Rahmi Turan’la nasıl kafa buldu!..

Rahmi bey de zamanında Türk okuruyla çok fazla kafa bulmuştu… Hatta bir seferinde ‘sakallı bebek doğdu!’ ....

GAZETECİLER.COM
Mutlu Tönbekici bugünkü yazısında Rahmi Turan’la alenen “kafa” buluyor…
Yaşları elliyi geçenler içlerinden; “oh olsun!.. Rahmi bey de zamanında Türk okuruyla çok fazla kafa bulmuştu… Hatta bir seferinde ‘sakallı bebek doğdu!’ diye manşetten düzmece haber bile vermişti” diye düşünebilirler…
O halde mutlu Tönbekici’yi mutlaka okumalılar…
Kimileri ise artık “ciddi” yazılar döktüren Rahmi Turan’ın alaya alındığı öfkesiyle Tönbekici’ye kızabilirler…
Buyurun efendim…
              
 
 
 
 Türk olmak cidden zor - 1
 
Rahmi Turan bir yazı yazdı geçenlerde. “ Günümüzde Türk olmak zor dostum!” Birileri de çok beğenmiş, slayt gösterisi haline getirip altına müzik döşemiş. “ÇooooKK iYi” “İşTe dOğrular” gibi “ sabcekt” lerle yollayıp duruyorlar birbirlerine.
 
Ben de farklı bir versiyon yaptım. Bakalım bunu da birileri altına müzik ve foto döşeyip ona buna yollayacak mı... (Tırnak içindeki cümleler Rahmi Turan’a aittir..)
 
***
 
 
“Türk olmak, çile çekmektir”. Çok doğru. 80 yıldır çözemediğimiz iç sorunlar yüzünden 300 milyar dolar SADECE savaşa gitti. Toplam maliyet 1 trilyon dolar. 9 GAP, 50 Atatürk Barajı, binlerce hastane, binlerce okul, binlerce kilometre yol ve ray demek bu. Her yıl hane başına 1000 dolar silaha gidiyor. Cebinizden çıkıyor bu paralar. Ama yol, su elekrik olarak değil “şehit” olarak “ gazi” olarak dönüyor. Bu yüzden yetersiz okullarda itiş kakış okuyor çocuklar. Bu yüzden biraz palazlanan yılda 15-20 bin lira bulup buluşturup çocuğunu özel okula vermek zorunda kalıyor. Bu yüzden plansız rezil kentlerde oturuyor, bu yüzden medeni toplu taşımaya harcayacak paramız kalmıyor, bu yüzden alabilen araba alıyor ve işte bu yüzden günde 2 saatimiz trafikte geçiyor. Bu yüzden işsizlik sigortamız güdük, bu yüzden emekli maaşlarımız kuş. Bu yüzden kimsesizlerimiz kimsesiz, bu yüzden alabildiğine fakir bir ülkeyiz. Evet Türk olmak kötü yöneticiler ve o kötü yöneticilerin goygoycuları yüzünden yıllardır çile çekmeye dönüşmüş durumda.
 
***
 
 
“Türk olmak, kendi ülkende bile hor görülmek demektir.” Çok doğru. Gidersin bir konsolosluğa, bir tarafı kırık bir vize için şahane ülkelerine göç etmeyeceğini, Türkiye’ye geri döneceğini kanıtlaman için ebenin örekesine kadar kağıt isterler. Elinde koca bir dosya seni yağmurda, karda, kışta, sıcakta kapının önünde bekletirler. Canları istemezse vize vermezler. Verecek dahi olsalar illa ki şöyle güzel bir fırça atarlar. Kendi ülkende yabancıların maskarası olursun. Neden? Türkiye’yi 30 yıldır savaştan çıkaramayan, bu yüzden bizi fakir ve göçmen bir millet haline getiren kötü yöneticiler ve o kötü yöneticilerin goygoycuları yüzünden.
 
***
 
 
“Türk olmak, yurduna ve ulusuna sahip çıktığın vakit faşist damgası yemektir.” Türkü, Lazı, Çerkezi, Kürdü, Rumu, Ermenisi, Yahudisi, Süryanisi, Alevisi, dindarı, dinsizi, sağcısı, solcusu, komünisti, travestisi, türkücüsü, piyanisti, eşcinseli, topalı, körü, askeri, polisi, manevi redcisi, çıplağı, giyiniği, Etilerlisi, köylüsü ile yurduna ve ulusuna TÜM değerleriyle, TÜM kimlikleriyle sahip çıkarsan kim niye faşist desin ki sana? Yoksa “ ulus” derken eş, dost, akrabalar mı kastediliyor?
 
***
 
 
“Türk olmak soykırımla, kan dökmekle, vahşetle suçlanmaktır. Türk olmak, 1 milyon Ermeni’yi, 30 bin Kürt’ü öldürmektir.” Hayır! Türk olmak her şeyi şahsi almaktır. Ben kimseyi öldürmedim. Babam da öldürmedi. Dedem de öldürmedi. Büyük dedemi ise Çanakkale’de öldürdüler. Kimse kimseyi şahsi olarak suçlamıyor. Devlet politikasından söz ediliyor. İttihat ve Terakki’den söz ediliyor, Türkiye Cumhuriyeti hükümetlerinden söz ediliyor. Ben tarihi gerçeklerle karşı karşıya kaldığımda suçlanmış hissetmiyorum. Daha önceki yöneticiler iyi yapmamış, keşke olmasaydı, umarım bundan sonra yapılmaz diyorum.