'Rehine medya yine yağlıyor'

İneğe öykünen kurbağa misali, bedenini şişirip, ruhunu küçülten bir toplum olma yolunda son sürat gidiyoruz. Haydi hayırlısı…

GAZETECİLER.COM - "İneğe öykünen kurbağa misali, bedenini şişirip, ruhunu küçülten bir toplum olma yolunda son sürat gidiyoruz."

Cumhuriyet yazarı Mustafa Sönmez, "İneğe Öykünen Kurbağa Misali..." başlıklı yazısında çok sert bir medya eleştirisi yaptı. Akşam'dan Habertürk'e, Anadolu Ajansı'na kadar bütün medyaya yönelttiği eleştirisinde Sönmez Türkiye'nin İMF'ye borç tahaüdünün arkasındaki gerçeği anlattı.

İşte o yazıdan çarpıcı bir bölüm:

"Türk filmi gibi, bir güzel haber... " başlığıyla vermişti rehine medya cenahından Akşam gazetesi ve devam ediyordu; "Bir zamanlar borç alabilmek için IMF kapılarını aşındıran Türkiye, 'Kapında beklettiğin o genç adam vardı ya' diyecek, IMF'ye 5 milyar dolar 'avans' verecek."

Bir başka rehine medya grubunun gazetesi Habertürk'ün başlığı ise şöyleydi: "Nereden nereye!" Ve devam ediyordu gazete: "Kriz kumbarasına Türkiye'den 5 milyar dolar! Bir dönem IMF'nin kriz reçeteleri önerdiği Türkiye, bugün Avrupa'yı yıkım noktasına taşıyan krizde taşın altına elini koyan kurtarıcı ülkeler arasında yerini aldı."

Rehine burjuvazi geri kalır mıydı yağlamada? O da kaçırmıyordu fırsatı. Dönemin rantiyelerinden Hüsnü Özyeğin, ne demişti: "11 Eylül sonrası Türkiye IMF'den 30 milyar dolar borç aldı. G20 zirvesinde IMF'ye 5 milyar dolar borç verilmesi onaylandı. Türkiye IMF'ye kredi veren, borç alan değil borç veren ülke haline geldi."

İktidara dalkavukluk fırsatının hiçbirini ıskalamayan rehine medya ve rehine burjuvaziden bu örneklerden sonra gerçeğe dönelim. Nedir IMF'ye Türkiye'nin borç verme efsanesinin(!) aslı astarı?

Yağdanlık devlet kurumu Anadolu Ajansı'ndan bütün medyaya servis edilen haberin gerçeği şu: Küresel kriz ile birlikte ihtiyaç duyan ülkelere müdahale imkânını arttırmak isteyen, bunun için de kaynaklarını çoğaltmak isteyen IMF, kendisine üye olan 188 ülkenin 37'sinden, ihtiyaç duyması halinde, kredi sözü aldı. Bu 37 ülke 456 milyar dolar kredi taahhüdünde bulundu. Ne demek taahhüt? IMF, ihtiyaç duyduğunda bu ülkelerden, söz verdikleri krediyi faizine mukabil alabilecek. Hangi ülke, ne taahhüt etti? Başta belirtelim; büyük cari açık veren ABD'den tık çıkmadı. Listede ABD yok. Buna karşılık, öncelikle krizden daha az etkilenen ve cari fazlası olan ülkeler taahhütte bulundular. Japonya 60, Almanya 55, Çin 43 milyar dolar borç verebilirim, dedi. Cari fazla vermese de Fransa, 42 milyar dolar taahhütte bulundu. İşin tuhafı, krizden fena halde kıvrananlar "Damdan düşenin halinden damdan düşen anlar" misali ciddi miktarda taahhütte bulundular. İtalya 31, İspanya 19 milyar dolar verebilirim, dedi.

Şimdi bu toplamı 456 milyar doları bulan taahhüdün içinde Türkiye de yüzde 1'e yakın, 5 milyar dolar verebileceğini açıkladı. Ortada verilmiş bir borç yok, sadece ihtiyaç duyulur, kapım çalınırsa ben de 5 milyar dolar kredi verebilirim, sözü var. Olay bundan ibaret.

Oluşturulmuş bu havuzun toplamında yüzde 1'i ancak bulan Türkiye taahhüdünü, bir "başarı öyküsü" haline de ancak necip Türk medyası ve yağdanlık iş dünyası getirebilirdi, getirdi de.