor...
Ruhat Mengi de ifade yeteneği giderek daha da
güçlenen meslektaşlarımızdan biri...
Tarafsız (az taraflı) davranabilse etkinliği kat
be kat artacak...
Ama o "keskin taraf" olmayı tercih ediyor...
"Toplum Mühendisliği" yapmayı yeğliyor...
Ve eleşiriyoruz...
Bugünkü VATAN'da başlığı altında yayımlanan
makalesi ve ele aldığı konu milletimizin içinde bir yara...
"Erkek egemen bir toplumda" kadınlarımızın, genç
kızlarımızın ve hatta çocuklarımızın nasıl da büyük bir tehlike
tehdidi altında olduklarını o kadar güzel anlatıyor ki
Ruhat Mengi; takdir etmemek mümkün değil...
Kabul edelim ki, hiç azımsanmayacak (hatta ürkütücü) sayıda erkek
vatandaşımız insanın dişisine (yaşı ne olursa olsun)
"seks" olarak bakıyor...
O dişinin reşit olması veya kendilerini isteyip istememesi
umurlarında bile değil o erkek yurttaşların...
Önemli olan kendi cinsel arzuları...
Ruhat Mengi bu iğrenç "tecavüzcü
ruhlar"ı anlattığı makalesiyle hem gönüllerimizi kazandı
bugün; hem de mesleki anlamda "kazandı"..