Refik Erduran hangi yazarın haddini bildirdi?
Tam bir usta girişi yapmış Refik Erduran... Sakin... Sessiz ama çığlık atar gibi... Şöyle diyor yazısının başlarında bir yerde:
GAZETECİLER.COM
- Tam bir usta girişi
yapmış Refik Erduran…
Sakin…Sessiz ama
“çığlık” atar gibi…
Ve, büyük şairimiz Nazım Hikmet'i teknesi ile
Karadeniz'e götürüp
özgürlük yolunu açarken olduğu gibi...
“Vakur”…
Şöyle diyor yazısının başlarında bir
yerde:
“Kusurlarım çoktur ama ben haddimi bilirim.
Gazetecilikte kimseyle yarışa kalkmam.”
Kime söylüyor bunu aslında?..
Hıncal Uluç’a…
Öfkesinin, aklını aştığını daha dün yazan
Adnan Berk Okan’a bir nevi “destek” yazısı sanki ama
değil...
Erduran, Uluç’un
dünkü yazısına cevap veriyor…
Bunu yaparken de, “daha önce de bana teslim
edilen köşeleri terk ettim… Bu işi uzatırsan burayı da bırakır
giderim ama bunun müsebbibi sen olursun” demek
istiyor…
Bakın nasıl…
Önce izninizle bir kişisel not. Bugünlerde
ülkemizde insanların birbirine "Haddini bil" demesi sıkça
gerekiyor. Yararlı öğüttür.
Kusurlarım çoktur ama ben haddimi bilirim.
Gazetecilikte kimseyle yarışa kalkmam. Açık söyleyeyim: yetenek ya
da birikimlerimi yetersiz gördüğümden değil. Ama dostlarımın
istikrarsızlık, düşmanlarımın maymun iştahlılık dedikleri bir huyum
var.
Girdiğim alanda olumlu sonuçlar alsam da aynı
işi yıllar yılı sürdürmekten sıkılıyorum. Basınımızda bana emanet
edilen etkili köşeleri birkaç kez bıraktım. O nedenle, ustalık
mustalık taslamaya hakkım yok.
Hele SABAH'ta çok yeni olduğum için daha da
iddiasız davranmam gerekir. Ama bu gazetenin hoşuma giden
yanlarından biri yazarlarının kendi aralarında tartışabilmeleri.
Şimdi o özellikten yararlanacağım.
Hıncal Uluç’tan çok
daha usta polemikçi olan (ya da istediğinde olabilen) Refik
Erduran, Hıncal Uluç’a öyle bir çakıyor(!) ki…
Evet!...
Ünlemimiz parantez içinde çünkü…
Refik Erduran,
terbiye sınırlarını hiç zorlamadan de polemik yapılacağının, bir
yazara haddinin bildirileceğinin en somut örneklerinden birini
vermiş…
Çok sert yazsaydı Hıncal Uluç okumazdı ama bu
yazıyı mutlaka okuyacaktır…
Okurken, Uluç ustanın yüzü ve saçsız başının
kıpkırmızı olacağına iddiaya gireriz!..