Özkök'e rotayı sapıttıran Çölaşan korkusu

Mesleğin duayen isimlerinden Mehmet Barlas'dan çarpıcı bir yorum geldi...

Mehmet Barlas, medyadaki son gelişmeleri değerlendirdi. Sevilay Yükselir'e konuşan Barlas'dan çarpıcı bir yorum geldi; 
Emin Çölaşan'ın kovulması, Ertuğrul Özkök'ü korkunç bir kalem haline getirdi..."


Barlas, Ertuğrul Özkök'ün Hürriyet'in genel yayın yönetmenliğinden ayrılmasını tek cümle ile özetledi; "Türk basını için küçük, Ertuğrul Özkök için büyük bir olay." 

GAZETECİ İLE EVLENMEYEN BOŞANIYOR
Bakın gazeteciliğe başladığım dönemde çok cazip, çok genç kadınlar geldi basına ve onların çoğu evlenip boşandı. Şöyle bir hata yaptılar. Gazeteci olmayanlar ile evlendiler. Çünkü gazetecilik öyle bir meslek ki, her konuyu bilmek zorundasınız. Okumak, konuşmak zorundasınız, tanışmak aktif olmak zorundasınız. Doktor, mühendis ile evlenen bir kadının canı sıkılıyor. Bizim Canan'la hiç sorunumuz olmadı çünkü birbirimizin işine hep saygı duyduk ve birbirimizi anladık. 
 
Çarpıcı yorumu ise Çölaşan ve Özkök üzerine oldu... Ertuğrul Özkök'ün meslekteki değişiminin dönüm noktası olarak Çölaşan'ın kovulmasını gösterdi ve şu tespiti yaptı; 

"Emin Çölaşan'ın kovulması Özkök'ü korkunç bir kalem haline getirdi... Çünkü Çölaşan'ı, Özkök Hürriyet'ten ayırmadı. O sadece alınan kararı icra etti. Fakat Çölaşan'ın ayrılması ertesi gün öyle bir ürküttü ki Özkök'ü. Hürriyet'in Çölaşan'ı okuyan okurları gazeteyi boykot edeceği korkusu ile kendisi Çölaşanlaşmaya çalıştı ve sonra onun kişiliği yüzünden bütün gazete Emin Çölaşanlaştı. Oysaki Özkök Ankara'dan geldiği zaman liberal demokrasiye inanan bir insandı. Son dönemde AK Parti'ye bir şey yapamadığı için liberallere çatmaya başladı. Aydın bir insanın liberal demokrasiyi savunanlara çatması kadar büyük saçmalık olamaz. Ertuğrul Özkök'ün bence kaderi orada değişti işte. Ondan sonra yalpalamaya başladı ve işte "Abdi İpekçi gazeteciliğini bıraktım" diyerek, magazin gazeteciliğini, dedikodu gazeteciliğini mesleğin en üst değerleri olarak sunmaya başladı. "

ÖZKÖK İLE KÖŞE KAVGASI

Barlas'a göre, gazetecilerin birbirleri ile uğraşmasını da Ertuğrul Özkök başlattı. Şöyle diyor Barlas: "Eski basında kimse kimseyle uğraşmazdı. Herkes yaptığı işe bakardı. Gazetecilerin birbiri hakkında konuşma yorum yapma geleneğini ne yazık ki Ertuğrul Özkök başlattı. Maalesef onun sayesinde herkes başkası ile uğraşmaya başladı. Şu iyi yazıyor. Bu kötü yazıyor. Ben olsam şunu okurum, şunu yaparım, şunu yapmam diye böyle bir model oluşturdu."