Özkök'ten Yeni Şafak'a Murat Menteş dersleri!
Gezi yazıları sonrası Yeni Şafak'tan istifa etmek zorunda kalan Murat Menteş'e Ertuğrul Özkök'ten çarpıcı bir destek geldi...
GAZETECİLER.COM
Yeni Şafak gazetesiyle yolları ayırmak zorunda kalan Murat Menteş'e ilginç bir adresten destek geldi. Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök, Menteş'e övgüler dizdiği yazıda Yeni Şafak'ı ve muhafazakar mahalleyi
Menteş'in Gezi eylemlerine dönük yazıları ve Ayşe Arman röportajı sonrasında karşı karşıya kaldığı "mahalle baskısı" ve gazetesinden aldığı bazı tepkiler sonrasında istifa ettiğini duyurmuştu. Menteş'in yazarlık gücünü göklere çıkartan Ertuğrul Özkök muhafazakar mahalleye seslendiği yazısında "en iyilerinizi muhafazakâr zindanlarda boğdurup, meydanı en berbatlara, en aleladelere, en vasatlara, en silahşorlara mı bırakmak istiyorsunuz?" diye sordu.
İşte Özkök'ün yazısındaki ilgili bölüm:
Şimdi böyle bir yazarı...
Sırf Gezi için olumlu bir yazı yazdı diye...
Sırf Ayşe Arman’a mülakat verdi diye...
Gazetenden at...
O yetmedi, bir de mahalleden sürgün et...
Öteki mahalle sahip çıkınca da “Devşirme” de, “Dönek” de...
Yerden yere vur, selamı sabahı bile kes...
Nedir bu şiddet, bu kin, bu öfke...
Nedir bu kendi evladını bile dar’a çekme ihtirası, devrim yaptığını, iktidarı zaptettiğini sanıp da ilk iş olarak kendi evlatlarını hal’etme telaşı...
Yani en iyilerinizi muhafazakâr zindanlarda boğdurup, meydanı en berbatlara, en aleladelere, en vasatlara, en silahşorlara mı bırakmak istiyorsunuz?
Eğer buysa, söyleyeyim: Bu korkunun o ecele çaresi yok...
Murat Menteş şimdiki zaman kipinde de kalır, gelecek zaman kipinde de...
Ötekiler dersen, daha bugünden “Di’li” geçmiş zaman olurlar.
Size tavsiyem korkmayın...
“Ruhi Mücerret”i okuyun.
Yazma sanatını, okutma kabiliyetini, zarif dalga geçme metotlarını, zekâyı ve espriyi kelime haline, cümle haline getirme sanatını, hayal kurma ve kurdurma simyasını, ağlatırken güldürme, güldürürken hayran bırakma becerisini öğrenin.
Çok işinize yarar... Hiç olmazsa, yazarlıktaki şu fani ömrünüzü birkaç yıl daha uzatırsınız.
Kurtarın kendinizi, şu kendi elinizle örüp kendi kendinizi hapsettiğiniz, “Darbeci”, “Ergenekoncu”, “Balyozcu” zindanından.
Bu mahalleyi mazlum yazarların mor çatısı haline çevirmek, ne sizin işinize yarar, ne bu ülkenin kültürüne...
Yazının tamamı için
Yeni Şafak gazetesiyle yolları ayırmak zorunda kalan Murat Menteş'e ilginç bir adresten destek geldi. Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök, Menteş'e övgüler dizdiği yazıda Yeni Şafak'ı ve muhafazakar mahalleyi
Menteş'in Gezi eylemlerine dönük yazıları ve Ayşe Arman röportajı sonrasında karşı karşıya kaldığı "mahalle baskısı" ve gazetesinden aldığı bazı tepkiler sonrasında istifa ettiğini duyurmuştu. Menteş'in yazarlık gücünü göklere çıkartan Ertuğrul Özkök muhafazakar mahalleye seslendiği yazısında "en iyilerinizi muhafazakâr zindanlarda boğdurup, meydanı en berbatlara, en aleladelere, en vasatlara, en silahşorlara mı bırakmak istiyorsunuz?" diye sordu.
İşte Özkök'ün yazısındaki ilgili bölüm:
Şimdi böyle bir yazarı...
Sırf Gezi için olumlu bir yazı yazdı diye...
Sırf Ayşe Arman’a mülakat verdi diye...
Gazetenden at...
O yetmedi, bir de mahalleden sürgün et...
Öteki mahalle sahip çıkınca da “Devşirme” de, “Dönek” de...
Yerden yere vur, selamı sabahı bile kes...
Nedir bu şiddet, bu kin, bu öfke...
Nedir bu kendi evladını bile dar’a çekme ihtirası, devrim yaptığını, iktidarı zaptettiğini sanıp da ilk iş olarak kendi evlatlarını hal’etme telaşı...
Yani en iyilerinizi muhafazakâr zindanlarda boğdurup, meydanı en berbatlara, en aleladelere, en vasatlara, en silahşorlara mı bırakmak istiyorsunuz?
Eğer buysa, söyleyeyim: Bu korkunun o ecele çaresi yok...
Murat Menteş şimdiki zaman kipinde de kalır, gelecek zaman kipinde de...
Ötekiler dersen, daha bugünden “Di’li” geçmiş zaman olurlar.
Size tavsiyem korkmayın...
“Ruhi Mücerret”i okuyun.
Yazma sanatını, okutma kabiliyetini, zarif dalga geçme metotlarını, zekâyı ve espriyi kelime haline, cümle haline getirme sanatını, hayal kurma ve kurdurma simyasını, ağlatırken güldürme, güldürürken hayran bırakma becerisini öğrenin.
Çok işinize yarar... Hiç olmazsa, yazarlıktaki şu fani ömrünüzü birkaç yıl daha uzatırsınız.
Kurtarın kendinizi, şu kendi elinizle örüp kendi kendinizi hapsettiğiniz, “Darbeci”, “Ergenekoncu”, “Balyozcu” zindanından.
Bu mahalleyi mazlum yazarların mor çatısı haline çevirmek, ne sizin işinize yarar, ne bu ülkenin kültürüne...
Yazının tamamı için