RTÜK için şoke edecek rapor!
Cumhurbaşkanlığına bağlı olarak çalışan Devlet Denetleme Kurulu'nun RTÜK'le ilgili hazırladığı raporda şoke eden ayrıntılar var.
Cumhurbaşkanlığına bağlı olarak çalışan Devlet Denetleme
Kurulu'nun RTÜK'le ilgili hazırladığı raporda şoke eden ayrıntılar
var.
Elmahaber'in haberine göre; Raporda RTÜK'le ilgili şok bilgi ve belgeler bulunuyor.
Raporda, RTÜK'te yapılan çarpık atamalar, ballı görevlendirmeler, ödenek yolsuzlukları, ihalesiz verilen işletmeler ve kurumda dönen kira ödeneği ile ilgili skandal uygulamalar yer alıyor.
İşte Devlet Denetleme Kurulu'nun RTÜK'le ilgili hazırladığı o rapor...
RTÜK, gündem yorgunu
Verdiği kararlar ile kamuoyunun gündeminden düşmeyen Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) aynı zamanda ağır iş temposu ile dikkat çekiyor. Üst kurulun haftada bir gün toplanarak aylar öncesindeki dosyaları gündemine yeni alması eleştirilen konulardan birisi.
Toplum hayatında önemli rol oynayan tv yayınlarına verilecek uyarı ve cezaların bu denli gecikmesi çeşitli kesimlerden tepki topluyor.
Kurum ayrıca kurul üyelerinin yüksek maaş ve yol harcırahları ile sık sık kamuoyunun gündemine geliyor. Son dönemde gelen şikayetler üzerine, RTÜK'ün son yıllardaki faaliyetleri Devlet Denetleme Kurulu (DDK) tarafından mercek altına alındı .
Rapordaki tespit ve yorumlara bakıldığında kurumun, hemen her konuda ciddi eleştiri aldığı görülüyor. Bunların başında ise yayın frekans ihalesi geliyor. Kurulduğu 1994 yılından beri bir türlü yayın-frekans ihalesini gerçekleştiremeyen kurum, bu düzenlemeyi 2015 yılına kadar düzenleyip bitirmek zorunda. Ancak güvenilir kaynaklardan gelen bilgiye göre bu tarihe kadar zaten mevcut teknoloji değişeceğinden adı geçen ihalenin de bir anlamı kalmayacak.
Çarpık atamalar
Devlet Denetleme'nin raporunda en çok eleştiriyi alan konulardan biri de üst kurul üyeleri ve personelin yaptığı savurganlık. Özlük ve maaş hakları bakımından pek çok devlet kurumuna göre durumu daha iyi olan RTÜK, özellikle kurum içindeki çarpık atamalar nedeni ile eleştiriliyor.
Örneğin, 2 yıllık mahalli idareler bölümü ve açık öğretim mezunu Hasan Davulcu konu ile ilgili bir kariyeri olmadığı halde 1. dereceli Üst Kurul Müşavirliği kadrosuna 5. dereceden atanarak bu kadroya getirildi. Aralık 2007'de RTÜK'e atanan Davulcu, iki yıl geçmeden Mayıs 2009'da üst kurul müşavirliğine getirilirken aynı zamanda maaşı da 4 milyarın üzerine çıktı. Ancak Davulcu kurumdaki konumunu korumakla beraber halihazırda Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker'in danışmanlığını yapıyor.
Rapora çok sayıda personelin özlük ve atama işlemlerindeki çarpıklık yansımış durumda. Örneğin hiçbir sınava tabii tutulmadan şef yapılan Tuncer ÖZSOY bunlardan biri. Tuncer ÖZSOY, herhangi bir sınava girmeden 25.03.2008 tarihinde 2 nolu şef kadrosuna atandı. Bu atamanın hemen ardından makam onayı ile makam şöforu olarak görevlendirilen Özsoy bu vesile ile fazladan maaş aldığı belirtiliyor.
Aynı şekilde üst kurula yüksek maaşla müşavir olarak atanan Mücahit Durmuşoğlu ve Reşat Coşkunçay da Adalet ve İçişleri Bakanlığı'na geçici görevle gönderildi.
Akay nerede?
DDK raporuna göre, kamuoyunun yakından tanıdığı isimlerden eski sendikacı Resul Akay da RTÜK'teki korumalı personeller arasında yer alıyor. Örneğin, Akay'ın 6 Şubat 2006 ile 28 Şubat 2006 tarihleri arasında 16 gün peşpeşe kuruma gelmediği tespit edildi. Ancak kurum içinden yapılan tüm uyarılara rağmen Akay'ın durumu bir türlü üst kurulda görüşülmedi ve bu konu üst kurulun gündemine ancak 30.05.2007 tarihli toplantı da gündeme gelebildi. Ancak Üst Kurul'un, Personel Daire Başkanlığı'ndan istediği yazıya rağmen halen bir cevap gelmediği ve bir işlem yapılmadığı gelen rapora yansıyan bilgiler arasında.
RTÜK'te "ballı" görevler
Raporda Radyo Televizyon Üst Kurul üyelerine de ciddi eleştiriler gelirken, özellikle kurul üyelerinin geçici görevleri mercek altında. Örneğin, İstanbul'da oturan üyelerden Prof. Dr. Davut Dursun ve Taha Yücel'in sürekli İstanbul'a geçici görevler ile gönderilmesi eleştiri alıyor. Rapor düzenlendiği tarihte kurulda üye olan şimdiki mevcut başkan Prof. Dr. Davut Dursun'un 2006-2008 arası yurtiçinde çıktığı görevlerden 532 günün 505 günü İstanbul'da geçerken, üye Taha Yücel 509 günlük yurtiçi görevinin 465 gününü İstanbul'da geçirdi. İki üyeye ödenen yolluk miktarı ise dudak uçuklatan cinsten. Rapora göre, Davut Dursun'a üç yıllık süre içinde ödenen yolluk miktarı 42.983.30 TL olurken üye Taha Yücel'e de 50.156.84 TL'lik ödeme yapıldı.
Yapılan hesaba göre üç yıllık görev sürelerinin yarısına yakınını Ankara dışında geçiren üyelerin RTÜK'e ne kadar zaman ayırdıkları merak konusu.
Bayram-seyran görevleri
Ancak DDK raporunda üst kurul üyelerinin görevlendirmelerine yönelik yapılan eleştiriler bununla da kalmıyor. Rapor dikkatle incelendiğinde, görevlendirmelerin Ramazan veya Kurban bayramından hemen önce yapılmış olması dikkat çekiyor. Örneğin Taha Yücel'in 19-20 Ekim 2006 Cuma günü gönderildiği geçici görev 23 Ekim 2006 pazartesi günü başlayan Ramazan bayramından hemen önce. Üyelerden bir başkası ve şimdiki RTÜK Başkanı Davut Dursun'un da çok sayıda görevi bayram tatillerine denk getirerek İstanbul'a gittiği iddialar arasında.
Örneğin Dursun'un 26 Eylül 2008 tarihinde gittiği görev. 16.12.2008 tarih ve A.01.1.RTÜ.0.02.01.00/1172-1004 sayılı olur ile çıktığı görevde Dursun'a uçak bileti ödeniyor. Ancak bu tarih aynı zamanda 9 günlük Ramazan Bayramı'nın başladığı gün. Bu görevde dikkat çeken başka bir husus ise 26 Eylül 2008'de başlayan göreve 2,5 ay sonra yani 16 Aralık 2008'de görev oluru çıkarılmış olması.
Hülya Hanım'da görevde
RTÜK'ün bu görevlendirmelerinden yararlanan bir başka üye de Hülya Alp. 16.12.2008 tarihi ve A.01.1.RTÜ.0.02.02.00/1169-989 sayılı olur ile frekans planlaması konusunda dijital yayıncı kuruluşlar ile görüşmeye giden Alp 05-06 Aralık 2008 tarihinde İstanbul'da görevlendirilmiş. Ancak bu tarihi müteakip 8 Aralık 2008 günü Kurban Bayramı'nın başladığı görülüyor.
Üyeler İstanbul'a doyamadı
DDK raporunda eleştirilen bir başka konu da bazı üst kurul üyelerinin mesailerinin çoğunu Ankara dışında ve özellikle İstanbul'da geçirmiş olmaları. Resmi olarak Bilkent Plaza B2 Blok 06530 Bilkent / ANKARA adresinde yer alan kuruma seçilen üyelerden bazılarının İstanbul'da geçirdikleri gün sayısı rapora şöyle yansıdı:
Üst Kurul Üyelerinden Bazılarının Toplam Geçici Görev Süreleri (2006-08)
Adı Soyadı
Yurtiçi Görev Günü
Yurtdışı Görev Günü
Ankara Dışı Görev Günü
Üç Yılda Takvim Günü
Ankara'ya Kalan Gün Sayısı
Davut Dursun
532
115
647
1095
448
Taha Yücel
509
162
671
1095
424
Zahit Akman
251
33
284
1095
811
Yapılan araştırmalardan sonra görevlendirmeler üzerinde yapılan inceleme sonucunda çok sayıda görevin de görevlendirme yapıldıktan sonra onayının çıkarıldığı ve bu yolla haksız kazanç elde edildiği rapora yansıyan bilgiler arasında.
DDK raporunda yurtiçi görevlendirmeleri hakkında "İstanbul'a görevlendirmelerin özellikle İstanbul'da oturduğu bildirilen üyelere, hafta sonu ve resmi tatilleri kapsayacak şekilde yapılmış olması, görevlendirme niyetinin söz konusu üyeleri İstanbul'a göndermek olduğunu açıkça ortaya koymaktadır." denildi
Raporda, harcırah ödemelerinin 2006 yılından başlayarak bir önceki yıla göre % 353,91 oranında artması ise, "...iki üyenin sürekli olarak İstanbul'da oturması, bunların zamanlarının büyük çoğunluğunu yazılan görevler gereği İstanbul'da geçirmeleri en önemli sebep olduğu söylenebilir" şeklinde açıklandı.
Elmahaber'in haberine göre; Raporda RTÜK'le ilgili şok bilgi ve belgeler bulunuyor.
Raporda, RTÜK'te yapılan çarpık atamalar, ballı görevlendirmeler, ödenek yolsuzlukları, ihalesiz verilen işletmeler ve kurumda dönen kira ödeneği ile ilgili skandal uygulamalar yer alıyor.
İşte Devlet Denetleme Kurulu'nun RTÜK'le ilgili hazırladığı o rapor...
RTÜK, gündem yorgunu
Verdiği kararlar ile kamuoyunun gündeminden düşmeyen Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) aynı zamanda ağır iş temposu ile dikkat çekiyor. Üst kurulun haftada bir gün toplanarak aylar öncesindeki dosyaları gündemine yeni alması eleştirilen konulardan birisi.
Toplum hayatında önemli rol oynayan tv yayınlarına verilecek uyarı ve cezaların bu denli gecikmesi çeşitli kesimlerden tepki topluyor.
Kurum ayrıca kurul üyelerinin yüksek maaş ve yol harcırahları ile sık sık kamuoyunun gündemine geliyor. Son dönemde gelen şikayetler üzerine, RTÜK'ün son yıllardaki faaliyetleri Devlet Denetleme Kurulu (DDK) tarafından mercek altına alındı .
Rapordaki tespit ve yorumlara bakıldığında kurumun, hemen her konuda ciddi eleştiri aldığı görülüyor. Bunların başında ise yayın frekans ihalesi geliyor. Kurulduğu 1994 yılından beri bir türlü yayın-frekans ihalesini gerçekleştiremeyen kurum, bu düzenlemeyi 2015 yılına kadar düzenleyip bitirmek zorunda. Ancak güvenilir kaynaklardan gelen bilgiye göre bu tarihe kadar zaten mevcut teknoloji değişeceğinden adı geçen ihalenin de bir anlamı kalmayacak.
Çarpık atamalar
Devlet Denetleme'nin raporunda en çok eleştiriyi alan konulardan biri de üst kurul üyeleri ve personelin yaptığı savurganlık. Özlük ve maaş hakları bakımından pek çok devlet kurumuna göre durumu daha iyi olan RTÜK, özellikle kurum içindeki çarpık atamalar nedeni ile eleştiriliyor.
Örneğin, 2 yıllık mahalli idareler bölümü ve açık öğretim mezunu Hasan Davulcu konu ile ilgili bir kariyeri olmadığı halde 1. dereceli Üst Kurul Müşavirliği kadrosuna 5. dereceden atanarak bu kadroya getirildi. Aralık 2007'de RTÜK'e atanan Davulcu, iki yıl geçmeden Mayıs 2009'da üst kurul müşavirliğine getirilirken aynı zamanda maaşı da 4 milyarın üzerine çıktı. Ancak Davulcu kurumdaki konumunu korumakla beraber halihazırda Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker'in danışmanlığını yapıyor.
Rapora çok sayıda personelin özlük ve atama işlemlerindeki çarpıklık yansımış durumda. Örneğin hiçbir sınava tabii tutulmadan şef yapılan Tuncer ÖZSOY bunlardan biri. Tuncer ÖZSOY, herhangi bir sınava girmeden 25.03.2008 tarihinde 2 nolu şef kadrosuna atandı. Bu atamanın hemen ardından makam onayı ile makam şöforu olarak görevlendirilen Özsoy bu vesile ile fazladan maaş aldığı belirtiliyor.
Aynı şekilde üst kurula yüksek maaşla müşavir olarak atanan Mücahit Durmuşoğlu ve Reşat Coşkunçay da Adalet ve İçişleri Bakanlığı'na geçici görevle gönderildi.
Akay nerede?
DDK raporuna göre, kamuoyunun yakından tanıdığı isimlerden eski sendikacı Resul Akay da RTÜK'teki korumalı personeller arasında yer alıyor. Örneğin, Akay'ın 6 Şubat 2006 ile 28 Şubat 2006 tarihleri arasında 16 gün peşpeşe kuruma gelmediği tespit edildi. Ancak kurum içinden yapılan tüm uyarılara rağmen Akay'ın durumu bir türlü üst kurulda görüşülmedi ve bu konu üst kurulun gündemine ancak 30.05.2007 tarihli toplantı da gündeme gelebildi. Ancak Üst Kurul'un, Personel Daire Başkanlığı'ndan istediği yazıya rağmen halen bir cevap gelmediği ve bir işlem yapılmadığı gelen rapora yansıyan bilgiler arasında.
RTÜK'te "ballı" görevler
Raporda Radyo Televizyon Üst Kurul üyelerine de ciddi eleştiriler gelirken, özellikle kurul üyelerinin geçici görevleri mercek altında. Örneğin, İstanbul'da oturan üyelerden Prof. Dr. Davut Dursun ve Taha Yücel'in sürekli İstanbul'a geçici görevler ile gönderilmesi eleştiri alıyor. Rapor düzenlendiği tarihte kurulda üye olan şimdiki mevcut başkan Prof. Dr. Davut Dursun'un 2006-2008 arası yurtiçinde çıktığı görevlerden 532 günün 505 günü İstanbul'da geçerken, üye Taha Yücel 509 günlük yurtiçi görevinin 465 gününü İstanbul'da geçirdi. İki üyeye ödenen yolluk miktarı ise dudak uçuklatan cinsten. Rapora göre, Davut Dursun'a üç yıllık süre içinde ödenen yolluk miktarı 42.983.30 TL olurken üye Taha Yücel'e de 50.156.84 TL'lik ödeme yapıldı.
Yapılan hesaba göre üç yıllık görev sürelerinin yarısına yakınını Ankara dışında geçiren üyelerin RTÜK'e ne kadar zaman ayırdıkları merak konusu.
Bayram-seyran görevleri
Ancak DDK raporunda üst kurul üyelerinin görevlendirmelerine yönelik yapılan eleştiriler bununla da kalmıyor. Rapor dikkatle incelendiğinde, görevlendirmelerin Ramazan veya Kurban bayramından hemen önce yapılmış olması dikkat çekiyor. Örneğin Taha Yücel'in 19-20 Ekim 2006 Cuma günü gönderildiği geçici görev 23 Ekim 2006 pazartesi günü başlayan Ramazan bayramından hemen önce. Üyelerden bir başkası ve şimdiki RTÜK Başkanı Davut Dursun'un da çok sayıda görevi bayram tatillerine denk getirerek İstanbul'a gittiği iddialar arasında.
Örneğin Dursun'un 26 Eylül 2008 tarihinde gittiği görev. 16.12.2008 tarih ve A.01.1.RTÜ.0.02.01.00/1172-1004 sayılı olur ile çıktığı görevde Dursun'a uçak bileti ödeniyor. Ancak bu tarih aynı zamanda 9 günlük Ramazan Bayramı'nın başladığı gün. Bu görevde dikkat çeken başka bir husus ise 26 Eylül 2008'de başlayan göreve 2,5 ay sonra yani 16 Aralık 2008'de görev oluru çıkarılmış olması.
Hülya Hanım'da görevde
RTÜK'ün bu görevlendirmelerinden yararlanan bir başka üye de Hülya Alp. 16.12.2008 tarihi ve A.01.1.RTÜ.0.02.02.00/1169-989 sayılı olur ile frekans planlaması konusunda dijital yayıncı kuruluşlar ile görüşmeye giden Alp 05-06 Aralık 2008 tarihinde İstanbul'da görevlendirilmiş. Ancak bu tarihi müteakip 8 Aralık 2008 günü Kurban Bayramı'nın başladığı görülüyor.
Üyeler İstanbul'a doyamadı
DDK raporunda eleştirilen bir başka konu da bazı üst kurul üyelerinin mesailerinin çoğunu Ankara dışında ve özellikle İstanbul'da geçirmiş olmaları. Resmi olarak Bilkent Plaza B2 Blok 06530 Bilkent / ANKARA adresinde yer alan kuruma seçilen üyelerden bazılarının İstanbul'da geçirdikleri gün sayısı rapora şöyle yansıdı:
Üst Kurul Üyelerinden Bazılarının Toplam Geçici Görev Süreleri (2006-08)
Adı Soyadı
Yurtiçi Görev Günü
Yurtdışı Görev Günü
Ankara Dışı Görev Günü
Üç Yılda Takvim Günü
Ankara'ya Kalan Gün Sayısı
Davut Dursun
532
115
647
1095
448
Taha Yücel
509
162
671
1095
424
Zahit Akman
251
33
284
1095
811
Yapılan araştırmalardan sonra görevlendirmeler üzerinde yapılan inceleme sonucunda çok sayıda görevin de görevlendirme yapıldıktan sonra onayının çıkarıldığı ve bu yolla haksız kazanç elde edildiği rapora yansıyan bilgiler arasında.
DDK raporunda yurtiçi görevlendirmeleri hakkında "İstanbul'a görevlendirmelerin özellikle İstanbul'da oturduğu bildirilen üyelere, hafta sonu ve resmi tatilleri kapsayacak şekilde yapılmış olması, görevlendirme niyetinin söz konusu üyeleri İstanbul'a göndermek olduğunu açıkça ortaya koymaktadır." denildi
Raporda, harcırah ödemelerinin 2006 yılından başlayarak bir önceki yıla göre % 353,91 oranında artması ise, "...iki üyenin sürekli olarak İstanbul'da oturması, bunların zamanlarının büyük çoğunluğunu yazılan görevler gereği İstanbul'da geçirmeleri en önemli sebep olduğu söylenebilir" şeklinde açıklandı.