Rasim Ozan Kütahyalı'dan Dursun Çiçek'e bomba cevap

Gazeteci Rasim Ozan Kütahyalı, kendisi için "Arkasında Erdoğan varken onu kim tutuklayabilir?" diyen Dursun Çiçek'e cevap verdi.

Ulusal Kanal ekranlarında yayınlanan Ulusal Özel programında Eski CHP Milletvekili Dursun Çiçek ile FETÖ'cüler konusunda tartışan Mustafa Albayrak, 15 Temmuz öncesinde ordudaki FETÖ'cüleri işaret eden gazetecilerin Genelkurmay tarafından tutuklanmaya çalışıldığını söyleyerek "F-16 pilotlarının yarısı FETÖ'cü, dediği için Rasim Ozan'ı tutuklamaya kalktı Genelkurmay. Zor kurtardı" ifadelerini kullandı. Dursun Çiçek, bu sözler üzerine "Arkasında Cumhurbaşkanı olduktan sonra kim tutuklayabilir?" karşılığını verdi.

Rasim Ozan Kütahyalı, konuyla ilgili gazeteciler.com'a verdiği demeçte Cuma Obuz'un sorularını yanıtladı. Kütahyalı, "Recep Tayyip Erdoğan’a olan nefret nedeniyle 15 Temmuz öncesinde FETÖ ile bir kısım sözde Kemalistler yakınlaştı ve müttefik oldu... Fetullah’tan nefret ettikleri halde sırf hükümete olan nefretleri daha ağır bastığı İçin FETÖ’nün Erdoğan’ı indirmesine destek verdiler yada sessiz kaldılar" dedi:

"DOĞRU, ERDOĞAN OLMASA BENİ KESİN TUTUKLARLARDI"

Rasim Bey, Dursun Çiçek sizin için F-16 pilotları hadisesinde “Cumhurbaşkanı olmasa tutuklanırdı” diyor. Videoyu size de attık. Ne diyorsunuz?

Dursun Çiçek’in yazar Mustafa Albayrak ile Ulusal Kanal’daki tartışmasını seyrettim. Dursun Albay ve onun gibilerin bana karşı bitmeyen takıntısını anlayışla karşılıyorum. Kızı İrem’i daha da iyi anlıyorum. Bunlar bir travma kuşağıdır. O F-16 hadisesinde Çiçek’in söylediği doğruydu. Başkan Erdoğan olmasa beni kesinlikle tutuklarlardı. Ben bunun bilinciyle küçük de bir bavul yaparak Ankara’ya gittim. Fakat tuhaf olan şu...

"DURSUN ÇİÇEK FETÖ'CÜLERİN BİR EYLEMİ NEDENİYLE NASIL SEVİNEBİLİR?"

Nedir tuhaf olan?

Cuma Bey beni orada tutuklatacak olan Genelkurmay askeri savcıları ve hakimleriydi. Beni tutuklama hedefindeki bu kadronun tamamı azılı FETÖ’cüydü ve hepsi içeride. Bu Dursun Çiçek nasıl FETÖ’cülerin yapacağı bir tutuklamadan sevindirik olabilir? Zaten o videoda muhafazakar yazar Mustafa Albayrak da şaşırıyor.

"FETÖ İLE İŞBİRLİĞİ YAPTILAR"

Dursun Bey’in size yönelik Ergenekon-Balyoz döneminden kalma birikmiş öfkesinden ötürü olabilir mi?

Tastamam öyle zaten. Bu yüzden 15 Temmuz öncesi o dönem FETÖ ile bir kısım sözde Kemalistler yakınlaştı ve müttefik oldu. Recep Tayyip Erdoğan’a olan nefret bu iki grubu birleştirdi. Cuma Bey zaten bu örnek 17-25 Aralık darbe teşebbüsünde ve 15 Temmuz koalisyonunda nasıl kimilerinin FETÖ ile işbirliği yaptıklarının da kanıtıdır. Fetullah’tan nefret ettikleri halde sırf hükümete olan nefretleri daha ağır bastığı için FETÖ’nün Erdoğan’ı indirmesine destek verdiler yada sessiz kaldılar.

"BU KAFA GÜLENİZMİ 50 SENE BİTİREMEZDİ"

Dursun Çiçek ve kızı İrem'in -ara ara gündeme gelen- size olan nefretinin temel sebebi şahsi hikayesi midir? O yayında sizinle ilgili çok daha ağır ifadeler de kullanıyor. Biz şimdi tekrarlamayalım.

Elbette temelde budur. Bizler önce Dursun Çiçek zihniyetinin egemen olduğu askeri vesayet rejimini devirdik. Gerçek bir ihtilal yaptık. Sonra da Mehmet Partigöç’lerin FETÖ vesayet rejimi teşebbüslerini devirdik. Sırasıyla iki ihtilal üst üste yaptık. FETÖ olgusunu halkın büyük çoğunluğunu ikna edip seferber ederek tarumar eden Başkan Erdoğan’ın önderliğinde bizleriz. Sırasıyla oldu bu iki devrim. Bakın bu kafa mümkün değil 50 sene Gülenizmi bitiremezdi. Çünkü halk desteğini arkalarına alamazlardı. Halkın rızasını üretebilmek bu mücadelede çok önemlidir. Yurtdışındaki FETÖ’cüler de şimdi bizleri Türk derin devletinin emrinde olarak takdim ediyorlar. Her iki tarafın da söylediği komik. Gerçek olan iki ihtilalin birden 10 sene içinde gerçekleşmesidir. Bu muazzam bir olaydır.

"ÖNCELİKLE FETÖ'YE DEĞİL DİNDARLIK OLGUSUNA DÜŞMANDILAR"

Dursun Çiçek gibi subaylar, generaller geçmişte FETÖ ile mücadele etmedi mi yani?

Fetullahçılarla geçmişte mücadele edenler dindarlarla mücadele kapsamının bir kolu olarak Gülen örgütünü görüyorlardı.

"FETÖ'CÜLER MUHAFAZAKAR SUBAYLARI KEMALİSTLERE GAMBAZLIYORDU"

Yani size göre düşmanlıkları öncelikle dindarlara mıydı?

İslami görünürlülük anlamında dindarlık olgusuna düşmandılar. Fetullah’a da düşmandılar. FETÖ’cüler takiye yaptığı için yırtıyorlardı. Bakın hala o programda 1995’te eşi başörtülü olduğu için üç deniz binbaşının ordudan kovulmasını savunuyor. O üç ismi Tayyip Bey hemen belediyede işe aldı diye Başkan Erdoğan’ı suçluyor. Tam CHP zihniyeti işte. Oysa onlar Mustafa Albayrak’ın da söylediği gibi dindar subaylardı. Namazını saklamadan kılan, takiye yapmayan, eşi başörtülü muhafazakar subayları zaten bizzat FETÖ ihbar diyordu, Kemalistlerin gözüne girebilmek için.

"DURSUN ÇİÇEK ASKERİ VESAYET DÖNEMİNİ ÖZLÜYOR"

Söylediklerinize ekleyeceğiniz bir şey var mı?

Bizim, bir halk ihtilaliyle devirdiğimiz askeri vesayet rejimini özleyen Dursun Çiçek’i anlıyorum. Aslında kendisi dürüst bir 12 Eylül subayıdır. 12 Eylül darbesini hala savunuyor. Ben de her iki devrim sürecinde de en ön saflarda sert çarpıştım. Devrilenlerin nefret duyması da normaldir. Bakın ben yapılan iki devrimi de savunmakla birlikte yaptığım hatalarla da yüzleşiyorum. TV100’de Ahmet Kasım Han bana sorulabilecek her suali sordu, özeleştiri de yaparak yanıtladım. Dursun Çiçek izlesin. Kendisi de bazı yanlışlarıyla yüzleşsin. Şimdi ben onun yanlışlarını saymayayım. Ben her türlü hesaplaşmaya da hazırım. Korkmasınlar. Haklı olduklarına inanan insan korkmaz. İkide bir orda burda laf atmak askerlik ahlakına ve mertliğe yakışmaz. İstedikleri mecrada 10’a tek dahi çıkarım. O döneme dair tüm hakikatler aydınlansın. Toplum da tüm karanlık noktaların aydınlanmasını isterken haklıdır. Dürüstçe ve mertçe geçmişle yüzleşmek gerekir.