RTÜK ile TDK “Dünya Dili Türkçe” seferberliğinde buluştu
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başlattığı seferberlik çerçevesinde protokol imzalanarak iki kurum ortak çalışmalar yapma kararı aldı. Hedef, yayınlarda daha güzel Türkçe kullanımını sağlamak.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Dünya Dili Türkçe” seferberliğini başlatmasının ardından RTÜK, yayın kuruluşlarına Türkçe hassasiyeti çağrısı yapmıştı.
Bu konudaki çalışmalarını artırma kararlılığında olan Üst Kurul, TDK ile iş birliğine gitti.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanı Ebubekir Şahin ve Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Gürer Gülsevin bir araya gelerek Türkçe konusunda ortak çalışma protokolü imzaladı.
Şahin: “Yayınlarda Türkçemizin doğru ve güzel bir şekilde kullanılmasını amaçlıyoruz”
Türk Dil Kurumu’ndaki protokol imza töreninde konuşan RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, 'Dünya Dili Türkçe' seferberliğini yürekten desteklediklerini belirterek daha önce başlatılan radyo ve televizyonlarda doğru, güzel ve anlaşılır Türkçe kullanımının yaygınlaştırılması çalışmalarını kararlılıkla sürdürdüklerini ifade etti.
Şahin, “iki kurum olarak ortak hedefimiz; millî bir seferberlik ruhuyla yabancı kavramların istilası karşısındaki güzel Türkçemizi korumak, geliştirmek ve zenginleştirmektir.” dedi.
Şahin sözlerini şeyle sürdürdü:
“Türk Dil Kurumu, RTÜK’ün ortaklaşa projeler yaptığı ve bundan sonra da yine birlikte çalışacağı devletimizin en önemli kurumlarındandır. İmzaladığımız protokol kapsamında Türkçe konusunda başlattığımız çalışmaları daha da hareketlendireceğiz. Türkçemizin güzel kullanımıyla ilgili TDK’nın çok güzel çalışmaları var. Bunları radyo ve televizyonlara, dijital medya mecrasına aktarmayı düşünüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın başlattığı seferberlik kapsamında Türkçe’nin güzel ve anlaşılır kullanımıyla alakalı en üst noktada talimatları aldık. İlişkili Bakanımız Sayın Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Mehmet Nuri Ersoy’un destek ve bilgileri doğrultusunda bu çalışmaları aksatmadan yürüteceğiz. Devlet büyüklerimize çok teşekkür ediyorum. Bu minvalde kamuya, sivil toplum kuruluşlarına, ailelere önemli görevler düşerken başta gençlerimiz olmak üzere toplumun her kesimini kolayca etkileyen basın ve yayın organlarının hassasiyetine ihtiyaç duyuyoruz. İnşallah hocalarımızın katkılarıyla yayınlarda daha güzel Türkçe kullanımını temin için elimizden geleni yapacağımızı belirtmek istiyorum.”
Gülsevin: “Dilin en önemli öğrenme vasıtalarından olan yayınlarda güzel örnekleri görürsek karşımıza güzel Türkçe çıkıyor, bozuk örnekleri görürsek karşımıza bozuk Türkçe çıkıyor.”
Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Gürer Gülsevin de yaptığı açıklamada, TDK’nin Türkçenin zenginleşmesi için önemli çalışmaları hayata geçirdiğini aktararak dildeki yanlışları gösterip doğruyu buldurma amacıyla hareket ettiklerini sözlerine taşıdı. Gülsevin, devlet büyüklerinin dile sahip çıkmasının önemine işaret ederek şöyle konuştu:
“RTÜK ile beraber daha önce de işler yapıyorduk. Bu da geliştirici bir protokol olacak. 1996 yılında ve 2018 yılında çok güzel ürünler ortaya çıktı. İki ayrı kurum olarak çalışma sistemlerimiz farklı olsa da Türkçe konusundaki amaçlarımız ortak. Türk Dil Kurumu, Türk dilini araştıran, zenginleşmesi için yapılabilecekleri yapan yaymaya çalışan bir kurum. Doğruyu yanlışı göstermeye çalışan bir kurum ama müdahale eden bir kurum değil. Yani yaptırım gücümüz yok. Bu noktada yaptırım gücü olan kurumlarımızla ortak hareket etmeyi önemli görüyoruz. Radyo ve televizyon yayınlarında dilin güzel örnekleri kadar bozuk ve yanlış örnekleri de var. İnsanlar dilini evinde, okuyarak öğreniyor ama günümüzde en önemli öğrenme vasıtalarından biri de yayınlar. Dili televizyonlardan öğreniyoruz, radyolardan öğreniyoruz. Güzel örneği görürsek karşımıza güzel Türkçe çıkıyor, bozuk örneği görürsek karşımıza bozuk Türkçe çıkıyor. Buna yönelik yaptığımız en son çalışmada uzmanlarımız, yayınları incelemişti. Hemen hemen bütün yerel ve ulusal radyo ve televizyon kuruluşlarında yayımlanan haber programından spora, eğlence programlarından çocuk programlarına kadar pek çok örnek seçilmişti. Yapılan hatalar görülmüştü. Hangi yayınlarda daha çok argo kullanılıyor, hangi tür yayınlarda daha çok ifade bozukluğu bulunuyor gibi tespitler yapılarak RTÜK’ün genel ağ sayfasında o raporlar yayımlanmıştı. Çok faydalı olan bir çalışmaydı. Bütün kuruluşlar orada kendilerine yönelik tespitleri görebildiler. Bundan sonra burada çok farklı konularda da iş birliği yapabileceğiz. Hepimizin hedefi aynı. Sayın Cumhurbaşkanımız zaten “Dünya Dili Türkçe” adıyla bir seferberlik başlatıyoruz, dedi. 2017 yılında da “Dilimiz Kimliğimizdir” demişti. “Yunus Emre ve Türkçe Yılı” ilan edildi. Üzerimize düşeni yapıyorduk ama devlet adamlarımızın hassasiyet duymaları her şeyden önemli. Devlet adamlarımız dilimize ne kadar sahip çıkarsa kurumlarımız ve vatandaşlarımız da o kadar çok sahip çıkıyor. İnşallah birlikte çok güzel işler yapacağız.”
RTÜK ve TDK yıl içinde gerek eğitimler, gerek çalıştaylar, gerekse de vatandaş odaklı interaktif projelerle “Dünya Dili Türkçe” seferberliği için birlikte hareket edecek.