Reha Muhtar neden umutsuz?
Vatan yazarı Reha Muhtar, 31 yıl önce ilk kez gittiği Londra ile bugünkü İstanbul'u karşılaştırınca neden umudunu yitiriyor? İşte ayrıntılar...
İşte Muhtar'ın kaleminden iki şehrin 31 yıllık değişiminin öyküsü...
"Önceki gece İstanbul Atatürk Havaalanı'na 50 yaşlarında bir gazeteci indi... Bagajını alıp, kapıya yöneldi... Kapının dışında inanılmaz bir kalabalık vardı...
Bu kadar yoğun bir kalabalığı 31 yıl öncesinin Londra akşamından hatırlıyordu 50 yaşındaki gazeteci... Gri bir renk vardı havaalanında... Ne farklı bir giyim, ne farklı bir renk, ne egzantrik bir saç modeli, ne değişik bir yaşamı aksettiren farklı bir tarz?..
Hiçbir şey yoktu...
Sıradan birbirine benzeyen insanlar, birbirine benzeyen
hayatlar, birbirinin kopyası tarzlar... Bu kadar yıl sonra
havaalanında türbanlı kadınların fazlalaşmış olduğunu gördü...
Önemli değildi onların fazlalaşması... Önemli olan farklının
olmamasıydı... Demokrasi sadece türbana verilen özgürlüğün adı
mıydı?.. Sadece inanca yönelik özgürlüğün adı
mıydı?.. Sözgelimi "Horoz kafalı punk"ın özgürlüğü, özgürlük
değil miydi?..
Abes gelen, absürd hatta zırva bulduğumuz şeylerin özgürlüğü
bireysel özgürlüklerin bir parçası değil miydi?"
Reha Muhtar'ın köşe yazısının tamamını
okuyabilirsiniz.